Ana içeriğe atla

Doktorlar bile bu küre şaşkın...



Bizi yaratan Allah, verdiği hatsallıkların çaresini de doğada bize vermiş. Eğer biz verilen çareleri doğru olarak kullanabilirsek, her hangi bir sorun yok.
Bu yazımızda Bal ve Tarçın’ın faydalarından, yarattığı mucizelerden bahsedeceğiz. O kadar çok ki... Bu yüzden doktorlar bile şaşkın bu sonuçlardan...

Aslında tahmin etmek çok da zor olmasa gerek. Çünkü iki özel besin bir araya gelip, çok daha etkili ve güçlü bir reçete ortaya çıkartmış.



Doğal antibiyotik bal tarçın tedavisi:  Bal ve tarçın o kombinasyonu geniş bir kullanım yelpazesine sahiptir en güçlü doğal ilaçlar, biridir. Yunan  ve hindistan tıbbında yüzyıllarca kullanılmaktadır.
Tamamen doğaldır ve yan etkilere neden olmaz. Diyabetikler tarafından az miktarlarda bile kullanılabilir (doktorunuza danışarak lütfen) ve iltihaplı eklem ağrılarına kronik sorunlara kadar birçok sağlık sorununun tedavisinde kullanılabilir.



Tarçınlı bal tek kelime ile mucizevî doğal bir ilaç. Kanserden kilo vermeye, kalp hastalıklarından kolesterole, soğuk algınlığından cilt enfeksiyonlarına kadar iyileştiremediği hastalık yok gibi...
Hindistan'da bir geleneksel tıbbi tedavi yöntemi ile balın yanık tedavisindeki etkisin kıyaslandığını ve 1 haftanın sonunda balla tedavi edilen yanıkların %91, diğer yöntemle tedavi edilenlerin %7 oranlarında enfeksiyon riskinden korunduğunu biliyor muydunuz?

İlaç firmaları bu bilgilerin yayılmasından hoşlanmayacak, çünkü tarçınlı bal düzenli kullanıldığında pek çok ilaçtan daha sağlıklı ve daha etkili bir ilaç.


Önce karışımın nasıl yapıldığına bir bakalım.

İŞTE TARİFLER ve KULLANIMLARI

Önce bir bardak suyu kaynatıp, sıcak suya tarçın koyarak ve demlenmeye ve soğumaya bırakmak gerekiyor. Kaynar suya sakın bal koymayın.
Sıcak su baldaki enzimleri öldürüyor. Su oda sıcaklığına geldiğinde tarçının iki katı kadar bal ekleyin. Yatmadan bardağın yarısını için ve diğer yarısını sabaha bırakın.



Bu veya normal bal-tarçın karışımının faydalarına gelince:

Bal ve tarçın karışımının pek çok hastalığı iyileştirdiği biliniyor. Bir yan etkisinin olmaması da çabası. Şekerli olmasına rağmen doğru miktarda alındığında diyabet hastalarına dahi zarar vermiyor. Batılı bilim insanlarının araştırmalarına göre:
Bal ile toz tarçını karıştırın ve kahvaltıda kızarmış ekmekle yemek en güzel beslenme şekillerinden.  Bu beslenme şekli, kolesterolü düşürür ve muhtemelen kalp krizini önlermiş. Tarçınlı balın düzenli olarak tüketilmesi kalp vuruşlarını güçlendirirmiş. Bildiğiniz gibi yaşlandıkça atar damarlar ve toplardamarlar esnekliklerini kaybediyor ve tıkanıyor. Tarçınlı bal ise damarları yeniden canlandırıyor.



Arterit hastalar bir fincan sıcak suya iki yemekkaşığı bal ve bir çay kaçığı toz tarçın koyarak faydalı bir içecek hazırlayabilirler. Günlük olarak içilirse kronik arterit hastaları dahi iyileşebilir.
Kopenhag Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada 200 hastalarını kahvaltıdan önce bir kaşık bala yarım çay kaşığı tarçın ile tedavi eden doktorlar 73 hastanın tümüyle ağrıdan kurtulduğunu, bir ay içerisinde ağrı yüzünden hareket edemeyen hastaların hemen hepsinin ağrı çekmeksizin yürümeye başladığını görülmüş.



İki yemek kaşığı toz tarçın ile bir yemek kaşığı balı ılık suya ekleyerek içmek, idrar yolundaki mikropları öldürüyormuş.
Kim bilebilirdi ki? İki yemek kaşığı bal ve üç yemek kaşığı toz tarçın 450 gram çay kolesterol hastasına verildiğinde iki saat içerisinde kandaki kolesterol oranının %10 azalacağını! Günde üç kez alındığında kronik kolesterol dahi tedavi edilebiliyormuş. Günlük olarak yenen bal ise kolesterol şikâyetlerini azaltıyormuş.



Sık ya da ağır soğuk algınlığı şikâyeti olanlar bir kaşık ılık bal, çeyrek kaşık toz tarçınla üç gün boyunca birer kez alınırsa,  çoğu kronik öksürüğü ve soğuk algınlığını tedavi edebilir, sinüsleri temizleyebilirmiş.
Tarçınlı balın boğaz ağrısını iyileştirdiği ve boğaz ülserini kökünden kazıdığı da söyleniyor. Hindistan ve Japonya'da yapılan araştırmalar tarçınlı balın midede oluşan gazları önlediğini gösteriyor.



Tarçınlı balın günlük tüketimi bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve vücudu bakteri ile virüs saldırılarından koruyor. Balın düzenli tüketimi akyuvarları güçlendirerek bakteriyel ve viritük hastalıklara karşı direnci artırıyormuş.
İki yemek kaşığı bala serpilen toz tarçının yemek yemeden önce alınması asitliliği önlüyor ve en ağır yemekler dahi sindirilebiliyormuş.

İspanyol bir bilim insanı baldaki doğal bir bileşenin grip mikrobunu öldürdüğünü ve hastayı gripten kurtardığını kanıtladı.

Bal ve toz tarçın ile hazırlanan çay düzenli olarak içildiğinde ileri yaşın etkilerini azaltıyormuş.



Çay yapmak için dört yemek kaşığı bal, bir çay kaşığı tarçın ve üç fincan kaynamış su kullanılıyor. Günde 3-4 kez 1/4 fincan içildiğinde, cildi taze ve yumuşak tutar ve yaşlanmayı önlermiş.

Boğaz ağrıdığında ya da gıdıklandığında bir kaşık bal yemek, boğazdaki rahatsızlık geçene dek 3 saatte bir tekrarlanınca, ağrı ve gıdıklanmanın geçtiği bilimsel olarak kanıtlandı.
Üç yemek kaşığı bal ve bir çay kaşığı toz tarçını karıştırıp, yatmadan önce sivilcelerin üzerine sürerek yatınız ve ertesi gün ılık suyla yıkayınız. İki hafta her gün uygulanırsa sivilceleri kökünden sökermiş.

Bal ve toz tarçını etkilenen bölgelere eşit miktarda uygulamak egzama, mantar ve her türlü cilt enfeksiyonunu iyileştirirmiş.



Her gün sabahları kahvaltıdan yarım saat önce, boş mideye ve geceleri yatmadan önce bir bardak kaynamış suyun içine bal ve toz tarçın koyup düzenli içilince, obezite sorunu yaşayanlarda bile kilo verebiliyorlarmış.
Japonya ve Avustralya'da yapılan araştırmalar mide ve kemik kanserinin başarıyla tedavi edilebildiğini gösteriyor. Bu kanser çeşitlerinden muzdarip hastalar günde bir yemek kaşığı bal ve bir çay kaşığı tarçını üç parçaya bölerek bir ay boyunca almaları gerekiyormuş.



Yakın zamanda yapılan araştırmalar gösteriyor ki baldaki şeker vücudun güç kazanmasına yardımcı oluyor. Bal ve toz tarçın tüketen yaşlılar daha zinde ve esnek olduklarını ifade ediyor.
Her gün diş fırçaladıktan sonra ve öğleden sonra 15.00'te alındığında bir haftada vücut direnci artıyor.



Güney Amerikalılar sabahları bir çay kaşığı bal ve tarçın konmuş suyla gargara yapıyor böylece nefesleri gün boyu güzel kokuyormuş.
Günlük olarak sabah ve akşamları bal-tarçın ikilisini almak duyma kaybını giderebiliyormuş.

Gördüğünüz gibi her an elinizin altında bulunan bu gıdaları almak ve faydalarından yararlanmak herkesin elinde.






Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...


Görsel kaynaklar:
  • http://cdn1.cdn.stepin2mygreenworld.com/wp-content/uploads/2013/04/cinnamon-and-honey1-640x426.jpg
İçerik Kaynakları :
  • http://www.healthline.com/nutrition/honey-and-cinnamon
  • http://blog.milliyet.com.tr/bal-ve-tarcin-karisiminin-mucizevi-faydalari-ve-bu-karisim-nasil-yapilir-/Blog/?BlogNo=468124
  • https://healthunlocked.com/healthyeating/posts/1153312/17-reasons-to-use-honey-and-cinnamon
  • http://www.healthline.com/health/honey-and-cinnamon-for-weight-loss
  • http://www.benefits-of-honey.com/honey-and-cinnamon.html

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Pilav Pişirirken Lezzetini Arttırmak İçin Restoranların Bu Gizli Sırlarını Uygulayın

Pirinci pişirmek için sadece su eklemek yaygın bir hatadır. Restoranların lezzetini arttırmak için kullandıkları gizli tekniği sizinle paylaşmama izin verin. 1 - Pirinci nişastasından arındırmak için öncelikle soğuk su altında güzelce yıkayın. Pirinç, doğal olarak nişasta içerir ve bu nişasta pişirme sırasında suya karışır. Suya karışınca da pilavınız bir birine yapışır, tane tane olmaz. Ayrıca bu işlem parlak görünmesini de sağlar. 2 - Su Yerine Et yada Tavuk Suyu Kullanın Suyu, tavuk, sebze veya et suyuyla değiştirin. Et suyu, pirince suyun eşleşemeyeceği zengin, lezzetli bir tat verir.  3 -  Pilavı Önce Kavurun Sadece sıvı yağ ya da sadece ayçiçek yağı ile değil. Her ikisinden de biraz ekleyip, pirinci öncelikle rengi hafif altın rengini alana kadar kavurun. Ayçiçek yağı (zeytinyağı da olabilir) hem tereyağın yanmasını önler hem de pilava parlaklık verir.  Pirinçler altın rengi olduğunda bu hem çok daha hoş bir lezzet verir hem de pilavın tane tane olmasına yardım eder. Üste

Kuru Fasulyenin Gaz Yapmaması Nasıl Sağlanır?

Bol proteinli, lezzetli mi lezzetli kuru fasulyeyi çok seviyor, hatta ne kadar çok yersek yiyelim hiç bıkmıyoruz. Kuru fasulye yanına pilav, cacık ya da turşu olan bir masaya kim oturmaz ki? Kuru fasulyenin gaz yapmaması için ne yapmak gerekir biz biliyoruz. Her güzel şeyin bir bedeli var gibi kuru fasulye yemenin de bir bedeli var, o da ‘’gaz’’ mı diyorsunuz? Hayır, aslında böyle bir bedel yok. Kuru fasulyenin gaz yapmaması için sadece bilmeniz ve yapmanız gereken şeyler var. Bunlar nelerdir gelin bir bakalım… Konunun başlangıç noktasına gelelim; ‘’Kuru fasulye neden gaz yapar?’’ Kuru fasulye bünyesinde midemizin sindiremeyeceği kadar oligosakkarit bulunduruyor. Oligosakkarit, şeker molekülleridir. Midemiz ve ince bağırsaklarımız oligosakkariti sindiremez ve bu yüzden başka sevdiğimiz kuru fasulye olmak üzere diğer tüm baklagiller midede rahatsızlık yaşanmasına sebep olur. Yaşanılan gaz ve mide rahatsızlıklarına çözüm olarak oligosakkaritleri kalın ba

40 Yıllık Ev Hanımlarının Bile Lahana, Karnabahar Gibi Kış Sebzelerini Pişirirken Yaptığı 12 Kötü Hata

Kışın en güzel sebzeleridir lahana, karnabahar, kereviz, ıspanak... Yapmasını bilen ne yemekler yapar bu sebzelerle ne yemekler... Öyle güzel sonuçlar çıkar ki hatta kimsenin gözü sofrada başka bir yemek aramaz... Daha tabağındaki bitmeden, gözü tencerede kalan kısmında kalır. Ama tabi bu güzel kış sebzeleri ile yapacağınız yemeklerin lezzetine lezzet katan küçük püf noktaları olduğu gibi maalesef 40 yıllık ev hanımların bile gözünden kaçan, farkında olmadan ya da bilmeyerek yaptığı çok vahim hatalar da olabiliyor. İşte size yaptığınızda fark yarattığını göreceğiniz çok özel tüyolarla, asla yapmamanız gereken 12 kötü hatayı tek tek anlatacağız bu yazımızda. Öyle her yerde bulabileceğiniz sırlar değil bunlar, o yüzden bu yazımızı mutlaka kaydedin, profilinizde paylaşın ki hep elinizin altında olsun... İşte lahana, karnabahar, ıspanak gibi kış sebzelerini pişirirken asla yapılmaması gereken 12 tahlisiz hata... 1- Sarma yapacağınız zaman lahana yapraklarını b

Mutfakta Biberiye İle Çözebileceğiniz Değişik Sorunlar

Mutfağınızın bu yerine bir dal biberiye koyun ve büyük bir sorunu çözeceksiniz. Evet, yanlış duymadınız! Hepimizin evinde karşılaştığı büyük bir sorunu çözmek için tek yapmanız gereken, bir biberiye dalını mutfağın belirli bir yerine koymak. Peki, bu nasıl mümkün olabilir? Hadi detaylarına bakalım. Öncelikle, biberiye bitkisinin ne kadar mucizevi olduğunu söylemekle başlayalım. Bu aromatik bitki sadece yemeklerinize lezzet katmakla kalmaz, aynı zamanda sağlık ve ev kullanımı açısından da birçok fayda sunar. Ancak, bugünkü konumuz biberiyenin başka bir yönü: evimizdeki can sıkıcı sorunları çözmedeki yeteneği. Biberiye Dalını Mutfağınıza Yerleştirin Bir dal biberiye alın ve mutfağınızda belirli bir yere yerleştirin. Basit, değil mi? Peki, bu ne işe yarayacak? İşte asıl şaşırtıcı nokta burada başlıyor. Biberiye, doğanın bize sunduğu olağanüstü bir hediye.  Biberiyenin kendine has aroması ve doğal bileşenleri, evde karşılaştığınız birçok soruna karşı etkili bir çözüm sunar. Bu yöntemi

İncir Ağacının Unutulmuş Hazinesi: Meyvesi Değil, Yaprağı da Şifa Deposu

İncir ağacı yüzyıllardır tatlı meyveleriyle bilinen değerli bir ağaçtır. Ancak, meyveler kadar yaprakları da sağlığımız için oldukça faydalı. İncir yaprakları, birçok hastalığa iyi geldiği gibi, cilde de faydalıdır. İşte incir yapraklarının sağlığımıza olan faydaları: Kan Şekeri Dengeleyici: İncir yaprakları, kan şekerini düzenlemeye yardımcı olur. Özellikle diyabet hastaları için faydalıdır. Kalp Sağlığı Dostu: İncir yaprakları, kan trigliseridlerini düşürür, kötü kolesterolü azaltır, iyi kolesterolü artırır. Böylece kalp sağlığımızı korur. Zayıflamaya Yardımcı: Lif bakımından zengin olan incir yaprakları, tokluk hissi verir ve kilo kontrolüne yardımcı olur. Sindirim Sistemi Dostu: İncir yaprakları, sindirim sistemini düzenler, kabızlığı giderir ve mide-bağırsak sorunlarına iyi gelir. Cilt Sağlığı Şampiyonu: Antioksidanlar bakımından zengin olan incir yaprakları, cildin yaşlanma belirtilerine karşı savaşır. Ayrıca egzama, sedef ve akne gibi cilt sorunlarına da iyi gelir. Kemik Sağ

EVDE TAŞ GİBİ SERT, UZUN SÜRE EKŞİMEYEN YOĞURT NASIL YAPILIR?

En güvenilir olan dahi katkı maddesi var. Biliyoruz, biliyorsunuz aslında… Ama evde yapılan yoğurtlar genelde çok sıvı ve ekşimtrak olduğu için ve bu da yemeğin tadını bozduğu için haliyle evde yapmaya vakti olanlar dahi hazır alıyor yoğurdu. Yoğurt yapanların en büyük şikayeti : Yoğurdun cıvık olması.. Peki nedir taş gibi yoğurt yapmanın sırrı? Yoğurdun cıvık olmaması için yani taş gibi sert  olması için, ilk önce yoğurdu mayaladığınız kabın fazla sarmalanmaması gerekir. Özellikle yaz sıcaklarında fazla sarmalanması yoğurt mayasının cıvık olmasına sebep olacaktır. Çünkü yoğurt soğuyana kadar yoğurdun içerisinde yeteri kadar maya üremez. Bu da yoğurdunuz daha sulu bir kıvam almasına yol açar. Ayrıca inek sütü yerine keçi, koyun veya bulabilirseniz manda sütü tercih ederseniz daha sert bir kıvam elde edersiniz çünkü inek sütü keçi ve koyuna göre daha az yağlıdır. Sert kıvam için yukarıdaki püf noktalarına dikkat etmeniz gerekiyor. Peki çabuk ekşimemesi için

Tül Perdelerinizi Tek Bir Malzemeyle Nasıl Bembeyaz Yapabilirsiniz?

Evet evinizin havasını değiştirip mis gibi bir atmosfer oluşturmak istiyorsunuz.  Perdelerinizi her ne kadar pırıl pırıl asmış olsanız da dışarıdan gelen toz ve kirler perdelerinizin korkulu rüyası olacaktır. Perdenizi bu kadar olumsuz lekelere karşı ne kadar çok yıkarsanız yıkayın,eski beyazlığını elde edemezsiniz. Fakat umudunuzu kaybetmenize gerek yok . Çünkü tül ve perdelerinizi eski beyazlığına kavuşturabileceğiniz bir takım yöntemler var. Şaşırtıcı yöntemlerden biri: Tül perdeleri toz şeker ile beyazlatabilirsiniz Her evde rahatlıkla bulabileceğimiz toz şeker sayesinde tül perdelerimiz beyazlayacaktır. Öncelikle tül perdelerinizi normalde yıkadığınız ayardaki çamaşır makinesine atın. Ve üzerine 2 tatlı kaşığı toz şeker dökün. Dikkat etmelisiniz ki toz şekeri deterjan koyduğunuz yere değil, çamaşırların üzerine dökmelisiniz. Çamaşırlarınızın üzerine toz şekeri döktükten sonra gönül rahatlığıyla çalıştırabilirsiniz. Aklınıza şekerin yapışkanlığı gelm

Çok Basit Bir Karışım İle Maydanozu Çoğalttıkça Çoğaltın Yeşilliği Hiç Bitmesin

Maydanoz Yetiştirmek: Başarı İçin Basit Ama Temel Kurallar 🌿 Maydanoz, mutfakta en sık kullanılan bitkilerden biridir ve özellikle Akdeniz mutfağında pek çok yemeği lezzetlendiren çok yönlü bir bitkidir. Ayrıca, mutfağınıza veya balkonunuza hoş bir koku katan, kolayca yetiştirilebilen bir bitkidir. Ancak, fesleğen veya biberiye gibi diğer aromatik bitkiler gibi, maydanozu uzun süre sağlıklı tutmak biraz zordur. Genellikle, maydanoz kurur veya yaprak üretmeyi durdurur. Bu, yetiştirme sürecinde bir şeylerin yanlış gittiğinin bir işaretidir. Peki, bunu nasıl düzeltebilirsiniz? İlk olarak, az bilinen bir uyarı: maydanozun hafif bir toksisitesi vardır, bu yüzden aşırı tüketildiğinde mide kramplarına ve karaciğer sorunlarına yol açabilir. Ancak, ölçülü tüketildiğinde birçok fayda sağlar. Verimlilik ve Sağlık İçin Maydanoz Nasıl Doğru Şekilde Yetiştirilir? Sağlıklı Maydanoz İçin Önlemler:   Maydanoz yetiştirmenin ilk kuralı, sulama konusudur. Bu bitki hem güneşe hem de gölgeye ihtiyaç du

Meğer Kar Beyaz Çamaşırların (Üstelik Ütülü Gibi Pür Pak) Olmasının Sırrı Bu Kadar Basitmiş

Çamaşırlarınızı profesyonelce yıkanmış ve ütülenmiş gibi hissetmek ister misiniz? İşte çamaşırlarınıza mükemmel bir temizlik ve ferahlık kazandırmanın basit bir sırrı: çamaşır makinesi çekmecesine 3 damla şampuan eklemek! Bu küçük numara sayesinde, çamaşırlarınız her zamankinden daha temiz ve güzel kokacak. Neden 3 Damla Şampuan? Çamaşırlarınızı tertemiz ve hoş kokulu hale getirmek için ihtiyacınız olan şey, çamaşır makinesi çekmecesine sadece 3 damla şampuan eklemektir. Şampuan, saçlarımızdaki kir ve bakterileri temizlediği gibi, çamaşırlarımızda da aynı etkiyi yaratır. Ayrıca, saçlarımızı yumuşatıp parlaklık veren şampuan, aynı şekilde çamaşırlara da yumuşaklık ve canlılık kazandırır. Şampuanın Faydaları Temizlik ve Ferahlık: Şampuan, çamaşırlarınızdaki kirleri etkili bir şekilde temizler ve hoş bir koku bırakır. Parlak Renkler: Şampuanın içerdiği bileşenler, çamaşırların renklerini canlandırır ve daha parlak görünmelerini sağlar. Yumuşak Dokunuş: Çamaşırlarınız daha yumuşak ve

Evde Saksıda Yıl Boyu Hiç Bitmeyen Kendini Sürekli Yenileyen Zencefil Nasıl Yetiştirilir

Zencefil, Asya'dan gelen egzotik bir lezzet bombası! Hem vitamin ve mineraller bakımından zengin, hem de yemeklere baharatlı bir tat ve hoş bir aroma katan bu tropikal bitki, son zamanlarda oldukça popüler hale geldi. Peki, zencefili evimizde yetiştirmek mümkün mü? Tabii ki! 10°C'nin üzerindeki sıcaklıklarda mutlu olan zencefili, soğuk iklimlerde saksılarda yetiştirmek en ideal yöntem. Hazırsanız, bu lezzetli ve çok yönlü kökü evinizde yetiştirmenin püf noktalarını paylaşalım: Doğru Rizomları Seçmek Zencefil tohumdan değil, rizom adı verilen yeraltı gövdelerinden yetişir. Organik rizomlar tercih etmek, daha iyi bir çimlenme oranı sağlar ve çevre dostu bir hasat elde etmenizi sağlar. Bu rizomları sağlık gıda mağazalarında bulabilirsiniz. Güçlü, canlı ve birkaç büyüme noktasına sahip rizomları seçerek bol verimli bir hasat elde edebilirsiniz. Saksıda zencefil yetiştirecekseniz, geniş ve derin saksılar seçin. Her saksıya üç rizom sığacak şekilde büyük olmalıdır. Drenajı sağlamak