Ana içeriğe atla

Gençlere Kadar Düştü :Kalp Sağlığını Bozan 5 Ana Neden



Dünyada ölümcül hastalıklar sıralamasında ilk sırada yer alan kalp hastalıkları, gençleri de tehdit ediyor. Giderek artan hareketsizlik sorunu ve yanlış beslenme alışkanlıkları kalp-damar hastalıkları görülme yaşını 20’li yaşlara kadar düşürdü. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Haşim Üstünsoy, coğrafi etkilerden genetiğe kadar, kalp hastalıklarını tetikleyen 5 nedeni sıraladı.



“Gençleri kalp hastalıklarından korumanın en etkili yolu ebeveynlerin doğru örnek olması” diyen Anadolu Sağlık Merkezi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Haşim Üstünsoy “Doktor görüşmeleri, aile eğitimleri kalp hastalıklarını önlüyor."




"Ayrıca ebeveynlerin çocuklarına doğru olan tutum ve davranışı söyleyerek değil, sergileyerek örnek olması gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, gençler de tıpkı çocuklar gibi söyleneni değil, yapılanı dikkate alırlar” açıklamasında bulundu. Günümüz teknolojileri, özellikle cerrahi yöntemlerdeki hızlı gelişim, kalp ve damar hastalıklarının tedavisini çok daha kolay bir hale getirse de bu hastalıklar halen Türkiye’de ve dünyada en önemli ölüm nedenleri arasında yer alıyor.



Tedavi yöntemleri gelişse de kalp ve damar hastalıklarının görülme oranının giderek artmasında sağlığına dikkat etmeyen ebeveynlerin olduğunu belirten Prof. Dr. Haşim Üstünsoy “Artık her şeye kolaylıkla ulaşabilmek bizlere büyük bir konfor sağlasa da sahip olduğumuz imkanlar birtakım olumsuzlukları da beraberinde getirdi.



Örneğin, geçmişte hazır gıda yoksunluğu nedeniyle daha doğal besleniyor, spor yapmasak da toplu taşıma araçları veya özel araç kullanımı yaygın olmadığı için kilometrelerce yolu yürümek zorunda kalıyorduk. Bu da hareket kapasitemizi artırıyordu.



Fakat içinde bulunduğumuz daha yoğun ve stresli çağda sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, stresten uzak yaşayabilme gibi sağlıklı yaşam kavramları daha fazla önem taşır hale gelmesine rağmen sahip olduğumuz bu ‘hazırcılık’ ve üzerine eklenen kötü alışkanlıklar, günümüzde kalp ve damar hastalıklarının görülme sıklığının 40’lı yaşların altına düşmesine, hatta 20’li yaşlarda dahi artan bir ivmeyle görülmesine neden oluyor” dedi.





TEKNOLOJİK GELİŞMELER, TEDAVİYİ KOLAYLAŞTIRIYOR

Tıbbi ve bilimsel gelişmelerin, kalp ve damar cerrahisini çok daha kolay ve üstün teknolojiye dayanmış bir tedavi haline getirdiğini vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Haşim Üstünsoy “Öyle ki, artık hasta açısından çok daha konforlu, oldukça küçük kesilerden ve hatta küçük deliklerden değiştirilebilen kapak ameliyatları yapılıyor."



"Damar hastalıklarında da küçük kesilerle, robot yardımlı ameliyatlarla damarlar onarılabiliyor ve değiştirilebiliyor. Bunun yanı sıra gelişen ilaç teknolojisiyle kalp kapaklarının ömrü de uzadı. Böylece geçmişte cerrahi ile değiştirilen kapakların ömrü 20 yıl iken, artık 25 yıla yükseldi. Bazı hastalarda, özellikle doğuştan kalp kapak hastalığı veya kalbi delik olan bebeklerde kendi kalp zarından elde edilmiş yamalarla kapak oluşturuluyor. Böylece çocuğun büyümesiyle kapak da büyüyebiliyor” şeklinde konuştu.




AÇIK KALP HASTALIKLARI AZALIYOR

By pass cerrahisindeki yöntemlerin giderek geliştiğini anlatan Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Haşim Üstünsoy “Açık kalp ameliyatları, özellikle damarsal ve kapak yapısıyla ilgili olanların giderek azaldığını söyleyebiliriz. Çünkü kapak, özellikle aort kapağı kateter yoluyla kasıktan girilerek, hiçbir kesi yapmadan değiştirilebiliyor.




Aynı şekilde mitral kapağa da bu yöntem uygulanabiliyor. Bunun yanı sıra uzun zamandır damar açma yöntemi olan stentlerin gelişiminde de çok önemli aşamalar kaydedildi. Kısaca söyleyebiliriz ki; açık ameliyat sayısını asıl azaltacak olan kateter bazlı tedavi yöntemleridir. Eskiye göre açık kalp ameliyatının oranı azalsa da biteceğini söylemek şimdilik mümkün değil.”




SÖYLEMEYİN, YAPIN!


Kalp ve damar hastalıklarını tetikleyen sigara kullanımının, artan kötü madde bağımlılığının, sağlıksız beslenmenin ve hareketsizliğin Türkiye’nin çok ciddi toplumsal sorunları olduğunun altını çizen Anadolu Sağlık Merkezi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Haşim Üstünsoy sözlerini şöyle sürdürdü:





“Kalp ve damar hastalıklarına karşı önlem almak, doğal yaşamı benimsemek, sağlıklı yaşam tarzını alışkanlık haline getirmek ise sosyo-kültürel yapıyla oldukça ilgili; doktor görüşmeleri, aile eğitimleri kalp hastalıklarını önlüyor. Ayrıca ebeveynlerin çocuklarına, doğru olan tutum ve davranışı söyleyerek değil, sergileyerek örnek olması gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, gençler de tıpkı çocuklar gibi söyleneni değil, yapılanı dikkate alırlar.”




Anadolu Sağlık Merkezi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Haşim Üstünsoy, gençlerde kalp ve damar hastalıklarının artışının en önemli 5 nedenini anlatırken, çağımızdaki sağlıksız yaşam koşullarının tehdit ettiği genç kalplere dikkat çekti.




Neden 1: Genetik faktörler :

Gençlerde kalp ve damar hastalıklarının artışının nedenleri arasında genetik faktörler en başta geliyor. Ailede, birinci derece akraba ve yakınlarda kalp ve damar hastalıklarının varlığı, riski oldukça artırıyor. Buna bir de edinsel risk faktörlerinin (erken yaşta sigara kullanımı, zararlı alışkanlıklar, stresli yaşam) eklenmesi ile genç yaşta bir bireyin kalp ve damar hastalıklarına yakalanması kaçınılmaz oluyor.





Neden 2: Coğrafya :

Dünyada ve ülkemizde özellikle doğu bölgelerde batıya oranla, 25 ve hatta 18-20’li yaşlarda aort ve mitral kapak hastalıkları daha yaygın görülüyor.



Bunun nedeni, doğu bölgelerde küçük yaşlardaki çocukların doktora götürülme sıklıklarının batıya göre çok daha düşük olması. Fakat elbette günümüzde doğu bölgelerinde bu durumun giderek azaldığını söyleyebiliriz.




Neden 3: Geçirilen enfeksiyon hastalıkları :

Küçük yaşta geçirilen ve ciddi tedavi edilmeyen üst solunum yolu enfeksiyonları, cilt enfeksiyonları, idrar yolu enfeksiyonları 30’lu yaşlarda daha az, 40’lı yaşlarda ise sıklıkla görülen kalp kapak hastalığına dönüşebiliyor.



Çünkü bu hastalıklardaki mikroplar kalp kapaklarını çok seviyor; eğer küçük bir hasar da varsa kan yoluyla kolayca kapaklara ulaşabiliyor.




Neden 4: Bilinçsiz toplum :

Batı toplumlarında her ne kadar kalp kapak hastalıkları azalsa da artan bir şey var ki; o da kalbin ve vücudun damar hastalıkları. Bu durum tamamen sağlıksız beslenmenin sonucu. Batı ülkelerinde ve ülkemizin batısında doğal beslenmeden uzaklaştıkça hazır gıda tüketimi de artıyor. Tabii bu da bir başka sorunu tetikliyor:




Gıdayı hazırlarken enerji harcanmadığı, sadece kötü kalori vücuda alındığı için bu durum damar sertliği, kalp damarlarının daralması gibi kalp ve damar hastalıklarına yol açarken; aynı zamanda yüksek kolesterol, yüksek trigliserid ve vücuttaki diğer damarların kireçlenmesini de beraberinde getiriyor.





Beslenmenin yanı sıra sigara kullanımı da tüm kamusal önlemlere karşın maalesef giderek artıyor. Daha büyük bir tehlike olan diğer madde bağımlılıklarının da artış göstermesi genç nüfusta, damar sertliğini ve damar tıkanıklıklarını kaçınılmaz hale getiriyor.

Neden 5: Obezite :

Özellikle 20’li yaşların ikinci yarısından itibaren daha çok görülmeye başlanan kan yağlarındaki anormallikler ve obezite de kalp ve damar hastalıklarını tetikleyen önemli sorunlar arasında.




Her iki durum da yine sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam kaynaklıyken, obezitede kalıtımsal faktörler de önemli bir etken olabiliyor. Bu nedenlerle kalp hastalıkları maalesef 10 yaşa kadar inen çocukluk çağında da görülebiliyor.






Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...




Görsel kaynaklar:
  • Prof. Dr. Haşim Üstünsoy
İçerik Kaynakları :
  • Anadolu Sağlık Merkezi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Haşim Üstünsoy

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Diz, Kemik Ve Eklem Ağrılarına Son Veren Karışım

Diz, eklem ve kemik ağrılarından sonsuza kadar kurtulun! Diz ve eklemler vücudumuzun en karışık mekanizmalarında bir tanesidir. Sürekli olarak gün içerisinde bir hareket içerisindedir. Bu yüzden de eklemlerinizin incilme ve aşınması olanağı yüksektir. Eklem ağrısının belirtileri bazen şişme bazen kızarma bazende hareket kısıklığı olarak kendini gösterir. Diz bölgesindeki şişmeleri genellikle herhangi bi darbe ve ters hareket etme sonucunda meydana çıkarlar. Dizimizin hareket kısıklığı ise genede 50 li ve üstü yaşlarda sıkça gözüken dizde sıvı azalması veyahutta dizlerde kireçlenme sonucu ortaya çıkmaktadır. Diz ve eklem ağrıları için yapacağımız bitkisel tedavi kürü için ihtiyacımız olan malzeme listesi ölçüleri ile birlikte aşağıdaki listedeki gibidir. 2 çorba Kaşığı Kil 2 çorba Kaşığı Buğday Kepeği 1 çorba Kaşı Kaya Tuzu 1 çay Kaşı Menekşe Yağı 1 çay Kaşı Biberiye Yağı Diz ağrıları için şifalı bitkisel kür hazırlanışı ve uygulanışı Hazır durumda b

Diş Macununun Değişik Kullanım Alanları

Dünyadaki hemen herkesin her gün kullandığı ürünlerden biri olan diş macunu sadece dişlerinizi temizlemiyor. Diş macununun daha pek çok kullanım şekli mevcut! 1)Mutfak ya da banyodaki musluklarınızı, lavabolarınızı üzerinde diş macunu olan bir diş fırçasıyla fırçalayarak temizleyebilirsiniz 2)Özellikle bayanlar olmak üzere saçlarımızı boyarken yaşanan yüzümüze,elimize,kulağımıza boya bulaşma sorununu çözmek için diş macunu ile ovalarız. 3)Duvarlardaki küçük delikleri diş macunu ve karbonatı karıştırıp doldurarak kapatabilirsiniz. 4)Dışardaki atmosferden dolayı gözlüklerdeki buğlu camı diş macunu sürüp, hafifce ovaladıktan sonra su ile temizleyerek kalıcı buğlanmaları engelleriz. 5)Günümüzde kullanılan ütünün metal kısmında, yanıklar sonucu oluşan lekelere diş macunu sürüp , bez ile ovaladığımızda lekelerden kurtuluruz. 6)Deri ayakkabı ve deri giysilerde giyildikçe oluşan yıpranmalar sonucunda diş macununu sürerek renklerini eski haline getirebilirsiniz

Saçınızdaki Beyazlardan Sonsuza Kadar Kurtulun!

Saçlarınızın arasında istemediğiniz beyaz teller mi çıkıyor? Saçlarınız gri görünmese bile bu bir kaç tel sizi huzursuz etmeye yetiyordur. Hatta saçlarınızı boyatmak ve şekillendirmek için harcadığınız paralar da can sıkıcı olmaya başlamış olabilir. Yavaş yavaş siz de bu beyaz saçların genç yaşlarda neden çıktığını ve bu durumdan nasıl kurtulacağınızı merak etmeye başlamışsınızdır. Bizce bunun için denenebilecek ilk, en kolay ve en ucuz yol bitkisel doğal çözümleri denemek. Ama isterseniz çözümlere geçmeden önce neden bu genç yaşınızda saçlarınız beyazlıyor sebeplerine bir göz atalım; Erken yaşta saç beyazlamasının nedenleri Saç beyazlamasının bilinen en büyük sebebi genetiktir. Yani anne/babanızın saçlarında sizin yaşlarınızdayken beyazlama olmuşsa bu çok yüksek ihtimalle sizde de olacak anlamına geliyor. Gizli şeker veya kan şekeri düşüklüğü olarak bilinen şeker hastalıkları da saçlarınızın erken beyazlamasına sebebiyet verir. Saça rengini veren mela

Senede 1 Bu Karışımı Evine Uygulayanın Evine Böcek Girmez.

Senede 1 Bu Karışımı Evine Uygulayanın Evine Böcek Girmez Evinizden çıkmayan inatçı böceklerinden kurtulmak için bu karışımı hazırlamalı ve 4-5 gün üst üste uygulamalısınız. Ardından böceklerin kaçtığını, kaçmayanların da öldüğünü göreceksiniz. Özellikle hamam böceği görünümü ve hareketleri nedeniyle oldukça ürkütücü ve tiksindirici bir haşeredir. Birçok kişi karşı karşıya gelmekten bile korkarken kimileri de düşünmeye dahi dayanamaz. Tüm bunların yanında kimse evinden sürekli olarak üreyen hamam böceği ailesinden birey görmek istemez. Marketlerde satılan kimyasal ürünleri kullanarak kendinizin ve evdeki sevdiklerinizin sağlığını riske atabilir ya da kendi böcek savıcı ilacınızı kendiniz hazırlayabilirsiniz. Çünkü bu böcekler ile mücadele etmezseniz evinize sık sık bakteri taşıyacaklar, kısa sürede hastalık derecesine varan sonuçlar ile karşılaşabileceksiniz. Doğal böcek ilacı nasıl hazırlanır? Vereceğimiz tarifi uygulamadan önce ilk olarak aşa

Kan Pıhtılaşması (Pıhtı Atması) Belirtileri Nedir? Nasıl Engellenir?

Beyinde, Kalpte, Bacakta ve Akciğerde Pıhtı olduğunda belirtileri. Pıhtı Atma herkesin bildiği üzere ciddi bir durumdur. Bu Belirtiler varsa hemen önlemini almalı. Kan pıhtılaşması nedir: Kan pıhtısı jel benzeri veya yarı katı haldeki kan kütlesine verilen isimdir. Kan pıhtılaşması ise yaralanma yahut kazayla bir yerimizi kesme gibi çeşitli durumlarda çok fazla kan kaybetmeyi engelleyen gerekli bir süreçtir. Kan pıhtısı belirtileri kan pıhtısının bulunduğu yere göre değişkenlik gösterir. Genel olarak kan pıhtılaşması belirtileri arasında kan pıhtılaşması olan yerde kızarıklık, ağrı veya uyuşma, zonklama, pıhtının olduğu yerde yanma hissi ve iltihap sayılabilir. Kan Pıhtılaşmasının Belirtileri Kan pıhtısının hiç bir belirgin semptoma neden olmaması da mümkündür. Kan pıhtısının belirtileri diğer bazı hastalık semptomları ile aynıdır. Vücudunuzda kan pıhtılaşmasından şüpheleniyorsanız, en kısa sürede dahiliye(iç hastalıkları) doktorunuza başvurmanızı öneririz.