Ana içeriğe atla

Gerçek Şifa Onda! Sağlıklı Bir Yaşam İçin Asla Tüketmekten Vazgeçmeyin!

Karaciğer yağlanmasını, kanseri, kansızlık ve beynin ölmesini önlüyor, bağışıklığı güçlendiriyor...


Seveni olduğu kadar sevmeyeninin de bir o kadar çok olduğu işkembe çorbasının, sağlık açısından birçok faydası bulunuyor. Kokusu ve görünüşü itibariyle tüketmeye çekindiğiniz, işkembe çorbasının faydalarını duyduktan sonra bir daha hep içmek isteyeceksiniz.


İşkembe çorbası geçmişten günümüze kadar gelen lezzetli çorba tarifleri arasında yer almaktadır. Osmanlı zamanında Rumeli'de yaşayan ve İstanbul’a göç eden Arnavut ve Bulgarlar tarafından getirilmiştir.



İşkembe çorbası çoğu kişi tarafından koktuğu için ve hayvanın işkembesi olduğu için çoğu zaman tüketilmeye çekinilir. Ama mükemmel bir protein kaynağı olan işkembe, düşük yağ oranıyla yüksek lif içeren kalsiyumca zengin bir besindir. İşkembenin içerdiği vitamin ve mineral miktarına göre düşük kalorili bir yiyecek olduğunu belirtelim. 90 gram pişmiş işkembe yalnızca 80 kaloridir.



Ancak kışın içilen işkembe çorbasının sağlığımıza olan faydalarını duyduktan sonra bir daha hep işkembe çorbası içmek isteyeceksiniz.


İşkembe vücudun temel ihtiyaçları olan fosfor, kalsiyum, çinko gibi minerallerle, yüksek oranda B12 vitamini içerdiğinden bağışıklık sistemini güçlendirerek, özellikle grip, soğuk algınlığı gibi üst solunum yolları enfeksiyonlarına yakalanma riskini azaltır. Hastalık seyri boyunca tüketilen işkembe çorbası da yine güçlendirici bir etki yaparak daha çabuk iyileşmenizi sağlar.


Bağışıklık sistemini destekleyen işkembe; fosfor kemik ve diş sağlığı için gerekli temel besin maddelerinden biridir. 100 gram işkembe çorbası 72 mg fosfor içerir ki bu da günlük fosfor ihtiyacının % 10’u demektir. Yine 100 gram işkembe çorbası günlük çinko ihtiyacının % 20’sini karşılar.


- İşkembe çorbasına aroma vermek için kullanılan sirke ve sarımsak, işkembe çorbasının faydalarını iki katına çıkartmaktadır. İşkembe çorbasının içerisine katılan sirke ve sarımsak, kendinizi daha dinç hissetmenizi sağlar ve neredeyse tüm hastalıkların vücudunuza girmesini engeller.


- İşkembe günlük B12 vitamini ihtiyacınızı karşılamaya yetecektir. B12 sinir sisteminin sorunsuz çalışmasını destekleyen en önemli vitaminlerden biridir. İşkembede bol miktarda bulunan B12 vitamini, protein sağlayan kırmızı kan hücrelerine oksijen taşınmasına yardımcı olur.


-  Sinir iletiminin sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlayan kolin, metabolizmayı hızlandırarak karaciğer yağlanmasının önüne geçer. Ayrıca, işkembe içerdiği mikro besinler, glutamin, probiyotikler ve jelatin sayesinde sindirim sistemi üzerinde düzenleyici bir etki gösterir.


-  Aynı zamanda işkembenin İçerisinde yer alan yüksek miktardaki selenyum sayesinde vücudun serbest radikallerden korunmasına yardımcı olmaktadır. Bu özelliğe sahip olmasından dolayı kanser ve diğer ölümcül hastalıklardan koruduğu bilinmektedir.



İşkembenin harika bir B12 vitamini kaynağı olduğundan bahsetmiştik. İşkembede bulunan B12 vitamini ve kobalamin sadece sinir sistemi üzerinde değil kardiyovasküler sistem üzerinde de etkilidir.


B12 vitamini başta olmak üzere tüm B grubu vitaminler vücutta toksik etki gösteren homosistein üretimini baskılayarak kalp hastalıkları riskini azaltır. Ayıca işkembe, B12 vitamini eksikliğinden kaynaklanan pernisiyöz anemi ile mücadelede tüketilmesi önerilen besinlerden biridir.



İşkembe hücre yenilenme sürecini hızlandırmasının yanı sıra, kanser gibi ciddi sağlık problemlerine yol açan serbest radikallerle mücadelede çok etkili bir silahtır. İşkembede bulunan selenyum, çinko ve fosfor hücre duvarını korumasını sağlarken yeni hücre oluşumunu destekler.


Özellikle selenyum minerali, sağlık açısından önemli rol oynayan selenoprotein enzimlerinin üretimi için gereklidir. Selenoproteinler hücreyi serbest radikallere karşı korurken tiroid ve kas fonksiyonlarının doğru bir biçimde çalışmasına yardımcı olur.

90 gramlık işkembe porsiyonu içerdiği 14 mg selenyum sayesinde, günlük selenyum ihtiyacının % 25’ini karşılamaktadır.



İşkembe, beyin fonksiyonları ve hücre yenilenmesi de dahil olmak üzere birçok metabolik olayın düzenlenmesinden sorumlu olan ‘kolin’ açısından oldukça zengindir. 100 gram işkembede 220 mg kolin bulunur ki bu da günlük kolin ihtiyacının % 52’sini karşılar.



Kırmızı etle karşılaştırıldığında doymuş yağ miktarı oldukça az olan işkembenin içerdiği protein, vitamin ve mineraller kırmızı eti aratmayacak kadar sağlıklıdır. Ancak burada unutulmaması gereken nokta işkembenin iyice pişirilmesi gerektiğidir.



Üstelik işkembe, içerdiği vitamin ve mineraller sayesinde kemik gelişimini desteklediğinden çocuklar ve iskelet sistemi ile ilgili sağlık problemi yaşayanlar için mutlaka tüketilmesi gereken besinler arasında yer almaktadır.


Alkol sonrası baş ağrısı gibi kötü etkilerin vücuttan atılmasında payı olduğu düşünülen işkembe, aşırıya kaçılmadan tüketildiği sürece oldukça faydalı bir besindir. Siz de vücudunuzu hastalıklara karşı güçlendirmek istiyorsanız önyargılarınızı bir kenara bırakıp en azından bir kez işkembe çorbası içmeyi denemelisiniz.


İşkembe Çorbası Nasıl Yapılır?

Malzemeler
  •     1 kilogram işkembe
  •     2 yemek kaşığı tereyağı
  •     2 yemek kaşığı un

Haşlamak için:
  •     1/2 adet limon suyu
  •     1 adet küçük boy kuru soğan
  •     2 diş sarımsak
  •     6 su bardağı su

Terbiyesi için:
  •     1 adet yumurta sarısı
  •     3 yemek kaşığı un
  •     3 yemek kaşığı yoğurt
  •     1/2 adet limon suyu
  •     1 çay kaşığı tuz

Servisi için:

  •     1/2 çay bardağı sirke
  •     4 diş sarımsak
İşkembe Çorbası Tarifinin Püf Noktası

İşkembe iyice temizlendikten sonra bol su ile yıkanmalıdır. İşkembe sirkeli suda bekletildikten sonra da haşlanabilir. Haşlama suyuna kuru soğan, sarımsak, limon suyu gibi malzemeler koyarsanız işkembenin kokusunu alır.


Çorbanın kesilmemesi için; terbiye karışımını azar azar eklemeli ve çorbayı sürekli karıştırarak kaynatmalısınız.




Terbiyeli İşkembe Çorbası Tarifi

İyice temizlediğiniz işkembeyi sarımsak, kuru soğan, limon suyu ve su ile iyice yumuşayıncaya kadar 40 dakika haşlayın.

Haşlanan işkembeyi bir kevgir yardımıyla alın. İşkembeyi küpler halinde doğrayın. Haşlama suyu süzün.


Derin bir tencerede tereyağını eritin. Unu tereyağında kokusu çıkana kadar kavurun. Süzdüğünüz ve ılınması için beklettiğiniz haşlama suyunu tencereye azar azar ilave edin. Unun topaklanmaması için hızlıca çırpın.



Ayrı bir kapta çorbanın terbiyesini hazırlayın. Yumurta sarısı, un, yoğurt, limon suyu ve tuzu çırpın. Terbiye karışımını kaynamakta olan haşlama suyu ile ılıştırıp çorba tenceresine azar azar ekleyin. Bu sırada hızlıca karıştırın.


Küçük parçalar halinde doğradığınız işkembeyi çorbaya ilave edin. Kısık ateşte 15 dakika kadar pişirin. Sarımsakları rendeleyip sirke ile karıştırın.

Servis kaselerine aldığınız çorbaya sarımsaklı sirkeyi ilave ederek servis edin.

Afiyet olsun.



Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...




Görsel kaynaklar:
  • https://www.livestrong.com/article/470909-is-tripe-good-for-you/
İçerik Kaynakları :
  • https://www.livestrong.com/article/470909-is-tripe-good-for-you/
  • http://healthyeating.sfgate.com/benefits-tripe-10659.html
  • https://healthyliving.azcentral.com/benefits-tripe-18802.html

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Pilav Pişirirken Lezzetini Arttırmak İçin Restoranların Bu Gizli Sırlarını Uygulayın

Pirinci pişirmek için sadece su eklemek yaygın bir hatadır. Restoranların lezzetini arttırmak için kullandıkları gizli tekniği sizinle paylaşmama izin verin. 1 - Pirinci nişastasından arındırmak için öncelikle soğuk su altında güzelce yıkayın. Pirinç, doğal olarak nişasta içerir ve bu nişasta pişirme sırasında suya karışır. Suya karışınca da pilavınız bir birine yapışır, tane tane olmaz. Ayrıca bu işlem parlak görünmesini de sağlar. 2 - Su Yerine Et yada Tavuk Suyu Kullanın Suyu, tavuk, sebze veya et suyuyla değiştirin. Et suyu, pirince suyun eşleşemeyeceği zengin, lezzetli bir tat verir.  3 -  Pilavı Önce Kavurun Sadece sıvı yağ ya da sadece ayçiçek yağı ile değil. Her ikisinden de biraz ekleyip, pirinci öncelikle rengi hafif altın rengini alana kadar kavurun. Ayçiçek yağı (zeytinyağı da olabilir) hem tereyağın yanmasını önler hem de pilava parlaklık verir.  Pirinçler altın rengi olduğunda bu hem çok daha hoş bir lezzet verir hem de pilavın tane tane olmasın...

Kuru Fasulyenin Gaz Yapmaması Nasıl Sağlanır?

Bol proteinli, lezzetli mi lezzetli kuru fasulyeyi çok seviyor, hatta ne kadar çok yersek yiyelim hiç bıkmıyoruz. Kuru fasulye yanına pilav, cacık ya da turşu olan bir masaya kim oturmaz ki? Kuru fasulyenin gaz yapmaması için ne yapmak gerekir biz biliyoruz. Her güzel şeyin bir bedeli var gibi kuru fasulye yemenin de bir bedeli var, o da ‘’gaz’’ mı diyorsunuz? Hayır, aslında böyle bir bedel yok. Kuru fasulyenin gaz yapmaması için sadece bilmeniz ve yapmanız gereken şeyler var. Bunlar nelerdir gelin bir bakalım… Konunun başlangıç noktasına gelelim; ‘’Kuru fasulye neden gaz yapar?’’ Kuru fasulye bünyesinde midemizin sindiremeyeceği kadar oligosakkarit bulunduruyor. Oligosakkarit, şeker molekülleridir. Midemiz ve ince bağırsaklarımız oligosakkariti sindiremez ve bu yüzden başka sevdiğimiz kuru fasulye olmak üzere diğer tüm baklagiller midede rahatsızlık yaşanmasına sebep olur. Yaşanılan gaz ve mide rahatsızlıklarına çözüm olarak oligosakkaritleri kalın ba...

40 Yıllık Ev Hanımlarının Bile Lahana, Karnabahar Gibi Kış Sebzelerini Pişirirken Yaptığı 12 Kötü Hata

Kışın en güzel sebzeleridir lahana, karnabahar, kereviz, ıspanak... Yapmasını bilen ne yemekler yapar bu sebzelerle ne yemekler... Öyle güzel sonuçlar çıkar ki hatta kimsenin gözü sofrada başka bir yemek aramaz... Daha tabağındaki bitmeden, gözü tencerede kalan kısmında kalır. Ama tabi bu güzel kış sebzeleri ile yapacağınız yemeklerin lezzetine lezzet katan küçük püf noktaları olduğu gibi maalesef 40 yıllık ev hanımların bile gözünden kaçan, farkında olmadan ya da bilmeyerek yaptığı çok vahim hatalar da olabiliyor. İşte size yaptığınızda fark yarattığını göreceğiniz çok özel tüyolarla, asla yapmamanız gereken 12 kötü hatayı tek tek anlatacağız bu yazımızda. Öyle her yerde bulabileceğiniz sırlar değil bunlar, o yüzden bu yazımızı mutlaka kaydedin, profilinizde paylaşın ki hep elinizin altında olsun... İşte lahana, karnabahar, ıspanak gibi kış sebzelerini pişirirken asla yapılmaması gereken 12 tahlisiz hata... 1- Sarma yapacağınız zaman lahana yapraklarını b...

Mutfakta Biberiye İle Çözebileceğiniz Değişik Sorunlar

Mutfağınızın bu yerine bir dal biberiye koyun ve büyük bir sorunu çözeceksiniz. Evet, yanlış duymadınız! Hepimizin evinde karşılaştığı büyük bir sorunu çözmek için tek yapmanız gereken, bir biberiye dalını mutfağın belirli bir yerine koymak. Peki, bu nasıl mümkün olabilir? Hadi detaylarına bakalım. Öncelikle, biberiye bitkisinin ne kadar mucizevi olduğunu söylemekle başlayalım. Bu aromatik bitki sadece yemeklerinize lezzet katmakla kalmaz, aynı zamanda sağlık ve ev kullanımı açısından da birçok fayda sunar. Ancak, bugünkü konumuz biberiyenin başka bir yönü: evimizdeki can sıkıcı sorunları çözmedeki yeteneği. Biberiye Dalını Mutfağınıza Yerleştirin Bir dal biberiye alın ve mutfağınızda belirli bir yere yerleştirin. Basit, değil mi? Peki, bu ne işe yarayacak? İşte asıl şaşırtıcı nokta burada başlıyor. Biberiye, doğanın bize sunduğu olağanüstü bir hediye.  Biberiyenin kendine has aroması ve doğal bileşenleri, evde karşılaştığınız birçok soruna karşı etkili bir çözüm sunar. Bu yönt...

EVDE TAŞ GİBİ SERT, UZUN SÜRE EKŞİMEYEN YOĞURT NASIL YAPILIR?

En güvenilir olan dahi katkı maddesi var. Biliyoruz, biliyorsunuz aslında… Ama evde yapılan yoğurtlar genelde çok sıvı ve ekşimtrak olduğu için ve bu da yemeğin tadını bozduğu için haliyle evde yapmaya vakti olanlar dahi hazır alıyor yoğurdu. Yoğurt yapanların en büyük şikayeti : Yoğurdun cıvık olması.. Peki nedir taş gibi yoğurt yapmanın sırrı? Yoğurdun cıvık olmaması için yani taş gibi sert  olması için, ilk önce yoğurdu mayaladığınız kabın fazla sarmalanmaması gerekir. Özellikle yaz sıcaklarında fazla sarmalanması yoğurt mayasının cıvık olmasına sebep olacaktır. Çünkü yoğurt soğuyana kadar yoğurdun içerisinde yeteri kadar maya üremez. Bu da yoğurdunuz daha sulu bir kıvam almasına yol açar. Ayrıca inek sütü yerine keçi, koyun veya bulabilirseniz manda sütü tercih ederseniz daha sert bir kıvam elde edersiniz çünkü inek sütü keçi ve koyuna göre daha az yağlıdır. Sert kıvam için yukarıdaki püf noktalarına dikkat etmeniz gerekiyor. Peki çabuk ekşimemesi ...

İncir Ağacının Unutulmuş Hazinesi: Meyvesi Değil, Yaprağı da Şifa Deposu

İncir ağacı yüzyıllardır tatlı meyveleriyle bilinen değerli bir ağaçtır. Ancak, meyveler kadar yaprakları da sağlığımız için oldukça faydalı. İncir yaprakları, birçok hastalığa iyi geldiği gibi, cilde de faydalıdır. İşte incir yapraklarının sağlığımıza olan faydaları: Kan Şekeri Dengeleyici: İncir yaprakları, kan şekerini düzenlemeye yardımcı olur. Özellikle diyabet hastaları için faydalıdır. Kalp Sağlığı Dostu: İncir yaprakları, kan trigliseridlerini düşürür, kötü kolesterolü azaltır, iyi kolesterolü artırır. Böylece kalp sağlığımızı korur. Zayıflamaya Yardımcı: Lif bakımından zengin olan incir yaprakları, tokluk hissi verir ve kilo kontrolüne yardımcı olur. Sindirim Sistemi Dostu: İncir yaprakları, sindirim sistemini düzenler, kabızlığı giderir ve mide-bağırsak sorunlarına iyi gelir. Cilt Sağlığı Şampiyonu: Antioksidanlar bakımından zengin olan incir yaprakları, cildin yaşlanma belirtilerine karşı savaşır. Ayrıca egzama, sedef ve akne gibi cilt sorunlarına da iyi gelir. Kemik Sağ...

Tül Perdelerinizi Tek Bir Malzemeyle Nasıl Bembeyaz Yapabilirsiniz?

Evet evinizin havasını değiştirip mis gibi bir atmosfer oluşturmak istiyorsunuz.  Perdelerinizi her ne kadar pırıl pırıl asmış olsanız da dışarıdan gelen toz ve kirler perdelerinizin korkulu rüyası olacaktır. Perdenizi bu kadar olumsuz lekelere karşı ne kadar çok yıkarsanız yıkayın,eski beyazlığını elde edemezsiniz. Fakat umudunuzu kaybetmenize gerek yok . Çünkü tül ve perdelerinizi eski beyazlığına kavuşturabileceğiniz bir takım yöntemler var. Şaşırtıcı yöntemlerden biri: Tül perdeleri toz şeker ile beyazlatabilirsiniz Her evde rahatlıkla bulabileceğimiz toz şeker sayesinde tül perdelerimiz beyazlayacaktır. Öncelikle tül perdelerinizi normalde yıkadığınız ayardaki çamaşır makinesine atın. Ve üzerine 2 tatlı kaşığı toz şeker dökün. Dikkat etmelisiniz ki toz şekeri deterjan koyduğunuz yere değil, çamaşırların üzerine dökmelisiniz. Çamaşırlarınızın üzerine toz şekeri döktükten sonra gönül rahatlığıyla çalıştırabilirsiniz. Aklınıza şekerin yapışkanlığı ...

Meğer Kar Beyaz Çamaşırların (Üstelik Ütülü Gibi Pür Pak) Olmasının Sırrı Bu Kadar Basitmiş

Çamaşırlarınızı profesyonelce yıkanmış ve ütülenmiş gibi hissetmek ister misiniz? İşte çamaşırlarınıza mükemmel bir temizlik ve ferahlık kazandırmanın basit bir sırrı: çamaşır makinesi çekmecesine 3 damla şampuan eklemek! Bu küçük numara sayesinde, çamaşırlarınız her zamankinden daha temiz ve güzel kokacak. Neden 3 Damla Şampuan? Çamaşırlarınızı tertemiz ve hoş kokulu hale getirmek için ihtiyacınız olan şey, çamaşır makinesi çekmecesine sadece 3 damla şampuan eklemektir. Şampuan, saçlarımızdaki kir ve bakterileri temizlediği gibi, çamaşırlarımızda da aynı etkiyi yaratır. Ayrıca, saçlarımızı yumuşatıp parlaklık veren şampuan, aynı şekilde çamaşırlara da yumuşaklık ve canlılık kazandırır. Şampuanın Faydaları Temizlik ve Ferahlık: Şampuan, çamaşırlarınızdaki kirleri etkili bir şekilde temizler ve hoş bir koku bırakır. Parlak Renkler: Şampuanın içerdiği bileşenler, çamaşırların renklerini canlandırır ve daha parlak görünmelerini sağlar. Yumuşak Dokunuş: Çamaşırlarınız daha yumuşak ve ...

Evde Saksıda Yıl Boyu Hiç Bitmeyen Kendini Sürekli Yenileyen Zencefil Nasıl Yetiştirilir

Zencefil, Asya'dan gelen egzotik bir lezzet bombası! Hem vitamin ve mineraller bakımından zengin, hem de yemeklere baharatlı bir tat ve hoş bir aroma katan bu tropikal bitki, son zamanlarda oldukça popüler hale geldi. Peki, zencefili evimizde yetiştirmek mümkün mü? Tabii ki! 10°C'nin üzerindeki sıcaklıklarda mutlu olan zencefili, soğuk iklimlerde saksılarda yetiştirmek en ideal yöntem. Hazırsanız, bu lezzetli ve çok yönlü kökü evinizde yetiştirmenin püf noktalarını paylaşalım: Doğru Rizomları Seçmek Zencefil tohumdan değil, rizom adı verilen yeraltı gövdelerinden yetişir. Organik rizomlar tercih etmek, daha iyi bir çimlenme oranı sağlar ve çevre dostu bir hasat elde etmenizi sağlar. Bu rizomları sağlık gıda mağazalarında bulabilirsiniz. Güçlü, canlı ve birkaç büyüme noktasına sahip rizomları seçerek bol verimli bir hasat elde edebilirsiniz. Saksıda zencefil yetiştirecekseniz, geniş ve derin saksılar seçin. Her saksıya üç rizom sığacak şekilde büyük olmalıdır. Drenajı sağlamak...

Kar Gibi Tertemiz Fayanslar ve Derz Araları İçin Ev Yapımı Yer Deterjanı

Bu kolay tarif size nerdeyse 1 yıl yeter. Başka hiç bir şey kullanmanıza gerek yok. Özellikle evinizi, kendinizi zehirleyen kimyasalları sakın evinize sokmayın. Bazı şeylerin zararı yıllar sonra çıkar. Çamaşır sularını, kimyasal deterjanları farkında olmadan soluyup, ciğerlerinizi mahvetmeyin. Bu karışım hepsinden iyi. Ev Yapımı Yer Deterjanı: Harika Kokuyor, Doğal ve Bütçe Dostu! ~Bu kolay tarif tam bir yıl dayanır. İçindekiler: 2 su bardağı beyaz sirke 1/2 su bardağı çevre dostu sıvı sabun 30 damla kokulu yağ (Nane yağı, çam yağı olabilir. Yoksa kullanmak zorunda değilsiniz. ) Talimatlar: Beyaz sirkeyi, çevre dostu sıvı sabunu, kokulu yağı püskürtme başlığı olan büyük bir şişeye dökün. Tüm malzemelerin iyice karışması için şişeyi iyice çalkalayın. Bu zemin temizleyicisini diğer sprey temizleyiciler gibi kullanabilirsiniz. Suyla seyreltin ve zeminlerinizi temizlemek için kullanın. Zorlu kirleri çözecek, dezenfekte edecek ve evinizde taze bir koku bırakacaktır; üstelik sert kimyasall...