Ana içeriğe atla

Sürekli Az Yeseniz Bile Kilo Almanıza Neden Olan 8 Vahim Kahvaltı Hatası



Uzmanlar kahvaltının günün en önemli öğünü olduğunu söylüyor. Kahvaltı etmek, kahvaltı etmemek, kahvaltıda sağlıklı veya sağlıklı beslenmek günün geri kalanında alacağınız kalorileri de etkiliyor. İşte kilo almanıza neden olan 8 kahvaltı hatası…



1-) Meyve suyu içmek : 

Meyve suyu içmekle meyve yemek aynı şey değil. Meyve suyundaki kolesterol ve şeker oranı fazlasıyla yüksek olduğu için kan şekerinizi yükseltiyor, gün içinde sıkça bir şeyler yeme isteğine neden oluyor. Bununla birlikte meyveyi sıktığınızda lif ve besleyici öğelerini kaybediyor.



2-) Çaya/kahveye şeker atmak : 

Kahvenin ve çayın pek çok faydası var ancak içeceğinize eklediğiniz krema veya şeker ekstra kalori almanıza neden oluyor. Kilo almamak için çayınızı ve kahvenizi sade tüketmelisiniz.



3-) Yeterince protein tüketmemek : 

Protein en doyurucu makro besinlerden bir tanesi. Bu yüzden sabahları protein tüketmek uzun süre tok hissetmenizi sağlar. Yumurta ve süt ürünleriyle protein ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz gibi chia tohumu, yulaf ezmesi, fıstık ezmesi ve kinoa gibi vegan besinler de tercih edebilirsiniz.



4-) Yeterince lif tüketmemek : 

Kilo vermek ve kan şekeri seviyenizi dengede tutmak için life ihtiyacınız var. Lif bakımından zengin besinler tüketmek uzun süre tokluk hissi verir. Bu yüzden bütün öğünlerinizde lifli besinlere yer vermelisiniz. Sebzeler lif bakımından en doğru tercih olacaktır.



5-) Yeterince su içmemek : 

Gece uzun saatler boyunca su almıyoruz. Bu yüzden uzmanlar uyandıktan hemen sonra su içmeyi öneriyor. Kahvaltıdan önce içilen su, tokluk hissi vermesinin yanı sıra gün içinde de sağlıklı tercihler yapmanıza yardımcı olur.



6-) Yeterince yağ tüketmemek : 

Pek çok kişi yağlı besinler tüketmenin kilo aldıracağını sanar. Ancak araştırmalara göre böyle bir şey yok. Sert kabuklu yemişler, çekirdekler, avokado gibi besinler tüketilerek elde edilen sağlıklı yağlar tokluk hissi vermesinin yanı sıra enerjik hissetmenizi de sağlar.



7-) Yolda yemek : 

İşe giderken yol üzerinde aldığınız simiti veya poğaçayı yemek çok kötü bir fikir. Araştırmalara göre ne yediğimize dikkat etmediğimiz zaman haddinden fazla yiyoruz. Kahvaltıya mutlaka vakit ayırın veya kahvaltınızı hazırlamaya vakit ayırın. Böylece yeterli miktarda ve sağlıklı beslenebilirsiniz.




8-) Yeterince yememek : 

Araştırmalara göre kahvaltı etmeyen kişiler kahvaltı edenlere oranla gün içinde daha fazla kalori alıyor. Kahvaltıda az yemek de hiçbir zaman iyi bir fikir değil. Enerjinizin düşmesine ve tatlı krizlerine neden olabilir.



Öğlene kadar sizi tok tutacak besinlerle kahvaltı etmelisiniz. Bu çok fazla kalori yüklemesi yapmak anlamına gelmiyor. Su oranı yüksek, lifli, proteinli, sağlıklı yağlar içeren besinler fazla kalori almadan tokluk hissi verir.






Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...




Görsel kaynaklar:
  • http://www.activebeat.com/health-news/10-of-the-worst-breakfast-foods-to-start-your-day/
İçerik Kaynakları :
  • http://www.milliyet.com.tr/kilo-almaniza-neden-olan-8-pembenar-galeri-sagliklibeslenme-2555999/
  • https://www.healthline.com/nutrition/10-worst-foods-in-the-morning
  • http://www.activebeat.com/health-news/10-of-the-worst-breakfast-foods-to-start-your-day/

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Japon Çocuklarının Uysal Olma Nedenleri (Muhteşem, Herkes Okumalı)

Japon halkının karakteri dünyada birçok kesimlerce beğenilmektedir. Onların, aşırı büyük trajedileri muazzam bir stoacılıkla karşıladıklarını görürüz. Hiçbir durumda kontrolü ve kolektif bilinci kaybetmezler. Ayrıca, başkalarına gösterdikleri büyük saygı ve iş ahlakı ile bilinirler. Sadece Japon yetişkinler değil, çocuklar da Batı dünyasında gördüğümüz şeylerden çok farklıdır. Çok genç yaştan itibaren, yumuşak huylu ve nazik olmak ile meşhurlardır. Japon çocuklar öfke nöbetlerine girmez ve kontrolü kaybetmezler. “ Başarısız bir şekilde kendi tepkilerini kontrol etmeye çalışmak, korkunun köleliğine yol açan senaryosudur. ” – Giorgio Nardone Japonlar, kendini kontrol etme, saygı ve dizginleme değerlerinin hakim olduğu bir toplum oluşturmayı nasıl başardı? Çok katı oldukları için mi disiplinli bir topluma kavuştular? Ya da belki, çocuk yetiştirme stratejileri etkili kalıpları mı içeriyor? Bu konuyu daha ayrıntılı olarak inceleyelim. Japonlar aileye çok öne

Temizlikte Asla Sirke Kullanmamanız Gereken 6 Yer

Kimyasal kullanmamak için çoğu zaman ev temizliğinde sirke kullanırız. Ancak ev temizliğinde sirke her zaman yarar sağlamıyor. Evinizde kullandığınız birçok noktada sirke yarar yerine zarar verebiliyor. İşte ev temizliğinde asla sirke kullanmamanız gereken yerler. Sirke yemekler dışında temizlik konusunda da çoğu ev hanımının kurtarıcısı haline geldi. Yer silmeden çamaşır makinesinde yumuşatıcı olarak kullanmaya, dibi tutmuş tencereleri temizlemeye kadar daha birçok şeyde sirke kullanılıyor. Ancak sirke ev temizliğinde bir numaralı yardımcınız olsa da asla kullanılmaması gereken yerler var. İşte ev temizliğinde sirkeyi kullanmamanız gereken yerler 1 : Granit ve mermer mutfak tezgâhları  : Sirke içerisinde yer alan yoğun miktardaki asit nedeniyle granit ve mermer yüzeylere zarar verebilir, lekelenmeler oluşmasına neden olabilir. 2 : Ütüdeki yanık lekeleri  : Bayanların korkulu rüyası haline gelen ütü üzerine yapışmış yanık lekeler

Çamaşır Yumuşatıcının Harikalar Yarattığı Hiç Tahmin Edemeyeceğiniz 7 Yer

Bazı temizlik malzemeleri kullanım amaçlarının dışında da kullanılabiliyorlar. Evinizde kullandığınız birçok temizlik ürünü farklı alanlarda da kullanılabiliyorlar. Bunlardan biri de yumuşatıcı. Sadece kıyafetlerinizi yumuşatmakla kalmıyor aynı zamanda evinizin pırıl pırıl olmasını sağlıyor. Kulağa garip gelse de yumuşatıcılar, temizlik ürünlerinden daha fazla işe yarıyorlar. Yumuşatıcıyla yapabileceğiniz yedi farklı şeyi gördükten sonra siz de hak vereceksiniz. 1- Pencereler :  Pencereleriniz mi kirlendi? Sıkıntı yok! Hemen suyun içine yumuşatıcı ekleyin. Sprey şişesine koyup pencerelerinize sıkın ve kuru bezle camlarınızı temizleyin. Pencerelerinizin nasıl parladığını görünce siz bile şaşıracaksınız! 2- Yerler :  Yumuşatıcılar, sadece kıyafetlerinizi yumuşatmakla kalmaz aynı zamanda yerleri de pamuk gibi yapar. Ilık suyla yumuşatıcıyı karıştırın ve karışımla yeri paspaslayın. Yerde en ufak bir toz kalmayacak ve sert zemininizin yumuşadığını

Asla Buzdolabına Koymamanız Gereken 11 Yiyecek -

Mesela ekmeği buzdolabında mı, dondurucuda mı yoksa ekmek kutusunda mı saklamalıyız? Domatesi dolaba mı yoksa mutfak dolabına mı koymalıyız? Buzdolabına konulmaması gereken yiyecekler hakkında ne kadar bilgimiz var? Bazı yiyecekler tamamen buzdolabının dışında tutulmalı. Bunlardan en fazla tartışılanı kuşkusuz tereyağı oldu. İnsanlar tereyağını nasıl ve ne kadar süre dolabın dışında tutabileceklerini tartıştı. Dolaba konan yağı sürmek zor, peki ne yapmalıyız? Araştırmalar tereyağını ambalajından çıkarmadan buzdolabında saklamamız gerektiğini ve kullanmadan 10, 15 dakika önce çıkarmamızı söylüyor. Çünkü tereyağı pastörize sütten yapılıyor ve uzun süre dışarıda kalınca bozulma ihtimali artıyor. Tuzlu tereyağının bozulma süresi daha düşük çünkü tuz, bozulma oranını azaltıp bakterileri uzak tutuyor. Özetle, tereyağını tüm hafta boyunca dışarıda tutmanız önerilmiyor ama birkaç saat dışarıda kalmasında da sorun yok. Bazı yiyeceklerse tamamen buzdolabının dışın

Oğlunu Kaybeden Babanın Çocukları Hala Hayatta Olan Anne ve Babalara 9 Tavsiyesi +

Çocuklarınızın her daim yanınızda olacağını düşünerek hata ediyorsunuz. İşimizle ve diğer sorunlarla o kadar meşgulüz ki hayatımızdaki en değerli varlıkları unutuyoruz. Evlat acısını kimsenin tecrübe etmemesi söylenir. Richard Pringle ismindeki babanın Hughie ismindeki oğlu geçtiğimiz yaz beyin kanaması geçirdikten sonra hayatını kaybetti. Acılı baba, şimdi diğer anne ve babaların okumasını istediği 9 maddelik bir liste oluşturdu. Bütün anne ve babaların okuması gerekiyor. Minik Hughie henüz 3 yaşındayken hayatını kaybetti. Baba, Mirror’a “Beyin kanaması geçirme şansı sadece %5’ti. Maalesef %5’lik ihtimal gerçekleşti” dedi. Oğlunu kaybettikten bir yıl sonra Richard diğer anne ve babaların okumasını istediği 10 maddelik bir tavsiye listesi hazırladı. Okuyanlar hem duygulandılar hem de herkesin okuması için hızla paylaştılar. İşte Richard’ın evlatları hayatta olan anne ve babalara 10 tavsiyesi:     1. “Çocuklarınızı ne kadar öperseniz öpün size az geli