Vücudun ikinci beyni sayılan Bağırsaklarımızı bile bile böyle çökertiyoruz! Doktorun açıkladığı alışkanlık şok etti!
Vücudun ikinci beyni sayılan bağırsaklarımızı bile bile böyle çökertiyoruz! Doktorun açıkladığı alışkanlık şok etti!
Bağırsağımızda bulunan başta bakteriler olmak üzere, bu mikroorganizmalarla vücudumuz arasında karşılıklı fayda sağlayan bir ilişki söz konusu.
Bağırsak microbiomu vücudumuzun bağışıklık sisteminin oluşması gelişmesi ve sürdürülmesinde önemli rol oynuyor; ayrıca beyine mesaj ileterek beslenme tercihlerimizin oluşmasını etkiler ve kendilerine besin olacak gıdaları tüketmemizi sağlarlar .
Barsak floramız 100 trilyondan fazla bakteri barındırıyor. Sağlıklı bir floraya sahip olmak genel sağlığımız açısından çok önemlidir.
Malesef ki bir çok faktör barsak florasını olumsuz etkileyebiliyor. Beslenme tarzı, yaşam biçimi, çevresel faktörler bunlardan bazıları.
BARSAK BAKTERİLERİ NEDEN ÖNEMLİDİR
Barsakta bulunan bir çok bakteri çeşidi vardır. Bunlardan bazıları faydalı bazıları ise zararlı bakterilerdir.
Faydalı bakteriler sindirim için önemlidir. Zararlı bakteri ve diğer mikroorganizmaları yok ederler ve K vitamini, folat ve kısa zincirli yağ asitleri üretirler.
Eğer barsakta yeterli miktarda faydalı bakteri yoksa bu durum zararlı bakterilerin çoğalmasına zemin hazırlar. Bu durum insülin direnci, kilo artışı, inflamasyon, obezite, inflamatuvar bağırsak hastalığı ve kolorektal kansere neden olabilir.
Bu nedenle barsak bakterilerini doğru beslemek ve çoğalmalarına yardımcı olmak çok önemlidir.
BAKTERİLERİ ÖLDÜREN 8 NEDEN
1- Tek tip beslenmek;
Barsak bakterilerinin çeşitliliği ve miktarı önemlidir. Bu nedenle tek yönlü beslenmek yerine her besin grubundan uygun miktarda beslenilmesi gerekmektedir.
Tükettiğimiz gıdalar bakterilerin büyümesine neden olan besin maddelerini içerir. Meyveler, sebzeler ve tam tahıllar gibi çeşitli gıdalardan oluşan bir diyet, daha çeşitli bağırsak florasına neden olabilir.
Yapılan bazı çalışmalar Afrika’nın ve Güney Amerika’nın kırsal bölgelerinde yaşayanların ABD ve Avrupa’da yaşayanlardan daha çeşitli bağırsak florasına sahip olduğunu gösteriyor. Bu da beslenme farklılıklarının barsak mikrobiyatası üzerindeki etkilerini daha iyi görmemizi sağlar.
2- Diyette prebiyotik yoksunluğu;
Prebiyotikler, sindirilmeden barsaklara geçen faydalı bakterilerini büyümesini ve aktivitesini arttıran bir fiber türüdür. Meyveler, sebzeler ve kepekli tahıllar da dahil olmak üzere birçok gıdada doğal olarak prebiyotik lif bulunur.
Prebiyotik bakımdan zengin gıdalar; Mercimek, nohut, fasulye, yulaf, muz, enginar, kuşkonmaz, sarımsak, pırasa, soğan.
30 obez kadınla yapılan bir çalışmada, üç ay boyunca günlük prebiyotik takviyenin alınmasının, sağlıklı bakteri Bifidobacterium ve Faecalibacterium’un büyümesini arttırdığını bulundu.
Prebiyotik lif takviyeleri aynı zamanda kısa zincirli yağ asitlerinin büyümesini de teşvik eder. Bu yağ asitleri, kolondaki hücrelerin besleyici kaynağıdır. Ayrıca, prebiyotik lif bakımından zengin gıdalar insülin ve kolesterol düzeylerini düşürmede rol oynayabilir.
3- Alkol tüketmek
Alkol uzun süreli kullanımda toksik etkiye sahiptir ve kronik alkol tüketimi ciddi sorunlara neden olur.
Bir çalışma 41 alkollü kişinin barsak florasını incelemiş ve onları az alkol tüketen 10 sağlıklı bireyle karşılaştırmıştır. Alkolik nüfusun% 27’sinde barsak problemleri vardı, ancak sağlıklı bireylerin hiçbirinde mevcut değildi.
Bunun yanı sıra ise kırmızı şarabın aşırıya kaçmadan tüketimi yararlı bakterilerin sayısını diğer alkollü içeceklerin aksine arttırır. Bunun nedeni içerdiği polifenollerdir. Polifenoller sindirilmeden barsağa geçer ve burada bakteriler tarafından kullanılır. Ayrıca bu bileşikler kan basıncını düşürmede ve kolesterolü iyileştirmede yararlıdır.
4- Antibiyotik kullanımı
Antibiyotiklerin asıl amacı zararlı bakterileri öldürmektir. Ancak bunun yanında iyi bakterileri de öldürürler. Düşük dozlarda bile antibiyotik kullanımı barsak florasını değiştirebilir.
Bilinçsiz antibiyotik kullanımını bırakmalı, eğer antibiyotiği doktor kontrolünde kullanıyorsak da prebiyotiklerle beslenme desteklenmelidir. Doktorun önerdiği dozdan az kullanım dirençli bakterilerin oluşmasına neden olurken, fazla kullanım da tüm bakterileri öldürebilir. Antibiyotiği dozunda kullanın.
5- Düzenli fiziksel aktivitenin olmaması
Fiziksel aktivite, genel sağlık için önemli olan kısa zincirli bir yağ asidi olan bütiratın ve bütirat üreten bakterilerin artmasına neden olur
Bir çalışma, beden boyutu, yaş ve cinsiyet için eşleşen kontrol gruplarına kıyasla, profesyonel ragbi oyuncularının daha çeşitli bir bağırsak florası ve iki kat daha bakteri ailesi bulunduğunu tespit etmiştir. Üstelik sporcular metabolik sağlığın ve obezitenin önlenmesinde önemli rol oynayan bir bakteri olan Akkermansia’nın daha yüksek düzeylerine sahipti.
6- Yeterli miktarda uyumamak
Araştırmalar, uyku yoksunluğunun obezite ve kalp rahatsızlığı gibi birçok hastalığa bağlı olduğunu gösteriyor.
Uyku vücudunuzun sirkadiyen ritim olarak bilinen vücut saatini bozmamak açısından önemlidir. Bu ritim barsak florasını da etkiler. Bu ritmin bozulması sonucu faydalı bakteriler zarar görür.
7- Yüksek stres
Yüksek stres sonucu barsakta kan akış hızı azalabilir. Barsak florası etkilenir. Bunun sonucunda faydalı bakteriler azalırken zararlı bakterilerin sayısı artar.
8- Sigara kullanımı
Sigara, inflamatuar barsak hastalığı için en önemli çevresel risk faktörlerinden biridir.
Yapılan çalışmalarda sigara bıraktıktan sonra katılımcıların barsak florasının düzeldiği saptandı.
Yukarıda bahsettiğim 8 şeyden uzak durduğunuz taktirde daha sağlıklı bir barsak florasına sahip olup, bakterilerinizle mutlu mesut yaşarsınız.
Bağırsağımızda bulunan başta bakteriler olmak üzere, bu mikroorganizmalarla vücudumuz arasında karşılıklı fayda sağlayan bir ilişki söz konusu.
Bağırsak microbiomu vücudumuzun bağışıklık sisteminin oluşması gelişmesi ve sürdürülmesinde önemli rol oynuyor; ayrıca beyine mesaj ileterek beslenme tercihlerimizin oluşmasını etkiler ve kendilerine besin olacak gıdaları tüketmemizi sağlarlar .
Barsak floramız 100 trilyondan fazla bakteri barındırıyor. Sağlıklı bir floraya sahip olmak genel sağlığımız açısından çok önemlidir.
Malesef ki bir çok faktör barsak florasını olumsuz etkileyebiliyor. Beslenme tarzı, yaşam biçimi, çevresel faktörler bunlardan bazıları.
BARSAK BAKTERİLERİ NEDEN ÖNEMLİDİR
Barsakta bulunan bir çok bakteri çeşidi vardır. Bunlardan bazıları faydalı bazıları ise zararlı bakterilerdir.
Faydalı bakteriler sindirim için önemlidir. Zararlı bakteri ve diğer mikroorganizmaları yok ederler ve K vitamini, folat ve kısa zincirli yağ asitleri üretirler.
Eğer barsakta yeterli miktarda faydalı bakteri yoksa bu durum zararlı bakterilerin çoğalmasına zemin hazırlar. Bu durum insülin direnci, kilo artışı, inflamasyon, obezite, inflamatuvar bağırsak hastalığı ve kolorektal kansere neden olabilir.
Bu nedenle barsak bakterilerini doğru beslemek ve çoğalmalarına yardımcı olmak çok önemlidir.
BAKTERİLERİ ÖLDÜREN 8 NEDEN
1- Tek tip beslenmek;
Barsak bakterilerinin çeşitliliği ve miktarı önemlidir. Bu nedenle tek yönlü beslenmek yerine her besin grubundan uygun miktarda beslenilmesi gerekmektedir.
Tükettiğimiz gıdalar bakterilerin büyümesine neden olan besin maddelerini içerir. Meyveler, sebzeler ve tam tahıllar gibi çeşitli gıdalardan oluşan bir diyet, daha çeşitli bağırsak florasına neden olabilir.
Yapılan bazı çalışmalar Afrika’nın ve Güney Amerika’nın kırsal bölgelerinde yaşayanların ABD ve Avrupa’da yaşayanlardan daha çeşitli bağırsak florasına sahip olduğunu gösteriyor. Bu da beslenme farklılıklarının barsak mikrobiyatası üzerindeki etkilerini daha iyi görmemizi sağlar.
Prebiyotikler, sindirilmeden barsaklara geçen faydalı bakterilerini büyümesini ve aktivitesini arttıran bir fiber türüdür. Meyveler, sebzeler ve kepekli tahıllar da dahil olmak üzere birçok gıdada doğal olarak prebiyotik lif bulunur.
Prebiyotik bakımdan zengin gıdalar; Mercimek, nohut, fasulye, yulaf, muz, enginar, kuşkonmaz, sarımsak, pırasa, soğan.
30 obez kadınla yapılan bir çalışmada, üç ay boyunca günlük prebiyotik takviyenin alınmasının, sağlıklı bakteri Bifidobacterium ve Faecalibacterium’un büyümesini arttırdığını bulundu.
Prebiyotik lif takviyeleri aynı zamanda kısa zincirli yağ asitlerinin büyümesini de teşvik eder. Bu yağ asitleri, kolondaki hücrelerin besleyici kaynağıdır. Ayrıca, prebiyotik lif bakımından zengin gıdalar insülin ve kolesterol düzeylerini düşürmede rol oynayabilir.
3- Alkol tüketmek
Alkol uzun süreli kullanımda toksik etkiye sahiptir ve kronik alkol tüketimi ciddi sorunlara neden olur.
Bir çalışma 41 alkollü kişinin barsak florasını incelemiş ve onları az alkol tüketen 10 sağlıklı bireyle karşılaştırmıştır. Alkolik nüfusun% 27’sinde barsak problemleri vardı, ancak sağlıklı bireylerin hiçbirinde mevcut değildi.
Bunun yanı sıra ise kırmızı şarabın aşırıya kaçmadan tüketimi yararlı bakterilerin sayısını diğer alkollü içeceklerin aksine arttırır. Bunun nedeni içerdiği polifenollerdir. Polifenoller sindirilmeden barsağa geçer ve burada bakteriler tarafından kullanılır. Ayrıca bu bileşikler kan basıncını düşürmede ve kolesterolü iyileştirmede yararlıdır.
4- Antibiyotik kullanımı
Antibiyotiklerin asıl amacı zararlı bakterileri öldürmektir. Ancak bunun yanında iyi bakterileri de öldürürler. Düşük dozlarda bile antibiyotik kullanımı barsak florasını değiştirebilir.
Bilinçsiz antibiyotik kullanımını bırakmalı, eğer antibiyotiği doktor kontrolünde kullanıyorsak da prebiyotiklerle beslenme desteklenmelidir. Doktorun önerdiği dozdan az kullanım dirençli bakterilerin oluşmasına neden olurken, fazla kullanım da tüm bakterileri öldürebilir. Antibiyotiği dozunda kullanın.
5- Düzenli fiziksel aktivitenin olmaması
Fiziksel aktivite, genel sağlık için önemli olan kısa zincirli bir yağ asidi olan bütiratın ve bütirat üreten bakterilerin artmasına neden olur
Bir çalışma, beden boyutu, yaş ve cinsiyet için eşleşen kontrol gruplarına kıyasla, profesyonel ragbi oyuncularının daha çeşitli bir bağırsak florası ve iki kat daha bakteri ailesi bulunduğunu tespit etmiştir. Üstelik sporcular metabolik sağlığın ve obezitenin önlenmesinde önemli rol oynayan bir bakteri olan Akkermansia’nın daha yüksek düzeylerine sahipti.
6- Yeterli miktarda uyumamak
Araştırmalar, uyku yoksunluğunun obezite ve kalp rahatsızlığı gibi birçok hastalığa bağlı olduğunu gösteriyor.
Uyku vücudunuzun sirkadiyen ritim olarak bilinen vücut saatini bozmamak açısından önemlidir. Bu ritim barsak florasını da etkiler. Bu ritmin bozulması sonucu faydalı bakteriler zarar görür.
7- Yüksek stres
Yüksek stres sonucu barsakta kan akış hızı azalabilir. Barsak florası etkilenir. Bunun sonucunda faydalı bakteriler azalırken zararlı bakterilerin sayısı artar.
8- Sigara kullanımı
Sigara, inflamatuar barsak hastalığı için en önemli çevresel risk faktörlerinden biridir.
Yapılan çalışmalarda sigara bıraktıktan sonra katılımcıların barsak florasının düzeldiği saptandı.
Yukarıda bahsettiğim 8 şeyden uzak durduğunuz taktirde daha sağlıklı bir barsak florasına sahip olup, bakterilerinizle mutlu mesut yaşarsınız.
Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...
Görsel kaynaklar:
- https://www.bbcgoodfood.com/sites/default/files/guide/guide-image/2017/03/kefir_700.jpg
- https://wellnessbakeri-wpengine.netdna-ssl.com/wp-content/uploads/2014/08/baking-with-flaxseed.jpg
İçerik Kaynakları :
- https://draxe.com/kefir-benefits/
- http://www.healthline.com/nutrition/9-health-benefits-of-kefir
- http://www.livestrong.com/article/449940-what-are-the-benefits-of-kefir/
- https://draxe.com/10-flax-seed-benefits-nutrition-facts/
- http://www.medicalnewstoday.com/articles/263405.php
- https://foodrevolution.org/blog/health-benefits-flaxseed/