Ana içeriğe atla

Bu Yiyecekleri ASLA Mikrodalga ya da Fırında Isıtmayın! Sizi de Öldürebilir!

Birçok yiyecek, tekrar ısıtıldıklarında toksin yaymaktadır. Bu sebeple, bu yiyecekleri salatalarda veya soğuk yemeklerle tüketmek daha risksiz bir yaklaşım olabilir. Özellikle bazı besinleri tekrar tekrar ısıtmak sindirim sorunlarına hatta besin zehirlenmelerine yol açabilir.  

Sağlıklı beslenme için sadece doğal gıdalar kullanmak yeterli değil. Hangi malzemelerle yapıldığı, nasıl pişirildiği, nasıl ve ne kadar süre saklandığı da iyi beslenmenin önemli şartları arasında.  

Ancak ne kadar lezzetli ve sağlıklı olursa olsun, bazen taze hazırlanmış bir yemekte sağlık açısından yararını kaybeder ve bir mikrodalga fırında yeniden ısıtırsanız gıda zehirlenmesine neden olabilir. İşte tekrar ısıtmamanız gereken yemekler…

1- TAVUK : 

Tavuk, en fazla buzdolabında saklanan yiyeceklerdendir, çünkü çabuk bozulmaz ve ısıtıldığında da tadını korumaktadır. Ama tavuk aslında ya taze pişmiş ya da soğuk olarak tüketilmelidir.

Tavuğu tekrar ısıtmak, protein kompozisyonunun değişmesine dolayısı ile de düzgünce sindirilememesine sebep olmaktadır. Eğer hazırlandıktan hemen sonra tüketilmezse, tekrar ısıtılabilir ancak sadece düşük ısıda.

2- PATATES

Oldukça beklenmedik bir şekilde, patateslerin de kara listede olduğu ortaya çıktı. Yeniden ısıtılmış patatesler tat ve sağlık yararlarını kaybeder ve oda sıcaklığında folyo içinde saklandıklarında bile botulizmin bir nedeni haline gelebilir. Hemen patates püresi ve patates kızartması yiyin daha iyidir. Fazla haşlanmış patates varsa, bunları salatanıza eklemelisiniz.

3- MANTAR : 

Tekrar ısıtıldığında besin değerini kaybeden mantar, riskli besinler arasında. Sindirim sorunlarına yol açtığından bir seferde tüketilmesi öneriliyor.

Mantarlar, protein, vitamin ve amino asitlerin yüksek içeriğine rağmen, çoğu zaman sindirilmezler. Ve eğer kalan risotto tekrar ısıtırsanız, sorun daha da kötüleşecektir: mantarların protein bileşimi değişir ve bu, karın ağrısı ve mide şişmesine neden olur.

Ancak, artan mantarları yeniden ısıtmak yerine en iyi kullanımı onlarla bir makarna sosu hazırlamak ya da bir salataya eklemektir.

4- PİRİNÇ

Pirinç vitaminler, mineraller ve amino asitler bakımından zengindir, ancak pişirildikten sonra bile yaşayan bakteri sporlarını da içerir. 

Pilav hazırlandıktan sonra oda sıcaklığında bırakılırsa, bakteriler çoğalır ve bu durum gıda zehirlenmesine neden olabilir. Yeniden ısıtma sorunu çözmez, bu nedenle pirincinizi derhal tüketmeye çalışın

5- YUMURTA : 

Yumurtanın da tavuk gibi ısıtıldığında protein yapısı değişiyor ve içindeki su miktarı azalıyor. Nadir görülen bir zehirlenme türü olsa da yumurtalı yemekler ve sosları tüketirken dikkatli olmakta yarar var.

Pişmiş yumurtalarınızı veya omletinizi yeniden ısıtmayın. Çünkü, yeniden ısıtmadan sonra, yumurta toksik hale gelir.

Onları sandviçinize veya salatalarınıza eklemeniz daha iyi olacaktır. Bu durumda onları tekrar ısıtmanız veya atmanız gerekmeyecek.

6- KEREVİZ :

Eğer çorbanızda kereviz bulunuyorsa, vücudunuza verebileceği zarardan dolayı tekrar ısıtmaktan kaçının. Kerevizde de, tekrar ısıtıldığında nitrite dönüşen nitrat bulunmaktadır.

Bu da kerevizin yeniden ısıtılması durumunda potansiyel kanserojen bir yiyecek olması anlamına gelmektedir. Bu bağlamda, çorbanızı yeniden ısıtırken içeriğindeki kerevizi çıkarmayı deneyebilirsiniz.

7- PANCAR : 

Pancar da, yeniden ısıtıldığında nitrite dönüştüğü bilinen nitrat içermektedir. Bu sebeple pancar da; eğer sağlık problemleri ile karşılaşmak istemiyorsanız; yeniden ısıtmaktan kaçınmanız gereken besinlerdendir.

Pancardan maksimum fayda sağlamak için salatalarda veya smoothie yapımında kullanmayı deneyebilirsiniz.

8- ISPANAK :

Ispanak kesinlikle bir seferde tüketilmeli. Çünkü ıspanakta bulunan nitrat, tekrar ısıtıldığı zaman nitrite dönüşüyor. Özellikle bebeğinize ıspanak verirken buna dikkat etmenizde yarar var. Bebekler için 5 mg nitrit alımı bile ciddi zehirlenmeye yol açabilir.

Yalnızca ıspanak değil; marul, lahana , roka gibi çiğ tükettiğimiz diğer yeşillikler de aynı listede en tehlikeli yiyeceklerin başını çekiyor.

2 SAATTEN FAZLA ODA SICAKLIĞINDA BEKLETMEYİN

Yemekler oda sıcaklığına geldiğinde, iyi bir saklama kabına koyarak buzdolabına kaldırın. En önemli nokta ise pişmiş yemekler 2 saatten fazla oda sıcaklığında beklememeli. Çünkü bakteri üretecektir.

PİŞMİŞ VE PİŞMEMİŞ ET YAN YANA DURMAMALI 

Çiğ eti kestiğiniz bıçağı, pişmiş eti kesmek için kullanmayın. Pişmiş et koyduğunuz tabağa aynı zamanda pişmemiş eti de koymayın. Başka bir tabak kullanın.

KAŞIKLARI AYIRIN 

Yemeği karıştırdığınız kaşık ile yemeğin tadına baktığınız kaşık ayrı olsun. Üstelik tadına baktıktan sonra kaşığı yıkamadan tekrar yemeğe daldırmayın.

EN FAZLA 1 KEZ ISITIN

Yemekleri en fazla 1 kez ısıtın. Tekrar tekrar ısıtmak bakteri oranının artmasına neden olur.

Isıtacağınız zaman yemeğin kaynama derecesine gelmesini bekleyin. Kokusu geldiğinde yemek ısınmış demektir.

Çiğ kıymayı derin dondurucuda 4 aydan fazla bekletmeyin. Pişmiş ya da kavrulmuş et ise derin dondurucuda 2 -3 aydan fazla bekletilmemeli, tüketilmelidir.

Yiyecekleri Güvenli Şekilde Nasıl Yeniden Isıtabilirsiniz?

Yiyecekleri güvenli bir şekilde yeniden ısıtmak için aşağıdaki ipuçlarını aklınızda bulundurabilirsiniz.

  • Yeniden ısıtma işlemi hızlı bir şekilde gerçekleştirilmelidir. Isı 65 dereceye kadar olmalıdır ve yiyeceğin ortasına denk gelmelidir.
  • Sadece yiyeceğiniz miktarda yiyecek ısıtın.
  • Çapraz bulaşmayı engellemek amacıyla pişirilmiş gıdalar ile çiğ olanların temasından kaçınmalısınız.

  • Unutmayın ki tüm içerikler aynı değildir ve her biri aynı şekilde ısıtılamayabilir. Tek çeşitten fazla yiyeceği ısıtıyorken, bir çeşidini sarmayı deneyebilirsiniz. Böylelikle o da eşit olarak ısınmış olacaktır.
  • Eğer yiyecekleri dört gün içinde tüketemeyeceğinizi düşünüyorsanız, en iyi fikir bir kısmını dondurmak olabilir.

Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...

Görsel kaynaklar:

  • http://www.womansday.com/food-recipes/cooking-tips/a51830/youll-be-shocked-to-hear-why-you-shouldnt-reheat-these-common-foods/
İçerik Kaynakları :
  • http://www.dietoflife.com/attention-never-reheat-these-11-foods-they-can-poison-your-family/
  • http://www.independent.co.uk/life-style/food-and-drink/features/five-foods-you-should-avoid-reheating-a6879546.html

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Çamaşırlarınızı Çok Daha Temiz, Parlak ve Canlı Hale Getirecek 13 Özel Yıkama Taktiği

Çamaşır yıkamak muhtemelen en sıkıcı ev işlerinden biridir ve bunun çözümü için neredeyse hiçbir yol yoktur. Mühendisler her zaman bizler için yeni ev aletlerini icat ederler hatta artık uzaktan bile kontrol edilebilen bir tür çamaşır makinesi bile var ama hala bu süreç hiç keyifli değil. İstatistiklere göre, kadınlar yaklaşık olarak günde 17 dakika çamaşır yıkıyor. Bu yazıda sizinle; çamaşırlarınızı ayırmak, çamaşırlarınızı yıkamak ve çamaşırlarınızı kolayca kurutmak için harcadığınız zamanı önemli ölçüde azaltabilecek bazı hileleri paylaşacağız. Sizler için çamaşırları hızlı ve basit bir süreç haline getirecek öneriler listesi hazırladık. 1. Çamaşırlarınızı beyazlatmak için çamaşır makinenize bir miktar aspirin hapı koyun. Bazı insanlar, sıklıkla ortaya çıkan sarı ter lekeleri nedeniyle beyaz kıyafetleri giymekten kaçınmayı ister. Artık güzel, beyaz bir gömleği giymekten hiç korkma, sana iyi haberlerimiz var! Birkaç aspirin hapını çamaşır makinesine

Bulaşık makinesine sirke koyarsanız...

Sirke, neredeyse her alanda mucizeler yaratabilen bir malzeme. İnsan sağlığından günlük temizlik işlerine kadar pek çok farklı alanda kullanılabilen bu mucizevi malzemeyi bulaşık makinenizde kullanmayı hiç düşündünüz mü? Eğer düşünmediyseniz, şimdi tam sırası! Bulaşık makinesine sirke koymak sizi su lekelerinden bir çırpıda kurtaracak ve bulaşıklarınız en doğal yoldan temizlenerek içinizi bir kat daha rahatlatacak. Beyaz sirkeyi kullanırken deterjan gözünü kullanmamanız gerektiğini unutmayın! Bu durum makinenizin etkinliğine zarar verebileceğinden sirkeyi bir kasenin içinde makinenin üst rafında bulundurun. Böylece yıkama ve durulama suyuna sirkenin kısa sürede karışmasına da olanak sağlayabilirsiniz. Suyun bıraktığı izlerden kurtulun! Kireçli şehir suları; bulaşık makineniz ne kadar etkin bir çalışma sistemine sahip olursa olsun cam yüzeylerde hiç görmek istemeyeceğiniz lekeler bırakıyor. Bu lekeler kirli olmasa bile bardakların, tabakların temizlenmediği

Sağlığa Faydalı 6 Harika Çiçek

Bu bitkiler canlı hava temizleyicileri. Hava kirleticileri/zehirleri astım, alerji, üreme ve nörolojik bozukluklar gibi birçok hastalıkla da ilişkili. Evinizin içindeki havanın dışarıdan daha kirli olabileceğini biliyor muydunuz? Oda spreyleri, ağır çözücü temizlik maddeleri, vinil yer döşemeleri gibi toksik kimyasallar içeren ürünler evinizdeki havayı kirletir. Hal böyle olunca dinlenmek için kendimizi attığımız evlerimizde daha da yorgun oluruz. Daha stresli, gerin hatta huzursuz oluruz. Çünkü soluduğumuz hava kirlidir. Bu havayı temizlemek için mutlaka evimizi her gün havalandırmalıyız fakat, günde sabahları 1 kere havalandırmak her zaman yeterli olmaz. Bunun için başka bir çözüm bulmak gerekebilir. İşte bu noktada yardımımıza yine çiçekler koşacak. Bazı iç mekan bitkilerinin evinizin içindeki havayı doğal yollardan temizler. Sizin hiç birşey yapmanıza gerek yok, sadece bu bitkileri evinizde bulundurmanız yeterli... Amerikan uzay ve havacılık dair

Kemik erimesi karşı her gün tüketin

Kemik oluşumunda önemli olan minerallerden en zengin olan meyve... Kemik erimesi, osteoporoz dendiği zaman hemen herkesin ilk aklına gelen süttür. Oysa İsveç’ de yapılan araştırmada günde 3 bardaktan fazla süt içenlerde kemik kırıklarının daha çok görülmesi yanında ölüm riskini de artırdığı belirlenmişti. British Journal of Medicine’ de yayınlanan başka bir araştırmaya göre sağlam kemiklere sahip olmak için sütten daha tesirli bir yiyecek var: Araştırma, erik kurusunun (Prunus domestica L) kemik kaybını önlemede ve gidermede çok etkili bir meyve olduğunu gösteriyor. Çalışma, 1-10 seneden beri menopoz sonrası dönemde olan ve hormon tedavisi veya kemik metabolizmasını etkileyebilecek başka herhangi bir ilaç kullanmayan 236 kadın üzerinde gerçekleştirildi. Bunlar arasından uygun olan 160 kadın rastgele iki gruba ayrıldı; bir gruba günde 100 gram erik kurusu diğer gruba ise 100 gram elma kurusu verildi. Kadınlar günde 500 mg kalsiyum ve 400 Ü D vitamini d

AYAK BAŞ PARMAĞININ YANINDA OLUŞAN KEMİK ÇIKINTISI (BÜNYON) NASIL GEÇER?

BÜNYON NASIL TEDAVİ EDİLİR? BÜNYON NASIL GEÇER? Ayak baş parmağının yanında oluşan kemik çıkıntısı bünyon, ilk oluştuğu anda önlem alınması gereken bir rahatsızlık. İşte bünyon tedavisi için bilmeniz gereken 6 etkili yol... Stilettolardan uzak durun Bünyon rahatsızlığını engellemek istiyorsanız ilk yapacağınız şey uzun topuklu stilettolardan uzak durmak olmalı. Uzmanlar sıkı ve yüksek topuklu ayakkabılar giymenin kemiğin bu darbeleri almasına daha çok katkı sağladığını bildiriyorlar. Sonrasında da özellikle fazla yağ barındıran yiyecek tüketiminden vazgeçmeniz gerekiyor. Çünkü fazla kilolar, bünyon oluşumunu hızlandırıyor... Masaj topu kullanın Masaj topunu ayağınızın altına koyun ve yuvarlayın. Topuğunuzdan hafifçe bastırarak masaj topunu yavaş yavaş ayak parmaklarınızın arasına alın.  İleri geri hareketlerle özellikle ayak baş parmaklarınıza ve bünyonun olduğu bölgeye masaj yapmaya devam edin. Ayak egzersizleri yapın Ay

Öğrencisinden Ev Hanımına "Makarna Pişirme" Konusunda Bile Hemen Herkesin Doğru Sandığı 9 Büyük Yanlış

Dünyanın en kolay yemeği olan makarnayı yapıyorsunuz ama bir gariplik var ve dışarıda "yediklerim böyle olmuyordu" diyorsanız muhtemelen ufak püf noktaları atlıyorsunuz. Hatta dürüst olalım, atladığınız küçük bir kaç püf noktasından ziyade yaptığınız çok vahim hatalar da olabilir... İşte işinin ustalarından aldığımız tüyolarla, size makarna yaparken asla ve asla yapmamanız gereken 9 doğru bilinen yanlıştan, hatta bize göre 9 çok kritik hatadan bahsedeceğiz bu aşağıda...  YANLIŞ 1 -) Suya tuz eklerseniz su daha çabuk kaynar  : DOĞRUSU :  Kaynayan suya tuz eklerseniz kaynama derecesini arttırır. Bu yüzden makarnaya lezzet amaçlı tuz atmalısınız, onun pişme hızını arttırmak için değil. Ve aslında su kaynamadan tuz koymamalısınız, ama makarnaları atmadan önce yani su kaynadıktan sonra eklemelisiniz. Aksi takdirde, makarnanızın yavan bir tadı olacaktır. İhtiyacınız olan tuz miktarı tamamen sizin zevkinize bağlıdır, ancak tencereye koyduğunuz tuzun aslında çok

Yumuşatıcının Harikalar Yarattığı Hiç Tahmin Edemeyeceğiniz 7 Yer

Bazı temizlik malzemeleri kullanım amaçlarının dışında da kullanılabiliyorlar. Evinizde kullandığınız birçok temizlik ürünü farklı alanlarda da kullanılabiliyorlar. Bunlardan biri de yumuşatıcı. Sadece kıyafetlerinizi yumuşatmakla kalmıyor aynı zamanda evinizin pırıl pırıl olmasını sağlıyor. Kulağa garip gelse de yumuşatıcılar, temizlik ürünlerinden daha fazla işe yarıyorlar. Yumuşatıcıyla yapabileceğiniz yedi farklı şeyi gördükten sonra siz de hak vereceksiniz. 1- Pencereler :  Pencereleriniz mi kirlendi? Sıkıntı yok! Hemen suyun içine yumuşatıcı ekleyin. Sprey şişesine koyup pencerelerinize sıkın ve kuru bezle camlarınızı temizleyin. Pencerelerinizin nasıl parladığını görünce siz bile şaşıracaksınız! 2- Yerler :  Yumuşatıcılar, sadece kıyafetlerinizi yumuşatmakla kalmaz aynı zamanda yerleri de pamuk gibi yapar. Ilık suyla yumuşatıcıyı karıştırın ve karışımla yeri paspaslayın. Yerde en ufak bir toz kalmayacak ve sert zemininizin yumuşadığını g

SOĞAN KABUKLARININ KORUYUCU GÜCÜ VE ETKİLEYİCİ FAYDALARI

Birazdan Okuyacağınız Faydalarından Sonra Bir Daha Asla SOĞAN KABUKLARINI Atmayacaksınız... Kendisi Zaten Şifa Kaynağıydı... Ama Kabuklarının Faydaları Çok Daha Fazlaymış... Soğanın kabuğu, soğandan çok daha fazla antioksidan içerir! Aynı limonun kabuğunun limondan 10 kat fazla C vitamini içermesi gibi... ( Limon Kabuğunun Faydaları ) Soğanın kabuğu, soğandan çok daha fazla antioksidan içerir. Evet, doğru duydunuz. Yapılan bilimsel araştırmalar bunun böyle olduğunu göstermiştir. Ayrıca soğanın kabukları çok etkili bir temizleyicidir. Bağırsaklardan toksinleri atar , aynı zamanda vücudun pH değerini dengeler. Ve kanserli hücrelerin oluşumunu önler. Soğan kabuğu neden sağlıklıdır? Nedir bunun bilimsel açıklaması? Kabuk olarak gördüğümüz dış tabakası, yani o kahverengi tabaka flavonoidler ve antioksidan açısından çok zengindir. İçerdiği yoğun flavonoidler ve antioksidanlar sayesinde; Yüksek tansiyonu düşürmek için oldukça güçlü bir pigmen

BİR ÇOK RAHATSIZLIĞA İYİ GELEN DUT YAPRAĞININ FAYDALARI

DUT YAPRAĞININ FAYDALARI ve DUT YAPRAĞI ÇAYI TARİFİ Özellikle yaz aylarında bollaşan dut meyvesinin, kendisi, kurusu kadar yaprağı da çok faydalıdır. Dut yaprakları kaynatılarak elde edilen çayı bir çok rahatsızlığa şifa olarak içilmektedir. Tabi sadece çay olarak değil, bu şifalı yaprağın daha pek çok kullanım alanı mevcut. Dut Yaprağının Faydaları Hakkında? Tıpkı dut meyvesinde olduğu gibi dut yaprağının da ateş düşürücü etkisi vardır. Bunun yanında dut yaprağı kalp sağlığı için oldukça önemlidir. Kalp sağlığını olumlu yönde etkileyen maddeler barındırır. Kalp hastaları için alıç yaprağı ile birlikte kullanılması tavsiye edilir. Bronşit, boğaz hastalıkları ve kuru öksürük gibi rahatsızlıkların tedavisinde de yine dut yaprağı kullanılır. İdrar söktürücü özelliği vardır. Siyah dutun çok değil ama beyaz dutun yapraklarından elde edilen çayın kan şekerini düzenleyici özelliği vardır. Bu rahatsızlığa sahip hastalar çayını tüketebilirler. Çayının b

Ürik Asidi Düşürmek İçin Tüketilmesi Gereken Besinler

Gut hastalığı, böbrek taşı ve böbrek yetmezliğine neden olabilecek kadar ciddi bir durumdur... Dengeli beslendiğiniz sürece ürik asit düzeylerinin yükselmesini önlemiş olacaksınız. Bununla kalmayıp toksinleri vücudunuzdan uzaklaştırabilirsiniz. Ürik asit,vücutta bulunan pürinleri parçalar ve böylelikle kimyasal oluşturur. Pürin bulunan gıdalar şunlardır: Karaciğer Balık Deniz ürünleri Fasulye Bezelye Soğuk söğüş et Soda Alkolsüz Bira (Malt İçeceği) Çoğu zaman, vücut ürik asidi kan yolu ile çözer. Daha sonra böbrekleri dolaşarak idrar yoluyla atılımı sağlanır. Bunca şeye rağmen, bazı kişilerin bunu yeterli miktarda yok etmeleri mümkün olmuyor. Bunun ana sebebi, vücudun bu kimyasalı olması gerekenden daha çok üretmesidir. Bu problem sonucu çeşitli rahatsızlıklar meydana gelebilir: Ürik asit kristalize olarak böbrek taşı oluşturur. Ürinde pH değişimi de böbrek taşlarına sebep olur. El ve ayak parmaklarında aşırı ve sürekli enflamasyon ve bu da çok fazla