Ana içeriğe atla

Vücudunuzun Günlük Tuz Limitini Çoktan Aştığının 7 Kritik Göstergesi

Çok fazla tuz tüketmeniz sonucunda vücudunuzda ortaya çıkacak sorunları sizin için derledik. Bunlar çok kritik uyarılar. Mutlaka dikkate almanız lazım.

Diyetisyenlere göre vücudumuzun günlük ihtiyaç duyduğu tuz miktarı 1 çay kaşığı kadardır. Ancak yapılan araştırmalara göre bir kişinin günlük tükettiği tuz miktarı ortalama 2 çay kaşığıdır.

Aşırı tuz tüketimi hipernatremiye sebep olur ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

7.Şişlik

Eğer yüzüğünüz parmağınıza dar gelmeye başladıysa, ayaklarınızda şişlik hissediyorsanız veya sabah kalktığınızda gözleriniz şişmişse, büyük ihtimalle aşırı tuz tükettiğiniz içindir.

Aşırı miktarda tuz yediğiniz zaman vücudumuz fazla su tutmaya başlar ve vücüdumuzun belli noktalarında ödemler oluşur. Ödemlerin tedavisi için oldukça sıkı bir diyet programı uygulamak gerekir.

6. Aşırı susuzluk

Tuzun içinde bulunan sodyum vücudumuzdaki sıvıyı dengelemeye yardımcı olur. Çok fazla tuz tükettiğimiz takdirde ise vücudumuz fazla sodyumu dengelemek  ve diğer organların daha düzgün çalışması için daha fazla sıvıya ihtiyaç duyar.

Yani vücudumuz sodyum-su oranını dengede tutmaya çalışır ve bunu sağlamanın en kolay yolu su içmektir.

5. İdrar renginin değişmesi

Vücudumuzda biriken sodyum 2 nedenden ötürü idrar renginde ve idrara çıkma sıklığında değişikliğe sebep olur:

Çok fazla tuz tüketmek, fazla tuzu vücuttan dışarı atmak için böbreklerimizin daha fazla çalışmasını sağlar. Bu da idrara çıkma sıklığını arttıran ve idrarın rengini şeffaflaştıran böbrek rahatsızlıklarına yol açar.

Vücudumuzda çok fazla sodyum bulunması sıvı kaybına yol açar ve aşırı derecede sıvı kaybı sonucunda idrara çıkma sıklığı azalır ve idrarın rengi koyu sarıya döner.

4. Kemik ağrıları

Aşırı tuz tüketimi, güçlü kemik oluşumunu engelleyen bir unsurdur. Özellikle sofra tuzlarını çok fazla kullandığınızda böbrekler fazla sodyumu dışarı atamaz ve bu da kalsiyum kaybını inanılmaz derecede arttırır.

Kalsiyum eksikliği sonucunda ise zayıf kemikler, diş hastalıkları ve ileri seviyede ise kemik erimesi gibi problemler gözükmeye başlar.

3. Kas ağrıları

Vücudumuz için oldukça önemli iki element olan sodyum ve potasyum dengesini sabit tutmak, sağlığımız için oldukça önemlidir.

Bu elementlerin dengede olması, vücuttaki kasların düzgün çalıştığını gösterir. Aşırı tuz tüketiminde ise vücuda fazla sodyum girdiği için sodyum-potasyum dengesi bozulur ve kaslarda ağrı, kramp ve acı görülür.

2. Kalıcı baş ağrıları

Aşırı sodyum tüketimi kanımızın vücutta kapladığı hacmi yükseltir ve kan damarlarımızda daha fazla yer kaplar.

Damarlara baskı yapan yüksek hacimli kan ise yüksek kan basıncına (hipertansiyon) yol açar ve sürekli bir baş ağrısına neden olur.

1. Zihinsel problemler

Aşırı tuz tüketimi sonucunda ortaya çıkan hipertansiyon, beyninize giden damarlara zarar verebilir. Bu da sağlam düşünebilme yeteneğinizi etkileyebilir ve günlük hayatınızdaki işlerinizi yapmanızı engelleyebilir.

Bonus: Aşırı tuz alımını nasıl azaltabiliriz

Beyaz ekmek, pizza, sandviç, hamburger, salam, sosis, konserve balık gibi aşırı tuzlu fast foodlardan uzak durun.

Restoranlarda yapılan yemekler toplu yapılıdığı için gereğinden fazla tuz içerebilir. Dışarıda yemek yememeye özen gösterin.

Aldığınız ürünlerin etiketlerini, içerdikleri mineralleri ve özellikle sodyum oranlarını mutlaka kontrol edin.

Evde yaptığınız yemeklerde tuz kullanmak yerine, farklı baharatları kullanın. Taze veya kurutulmuş nane gibi bitkiler veya limon suyu, sirke gibi asidik ürünleri kullanarak yemeğin tuz oranını dengeleyin.

Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...

Görsel kaynaklar:

  • https://www.rd.com/health/healthy-eating/too-much-sodium/
İçerik Kaynakları :
  • https://www.rd.com/health/healthy-eating/too-much-sodium/
  • https://www.curejoy.com/content/effects-of-eating-too-much-salt/

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Pilav Pişirirken Lezzetini Arttırmak İçin Restoranların Bu Gizli Sırlarını Uygulayın

Pirinci pişirmek için sadece su eklemek yaygın bir hatadır. Restoranların lezzetini arttırmak için kullandıkları gizli tekniği sizinle paylaşmama izin verin. 1 - Pirinci nişastasından arındırmak için öncelikle soğuk su altında güzelce yıkayın. Pirinç, doğal olarak nişasta içerir ve bu nişasta pişirme sırasında suya karışır. Suya karışınca da pilavınız bir birine yapışır, tane tane olmaz. Ayrıca bu işlem parlak görünmesini de sağlar. 2 - Su Yerine Et yada Tavuk Suyu Kullanın Suyu, tavuk, sebze veya et suyuyla değiştirin. Et suyu, pirince suyun eşleşemeyeceği zengin, lezzetli bir tat verir.  3 -  Pilavı Önce Kavurun Sadece sıvı yağ ya da sadece ayçiçek yağı ile değil. Her ikisinden de biraz ekleyip, pirinci öncelikle rengi hafif altın rengini alana kadar kavurun. Ayçiçek yağı (zeytinyağı da olabilir) hem tereyağın yanmasını önler hem de pilava parlaklık verir.  Pirinçler altın rengi olduğunda bu hem çok daha hoş bir lezzet verir hem de pilavın tane tane olmasına yardım eder. Üste

Kuru Fasulyenin Gaz Yapmaması Nasıl Sağlanır?

Bol proteinli, lezzetli mi lezzetli kuru fasulyeyi çok seviyor, hatta ne kadar çok yersek yiyelim hiç bıkmıyoruz. Kuru fasulye yanına pilav, cacık ya da turşu olan bir masaya kim oturmaz ki? Kuru fasulyenin gaz yapmaması için ne yapmak gerekir biz biliyoruz. Her güzel şeyin bir bedeli var gibi kuru fasulye yemenin de bir bedeli var, o da ‘’gaz’’ mı diyorsunuz? Hayır, aslında böyle bir bedel yok. Kuru fasulyenin gaz yapmaması için sadece bilmeniz ve yapmanız gereken şeyler var. Bunlar nelerdir gelin bir bakalım… Konunun başlangıç noktasına gelelim; ‘’Kuru fasulye neden gaz yapar?’’ Kuru fasulye bünyesinde midemizin sindiremeyeceği kadar oligosakkarit bulunduruyor. Oligosakkarit, şeker molekülleridir. Midemiz ve ince bağırsaklarımız oligosakkariti sindiremez ve bu yüzden başka sevdiğimiz kuru fasulye olmak üzere diğer tüm baklagiller midede rahatsızlık yaşanmasına sebep olur. Yaşanılan gaz ve mide rahatsızlıklarına çözüm olarak oligosakkaritleri kalın ba

Çamaşır suyu kullanmadan beyazları kar beyaz yapın

Beyaz çamaşırları beyazlatmak için genelde çamaşır suyu kullanmak aklımıza gelir ama bu her zaman en iyi ve en sağlıklı seçenek değil. Neyse ki, çamaşır suyu kullanmadan da beyazlarınızı ışıl ışıl yapmanın birkaç nazik ve doğal yöntemi var. İşte bu yöntemlerden bazıları: 1. Karbonat Mucizesi Karbonat, hem beyazlatma hem de kötü kokuları giderme konusunda harikalar yaratır. Çamaşır makinenizin deterjan gözüne yarım fincan karbonat ekleyin ve her zamanki gibi yıkayın. Karbonat, çamaşırlarınızdaki lekeleri ve griliği azaltarak onları daha beyaz hale getirecektir. İçindekiler: 1/2 bardak karbonat Talimatlar: Kalın bir macun oluşturmak için kabartma tozunu yeterli suyla karıştırın. Macunu doğrudan beyaz kumaş üzerindeki lekeli veya rengi solmuş bölgelere uygulayın. Yumuşak bir fırça veya sünger kullanarak macunu kumaşa yavaşça sürün. Macunu kumaş üzerinde 15-30 dakika bekletin. Kumaşı soğuk suyla iyice durulayın. Giysiyi her zamanki gibi yıkayın, gerekirse ekstra bir durulama işlemi ekl

Mutfakta Biberiye İle Çözebileceğiniz Değişik Sorunlar

Mutfağınızın bu yerine bir dal biberiye koyun ve büyük bir sorunu çözeceksiniz. Evet, yanlış duymadınız! Hepimizin evinde karşılaştığı büyük bir sorunu çözmek için tek yapmanız gereken, bir biberiye dalını mutfağın belirli bir yerine koymak. Peki, bu nasıl mümkün olabilir? Hadi detaylarına bakalım. Öncelikle, biberiye bitkisinin ne kadar mucizevi olduğunu söylemekle başlayalım. Bu aromatik bitki sadece yemeklerinize lezzet katmakla kalmaz, aynı zamanda sağlık ve ev kullanımı açısından da birçok fayda sunar. Ancak, bugünkü konumuz biberiyenin başka bir yönü: evimizdeki can sıkıcı sorunları çözmedeki yeteneği. Biberiye Dalını Mutfağınıza Yerleştirin Bir dal biberiye alın ve mutfağınızda belirli bir yere yerleştirin. Basit, değil mi? Peki, bu ne işe yarayacak? İşte asıl şaşırtıcı nokta burada başlıyor. Biberiye, doğanın bize sunduğu olağanüstü bir hediye.  Biberiyenin kendine has aroması ve doğal bileşenleri, evde karşılaştığınız birçok soruna karşı etkili bir çözüm sunar. Bu yöntemi

Evde Saksıda Yıl Boyu Hiç Bitmeyen Kendini Sürekli Yenileyen Zencefil Nasıl Yetiştirilir

Zencefil, Asya'dan gelen egzotik bir lezzet bombası! Hem vitamin ve mineraller bakımından zengin, hem de yemeklere baharatlı bir tat ve hoş bir aroma katan bu tropikal bitki, son zamanlarda oldukça popüler hale geldi. Peki, zencefili evimizde yetiştirmek mümkün mü? Tabii ki! 10°C'nin üzerindeki sıcaklıklarda mutlu olan zencefili, soğuk iklimlerde saksılarda yetiştirmek en ideal yöntem. Hazırsanız, bu lezzetli ve çok yönlü kökü evinizde yetiştirmenin püf noktalarını paylaşalım: Doğru Rizomları Seçmek Zencefil tohumdan değil, rizom adı verilen yeraltı gövdelerinden yetişir. Organik rizomlar tercih etmek, daha iyi bir çimlenme oranı sağlar ve çevre dostu bir hasat elde etmenizi sağlar. Bu rizomları sağlık gıda mağazalarında bulabilirsiniz. Güçlü, canlı ve birkaç büyüme noktasına sahip rizomları seçerek bol verimli bir hasat elde edebilirsiniz. Saksıda zencefil yetiştirecekseniz, geniş ve derin saksılar seçin. Her saksıya üç rizom sığacak şekilde büyük olmalıdır. Drenajı sağlamak

Beyazları Daha Beyaz, Havluları Daha Yumuşak Yapmak İçin Sirkenin Doğru Kullanımı

Daha beyaz çarşaflar ve daha yumuşak havlular istiyorsanız ihtiyacınız olan tek şey sirkedir; ancak çoğu kişi bunu yanlış kullanır. Size bunu nasıl doğru şekilde kullanacağınızı göstereyim. Nesiller boyunca sirke yaygın bir ev temizleyicisi olarak kullanılmıştır. Ancak, sirkenin uygulamaları bu geleneksel işlevlerin çok ötesine geçer. Sirke, çamaşır yıkama şeklinizi değiştirebilir, bu da onun pek bilinmeyen kullanımlarından biridir.  Hayal edin, sert kimyasalların olmadığı bir dünya ve yine de daha beyaz çamaşırlar ve daha yumuşak havlular. Sirke, bu tipik çamaşır sorunlarına tamamen doğal ve etkili bir çözümdür. Havluları Yumuşatmak ve Çamaşırları Beyazlatmak İçin Sirke Kullanma Yöntemleri Doğal Bir Ağartıcı : Sirkenin içinde bulunan asetik asit, kumaşlardan kir ve lekeleri çıkarmaya yardımcı olur. Sirke, çamaşır suyu kadar sert olmadığı için kıyafetlerinize zarar vermez. Doğal Bir Yumuşatıcı Alternatifi : Sirke, havluların sertleşmesine neden olan deterjan kalıntılarını parçalar v

Daha Temiz Bir Ev İçin 14 Pratik Temizlik Tüyosu

Az sonra öğreneceğiniz bilgiler sayesinde evinizi daha pratik ve etkili şekilde temizleyeceksiniz. Kesinlikle denemenizi öneriyoruz. Bütün öneriler daha önce denenmiş ve başarılı oldukları kanıtlanmıştır. 1- Bulaşık süngeri Bulaşık süngerleriniz zamanla kötü kokar. Hemen süngerinize bulaşık deterjanı ekleyin ve suyla biraz köpürtün. Daha sonra mikro dalgada 1-2 dakika bekletin. Süngeriniz yeni alınmış gibi olacak ve kokmayacaktır. 2- Yatak Yataklar zamanla kirlenir. Ancak buna da çözüm var. Yatağınızın üzerine karbonat serpin ve birkaç saat bekleyin. Beklemenin ardından süpürgenizle karbonatları temizleyin. Kir ve koku gidecektir. Aynı yöntem koltuklarda da kullanılabilir. 3- Doğrama tahtası Biraz tuz ve limon yardımıyla ahşap doğrama tahtalarındaki istenmeyen kokuları giderebilirsiniz. Önce tahtanın üzerine tuz serpin. Daha sonra da tuzu üstünü limon ile sürtün. Son olarak da tahtayı suyla iyice yıkayın. 4- Tost Makinesi Hiç kullanılmamış b

Unu Dondurucuya Koymanın Faydası

Unu dondurucuya koyun, bu çok basit hareket 1 dakikada hayatınızı kurtarır: Deneyin ve göreceksiniz Un, tahılların veya diğer ürünlerin öğütülmesiyle elde edilen temel bir gıda maddesidir. İtalya'da özellikle iki tür un oldukça yaygındır: yumuşak buğday unu ve makarnalık buğday unu. Yumuşak buğday unu, İtalya'nın orta kuzey bölgesinde daha yaygınken, makarnalık buğday unu güney İtalya'da sıkça kullanılır ve irmiğin ana kaynağıdır. Unun dondurucuya konması, sadece bir dakikanızı alacak ve hayatınızı kolaylaştıracak basit bir yöntemdir. Peki, bu neden bu kadar önemli? Hemen açıklayalım. Buğday Tanelerinin Yapısı Buğday taneleri, kepek, ruşeym ve endosperm olmak üzere üç ana bölümden oluşur. Kepek, tanelerin dış kısmını oluşturan ve bol miktarda vitamin içeren kısımdır. Ruşeym ise endüstriyel olarak genellikle uzaklaştırılan, çünkü unun raf ömrünü kısaltan besin açısından zengin bir bileşendir. Endosperm ise nişasta ve protein açısından zengin olan kısımdır ve unun büyük bir

Orkide Başta Olmak Üzere Bir Çok Çiçeğin Buna Çok İhtiyacı Var

Çiçeklerinize sağlıklı ve güçlü bir büyüme sağlamak için evde hazırlayabileceğiniz basit bir bitki besini tarifi sunuyoruz. Bu yöntem oldukça kolay ve etkili. Sloganımız basit: "Çiçeklere 1 çay kaşığı dök ve sonucu bekle." Evinizdeki çiçeklere bu karışımı uygulayarak, onların daha canlı ve sağlıklı görünmesini sağlayabilirsiniz. Çiçeklerinizin sağlıklı büyümesi için evde kullanabileceğiniz harika bir tarifimiz var. Bu tarif, potasyum, fosfor, demir, çinko, bakır ve manganez gibi birçok vitamin ve mineral içerdiği için çiçeklerinize ihtiyaç duydukları besinleri sağlar. Kullanacağımız malzeme ise oldukça basit: sarımsak tozu. Sarımsak tozu, bitkilerinizin toprağına eklediğinizde onların daha güçlü ve dirençli olmasına yardımcı olur.   Öncelikle, çiçeklerinizin toprağına 1 çay kaşığı sarımsak tozu dökün ve toprağı iyice karıştırın. Bu sayede, sarımsak tozu toprağa eşit miktarda dağılacak ve çiçeklerinizin köklerine ulaşacaktır. Eğer gerekirse, yeni toprak ekleyerek karışımı da

Evde Elma Sirkesi Nasıl Yapılır?

Hepimizin en sık kullandığı ev malzemelerinden birisi şüphesiz elma sirkesidir. Elma sirkesi, hem beslenme amaçlı hemde evde temizlik amaçlı çok yönlü bir ev yardımcısıdır. Sizler evde kendi uygulayacağınız yöntemlerle kendi zevkinize göre ve tamamen saf elma sirkesi yapabilirsiniz. Verdiğimiz tariflerde hem elma kabuğundan hem de elmadan sirke yapımı hakkında bilgi verdik. Ayrıca yazının sonunda baz bitkilerin sirke içerisine yatırılıp bekletilmesiyle elde edilen bitki sirkesi yapımı hakkında da bilgi verdik. Kullanacağımız elmanın doğal şartlarda yetişmiş ilaçsız elma olması daha iyi sonuç verir. Elma Sirkesi Tarifi Evde Elma Sirkesi için Malzemeler 10 adet iyice yıkanmış  elma 2 litre içme suyu 2 yemek kaşığı bal 1 tatlı kaşığı iri turşu tuzu 5.3 litrelik kavanoz veya bir kap Elmaların sap ve çekirdekleri ayıklanır, güzelce doğranır ve temiz bir kab içine alınır, üzerini hafif geçecek kadar su eklenir ve diğer malzemeler konur. Kab üzerine bi