Ana içeriğe atla

ELİMİZDEN DÜŞMÜYOR AMA DUYUNCA HEMEN ÇÖPE ATACAKSINIZ..

Mutfağınızdaki, sürekli elinizin altında olan bu tehlikenin farkına var. Maalesef artık çok geç olmadan kullanmak vazgeçin, alternatifleri var, onları kullanın!

Bize zaman kazandırsın, kolaylık olsun diye tercih ettiklerimiz aslında farkında olmadan bizim ömrümüzden çalıyor. Hayatımız ciddi riske sokuyor. Telafisi ve tedavisi çok ama çok zor hastalıkların kucağına bizi atıyor.

Günümüzde çoğu insan sağlıklı beslenmenin öneminin farkında ancak kullandığımız tencereler de en az tükettiğimiz gıdalar kadar önemli. Kötü bir tencerenin zehirlenmelere ve diğer sağlık sorunlarına yol açabildiğini bilmeniz gerekir.

Sizin için en tehlikeli ürünleri araştırdık ve bunların yerine kullanabileceğiniz daha güvenli seçenekleri bulduk. Birçok kişi yapışmaz özelliğinden ve ucuz olduğundan dolayı tercih ediyor ama, listedeki en tehlikeli ürün teflon.

Teflon tavaların üretiminde kullanılan kimyasal maddeler, bu tavaların yüzey kısımları çizildiği zaman ortaya çıkmakta ve yemekle birlikte direkt olarak vücudumuza girmektedir.

Teflonun dikkat çeken en önemli noktalarından bir tanesi, içerisinde bulunan ve yapışmayı önleyen bazı kimyasalların tiroid bezinin işleyişini bozabileceğine dair güçlü kanıtlar olması.

Zira tiroit hastalığına sahip olanların bezlerinde teflonda yer alan kimyasalların daha fazla bulunduğu saptanmış durumda ve dolayısıyla teflonun tiroit bezi ile direkt olarak bir ilişkisi olduğunu söylemek mümkün.

Teflon tencere ürünlerinin yapışmaz özellikleri, 572 derece sıcaklığının üzerinde ısıtıldığında toksinlerin ayrılmaya başladığı bir plastik polimer olan PTFE (politetrafloroetilen) kaplaması ile elde edilir. Bu zehirli dumanlar, Teflon gribi olarak bilinen, polimer duman ateşi adı verilen grip benzeri semptomlara yol açar.

Hastalık, dumana maruz kaldıktan 4-8 saat sonra ani olarak titreme, yüksek ateş, baş ağrısı, kas ve eklem ağrıları, öksürük ve göğüste sıkışma hissi ile grip gibi başlar.

Teflon gribi, çoğu zaman selim seyirli bir hastalıktır ve duman maruziyetinin bitmesinden 12-48 saat sonra kendiliğinden düzelir ama özellikle altta yatan kalp ve akciğer hastalığı olanlarda nadir de olsa ağır tablolar gelişebilir. Sadece insanlar için tehlikeli değil, aynı zamanda papağan, muhabbet kuşu gibi evcil kuşlara da ciddi zararları dokunur.

Kuşların akciğerlerinin şişmesine, kanla dolmasına ve kısa sürede ölmesine neden olurlar. İçinde bulunan bir başka kimyasal bileşik, meme, prostat ve yumurtalık kanseri dahil olmak üzere çeşitli kanser türlerine neden olur.

PFOA (perflorooktanoik asit) içeren teflon ürünleri pek çok gündelik eşyada da kullanılabilir. Bu yüzden mümkün olduğunca uzak durmaya çalışmalısınız. PTFE (Politetrafloretilen) ve PFOA (perflorooktanoik asit) içermeyen (granit gibi) ürünler kullanılabilir. Ancak kullandığınız ürünlerin kaplamasına çok dikkat etmeli, sağlam olduğundan emin olmalısınız.

Kaplama ince ve çabuk aşınır. Bir kez aşındıktan sonra hemen kullanımı kesmelisiniz.Bunun yerine bu g enli alternatifi deneyin:gerçek dökme demir tencere kullanın. Dökme demir tencere ısıyı eşit yayar ve gıdalarınıza zehirli bir şey sızdırmaz. Ayrıca demir seviyenizi arttırmak için iyi bir doğal yoldur. Demir seviyeleriniz iyiyse, güvenli ve kullanışlı olan emaye dökme demir tencere deneyebilirsiniz.

Alüminyum tencere ve alüminyum folyo. En bol metal olmasının yanı sıra çok güçlü, hafif, çok yönlü ve geri dönüştürülebilir olması nedeniyle alüminyum kullanımı oldukça yaygındır. Ancak gizli tehlikeleri vardır.

Alüminyum nörotoksik bir metaldir. Yükseltilmiş alüminyum seviyeleri Alzheimer ve ALS dahil olmak üzere birçok merkezi sinir sistemi hastalığına neden olabilir. Alüminyum tencere genellikle kaplı olsa da, kaplama aşınmaya eğilimlidir ve bu nedenle zehirli metali yiyecekinize bırakır.

Bunun yerine bu güvenli alternatifi deneyin: Cam tencere. Bu, dikkate alınması gereken başka bir güvenli seçenektir. Dayanıklı, çevre dostu olmasının yanı sıra ısıtıldığında zehirli hiçbir şey salmaz. Tek eksisi yapışmaz yüzey olmayışı gösterilebilir. Ancak sağlığınız için buna değer.

Bakır tencere mağazalarda bakır tencere görmüş olabilir ve ne kadar güzel olduğunu fark etmiş olabilirsiniz. Ayrıca, hızlı ve eşit ısıtma sağlayan iletken özellikleri hakkında da bilgi sahibi olmuş olabilirsiniz. Ancak, bakırın tencerelerde kullanıldığında gerçekten tehlikeli olabileceğini biliyor musunuz?

Bazı diğer ağır metaller gibi, bakır da sağlık için zararlı olabilir. Vücutta aşırı miktarda ağır metal zehirlenmesine yol açabilir. Bunun yerine bu güvenli alternatifi deneyin: paslanmaz çelik tencere. Hafif ve çizilmeye karşı dayanıklıdır.Sadece alırken paslanmaz çelik aldığınızdan emin olun. Bu ürünler herhangi bir nikel veya krom içermez.

Seramik kaplamalı tencere Seramik kaplı tencere güzel görünüyor ve ilk başta güvenli bir seçenek gibi duruyor. Sonuçta, % 100 seramik pişirme amaçlı tamamen güvenlidir. Bununla birlikte, bir seramik kaplama genellikle kötü malzemeleri saklamaktadır.

Yumuşak seramik kaplama dayanıklı değildir ve birkaç zaman sonra aşınmaya başlar. Aşınma olduğunda, kaplamada bulunan kurşun ve kadmiyum, eğinize ve daha sonra vücudunuza geçecektir.

Kurşun zehirlenmesi en tehlikeli metal zehirlenmelerinden biridir. Karın ağrısı, baş ağrısı, kısırlık ve diğer sağlık komplikasyonları (ve ciddi vakalarda, koma ve ölüm) ile sonuçlanabilir. Kaplama kurşunsuz olsa bile, aşınmış tencere hala tehlikeli olabilir – Çünkü genellikle seramik kaplamanın altında nörotoksik alüminyum bulunur.

Bunun yerine bu güvenli alternatifi deneyin: % 100 seramik tencere. Bu, tamamen doğal malzemelerle yapıldığı için soyulmaz ve aşınmaz. Bu yüzden en iyi ve en güvenli seçeneklerden biridir.

Ayrıca yapışmaz ve bulaşık makinesinde yıkanabilir. % 100 seramik çok pahalı olabilir, ama sağlığınız her şeyden daha önemlidir değil mi? En sevdiğiniz güvenli tencere seçeneği nedir ve neden? Lütfen düşüncelerinizi yorumlarınızda bizimle paylaşın!

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Bu Yazıdan Sonra Kurutulmuş İncir, Üzüm Yerken Bir Daha Düşüneceksiniz!

Kuru incir hem çok faydalı hem de çok lezzetli bir yiyecektir. 7 den 70 e herkes severek tüketir. Tatlısından tutunda, hoşafına, reçeline kadar bir çok çeşitli yeme türleri olan bu güzel yiyecek doğru şekilde önümüze gelmiyorsa sağlığımızı büyük ölçüde tehlike geçirmesini sağlıyor. İncir, Yaradanın gerçek mucizesi. Günde bir tane bile yeseniz sizi yaşatır. İstemediğiniz kadar vitamin, istemediğiniz kadar mineral. Bağırsaklarınızı temizler, gün içinde düşen enerjinizi yeniler, yorgunluğunuzu alır götürür. Bir kuru incir alın, açın ikiye, zeytin yağına bandırıp ağzınıza atın her gün. Bağırsak tembelliği denen şeyi unutuverirsiniz. Çocuklarınız okula giderken kahvaltıdan hemen sonra bir de incir yesinler. İçleri ısınır, akılları çok daha fazla çalışır. SIVI PEROKSİTLİ KURU İNCİR Aydın, incirin en kalitelisinin yetiştiği bölge. Yüzlerce incir işleme tesisi var bu bölgede belki. Piyasa ve satış şartları gereği kurtlanıp bozulmasının önüne geçilmesi gerekiyor

Ev Temizliğinde Asla Sirke Kullanılmaması Gereken Yerler

Kimyasal kullanmamak için çoğu zaman ev temizliğinde sirke kullanırız. Ancak ev temizliğinde sirke her zaman yarar sağlamıyor. Evinizde kullandığınız birçok noktada sirke yarar yerine zarar verebiliyor. İşte ev temizliğinde asla sirke kullanmamanız gereken yerler. Sirke yemekler dışında temizlik konusunda da çoğu ev hanımının kurtarıcısı haline geldi. Yer silmeden çamaşır makinesinde yumuşatıcı olarak kullanmaya, dibi tutmuş tencereleri temizlemeye kadar daha birçok şeyde sirke kullanılıyor. Ancak sirke ev temizliğinde bir numaralı yardımcınız olsa da asla kullanılmaması gereken yerler var. İşte ev temizliğinde sirkeyi kullanmamanız gereken yerler Granit ve mermer mutfak tezgâhları  : Sirke içerisinde yer alan yoğun miktardaki asit nedeniyle granit ve mermer yüzeylere zarar verebilir, lekelenmeler oluşmasına neden olabilir. Ütüdeki yanık lekeleri  : Bayanların korkulu rüyası haline gelen ütü üzerine yapışmış yanık lekelerinde sirke ve tuz kullanımı

Fayanslarınızı İlk Günkü Haline Döndürecek Ev Yapımı Yer Temizleme Deterjanı -

Derz dolgularda biriken yabancı maddeler kötü bir görünüme neden olabilir. Banyo ve lavabolardaki fayanslar zamanla kir, sabun kalıntıları ve kireç nedeniyle sararabilir. Bu yüzeylerin temizliği için fayanslara ve dolgulara zarar veren çamaşır suyu, tuz ruhu gibi kimyasallar kullanabilirsiniz elbet ama biz bunları bir çok sebepten ötürü önermiyoruz. Hanımlar bugün sizler için hazırladığımız bu yazımızda özellikle de banyo fayanslarınızı pırıl pırıl yapacak, ev yapımı deterjan tarifini sizlerle paylaşacağız. Banyodaki kirleri temizlemek için marketlerden satın aldığınız temizlik ürünlerinin içerisinde yer alan kimyasal maddeler, sağlığınızı tehlikeye sokar. Evde hazırlayabileceğiniz bu karışım ile bu kimyasallara maruz kalmayacaksınız. Fayanslar için evde deterjan yapımı ile sağlığınızı tehlikeye sokmadan banyonuzu tertemiz yapabilirsiniz. Evde Deterjan Yapımı Malzemeler:     Yarım su bardağı karbonat     Çeyrek su bardağı oksijenli su (hidrojen per

Evleri Hep Güzel Kokan Arkadaşlarınızın Sırrını Açıklıyoruz

Misafirliğe gittiğinizde evleri sürekli harika kokan insanlar vardır. Bunu okuduktan sonra sırlarını öğreneceksiniz. Evimize ferah bir hava vermesi ve hoş kokması için ürünler alırız. Çoğunun içinde ise burnu tıkayan kimyasallar vardır. Burnu mumdan dolayı tıkanan bebek bunun bir örneğiydi. Sevdiklerinizi ve kendinizi talihsiz olaylardan korumak için doğal yollara başvurmak en iyisi gibi. Malzemeler:     Karbonat     Uçucu yağ     Çatal     Kavanoz ve kavanoz kapağı     Tornavida     Çekiç     Dekoratif mum Banyonuzun, oturma odanızın veya yatak odanızın sürekli ferah kokması için harika bir çözüm bu. 1- Kavanozu yıkayın. 2- Kapağına 5-7 delik açın. 3- İçine karbonat dökün. 10 damla da uçucu yağ ekleyin. Çatalla iyice karıştırın. 4- Küçük mumu içine yerleştirip yakın. 5- Kapağını sıkıca kapatın. 6- İşte çevre dostu bir oda spreyi yaptınız! Hem ucuz hem de doğal ve zararsız. Videosunuda İzleyebilirsiniz Bir diğer yöntem de b

Ürik Asidi Düşürmek İçin Tüketilmesi Gereken Besinler

Gut hastalığı, böbrek taşı ve böbrek yetmezliğine neden olabilecek kadar ciddi bir durumdur... Dengeli beslendiğiniz sürece ürik asit düzeylerinin yükselmesini önlemiş olacaksınız. Bununla kalmayıp toksinleri vücudunuzdan uzaklaştırabilirsiniz. Ürik asit,vücutta bulunan pürinleri parçalar ve böylelikle kimyasal oluşturur. Pürin bulunan gıdalar şunlardır: Karaciğer Balık Deniz ürünleri Fasulye Bezelye Soğuk söğüş et Soda Alkolsüz Bira (Malt İçeceği) Çoğu zaman, vücut ürik asidi kan yolu ile çözer. Daha sonra böbrekleri dolaşarak idrar yoluyla atılımı sağlanır. Bunca şeye rağmen, bazı kişilerin bunu yeterli miktarda yok etmeleri mümkün olmuyor. Bunun ana sebebi, vücudun bu kimyasalı olması gerekenden daha çok üretmesidir. Bu problem sonucu çeşitli rahatsızlıklar meydana gelebilir: Ürik asit kristalize olarak böbrek taşı oluşturur. Ürinde pH değişimi de böbrek taşlarına sebep olur. El ve ayak parmaklarında aşırı ve sürekli enflamasyon ve bu da çok fazla

Zeka ve Zihni Uçuşa Geçirip, Hafızayı Güçlendiren Yiyecekler -

Zihnimize iyi bakan, unutkanlığımızı azaltan ve zeka gelişimini tetikleyen yiyecekleri terch etmek birçok konuda size avantaj sağlayacaktır. Rehber niteliği taşıyan bu listeyi buzdolabınızın kapağına asmakta fayda var… Kuru yemişlerden kırmızı soğana, patatesten üzüme, özelliklerini hiç bilmediğimiz pek çok yiyecek, keskin bir zekaya ihtiyaç duyduğunuz her durumda sizlere destek olacak… İnsan her durumda yaratıcı düşünmeye, zihnini daha çok geliştirmeye ve beynini güçlendirmeye mecbur. ‘Zihin açıklığı’ dileklerine ne kadar ihtiyacımız varsa, zihnimize iyi bakacak yiyeceklere de en az o kadar ihtiyacımız var. ÇİLEK BUNAMAYI GECİKTİRİYOR! Çilek, içeriğinde barındırdığı fisetin adlı madde sayesinde zihnin daha fazla ve verimli çalışmasını sağlıyor. Bununla birlikte uzun vadede hafıza kaybının etkilerini azaltıp, bunamayı geciktiriyor. BİTTER ÇİKOLATA BEYNE OKSİJEN TAŞIYOR! Bitter çikolatanın içinde yoğun miktarda bulunan magnezyum ve antioksidanlar, beyn

Çürüyen Domateslerini Çöpe Atmak Yerine Bir Saksının İçine Koydu– Birkaç Haftada Gördüğüne İnanamadı

Evinizde siz de atmak yerine aynısı yapabilirsiniz. Bir kaç hafta sonra görecekleriniz sizi çok mutlu edecek, inanın... Bahçeyle uğraşmayı hepimiz severiz. Toprağı kazmak, sebze ve meyve dikip doğayla uğraşmak hepimizi rahatlatır. Hem negatif enerjimizi alır, hem de içimize bir güzellik huzur verir. Hele bir de o ektiğimiz meyve, sebzenin büyüdüğünü görmek, işte o parayla alınamayacak kadar güzel bir duygudur. Sebze ve meyve dikmek için mutlaka fide veya tohuma ihtiyacınız yok. Mesela çürümüş domatesler bile işe yarıyor. Muhtemelen çürüyen domateslerinizi çöpe atıyorsunuz. Peki çürüyen domateslerle sınırsız sayıda domates elde edebileceğinizi biliyor muydunuz? Pazara ya da markete gidip taze domates almak yerine kendiniz domates yetiştirebilirsiniz. Her şey planlandığı gibi giderse sonuçları birkaç hafta içinde göreceksiniz. İlerleyen zamanlarda lezzetli domatesler elde edeceksiniz. Domates, patlıcangillerden olan ve ılıman iklimlerde yetişen bol vitamin ve

Tül Perdelerinizi Tek Bir Malzemeyle Nasıl Bembeyaz Yapabilirsiniz?

Evet evinizin havasını değiştirip mis gibi bir atmosfer oluşturmak istiyorsunuz.  Perdelerinizi her ne kadar pırıl pırıl asmış olsanız da dışarıdan gelen toz ve kirler perdelerinizin korkulu rüyası olacaktır. Perdenizi bu kadar olumsuz lekelere karşı ne kadar çok yıkarsanız yıkayın,eski beyazlığını elde edemezsiniz. Fakat umudunuzu kaybetmenize gerek yok . Çünkü tül ve perdelerinizi eski beyazlığına kavuşturabileceğiniz bir takım yöntemler var. Şaşırtıcı yöntemlerden biri: Tül perdeleri toz şeker ile beyazlatabilirsiniz Her evde rahatlıkla bulabileceğimiz toz şeker sayesinde tül perdelerimiz beyazlayacaktır. Öncelikle tül perdelerinizi normalde yıkadığınız ayardaki çamaşır makinesine atın. Ve üzerine 2 tatlı kaşığı toz şeker dökün. Dikkat etmelisiniz ki toz şekeri deterjan koyduğunuz yere değil, çamaşırların üzerine dökmelisiniz. Çamaşırlarınızın üzerine toz şekeri döktükten sonra gönül rahatlığıyla çalıştırabilirsiniz. Aklınıza şekerin yapışkanlığı gelm

Vücudu baştan sıfırlıyor. Elinizin altındaki mucize...

İltihap hafife alınmamalıdır çünkü ilgilenilmediği takdirde uzun dönemde ortaya ciddi sorunlar çıkmasına yol açabilir. Kronik iltihap siroz hastalığı ya da eklem iltihabında olduğu gibi vücudun bir bölgesini etkileyebilir. Ya da Çölyak hastalığında olduğu gibi iltihabın vücudun tümünü etkilemesi de söz konusu olabilir. İltihabı genel hatlarıyla anladıktan sonra şimdi iltihapla savaştığı bilinen bitkilerden en popüler olanları hangileri, bir göz atalım. Zerdeçal :  Zerdeçal turuncu renkte ve en önemlisi kurkumin adlı etkili bir bileşen içeren bir köktür. Kurkumin antioksidan özelliği sayesinde karaciğeri korur. Ayrıca vücuttaki histamin seviyelerini düşürerek iltihabı gidermeye yardımcı olur. Zerdeçal ayrıca aşağıdaki faydaları sağlar; İyi bir antienflamatuvardır. Doğal bir ağrı kesicidir. Zerdeçal kuvvetli bir antioksidandır. DNA’yı hasarlardan korur. Ağır metallerin detoksifikasyonunda rol alır. Ameliyat sonrası iyileşmeyi hızlandırır. Sindirimi kol

SOĞAN KABUKLARININ KORUYUCU GÜCÜ VE ETKİLEYİCİ FAYDALARI

Birazdan Okuyacağınız Faydalarından Sonra Bir Daha Asla SOĞAN KABUKLARINI Atmayacaksınız... Kendisi Zaten Şifa Kaynağıydı... Ama Kabuklarının Faydaları Çok Daha Fazlaymış... Soğanın kabuğu, soğandan çok daha fazla antioksidan içerir! Aynı limonun kabuğunun limondan 10 kat fazla C vitamini içermesi gibi... ( Limon Kabuğunun Faydaları ) Soğanın kabuğu, soğandan çok daha fazla antioksidan içerir. Evet, doğru duydunuz. Yapılan bilimsel araştırmalar bunun böyle olduğunu göstermiştir. Ayrıca soğanın kabukları çok etkili bir temizleyicidir. Bağırsaklardan toksinleri atar , aynı zamanda vücudun pH değerini dengeler. Ve kanserli hücrelerin oluşumunu önler. Soğan kabuğu neden sağlıklıdır? Nedir bunun bilimsel açıklaması? Kabuk olarak gördüğümüz dış tabakası, yani o kahverengi tabaka flavonoidler ve antioksidan açısından çok zengindir. İçerdiği yoğun flavonoidler ve antioksidanlar sayesinde; Yüksek tansiyonu düşürmek için oldukça güçlü bir pigmen