Ana içeriğe atla

Çiğ Olarak Doğranmış veya Kesilmiş Soğanı Bu Şekilde Sakın Kullanmayın!



Yemeklerin vazgeçilmezi soğanın, vitamin deposu ve antibiyotik olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Ancak soğanının dilimlenmiş halinin sağlık açısından ciddi tehlikelere neden olduğunu daha önce duymuş muydunuz?


Her mevsim mutfağımızda bulunan, yemeklerin olmazsa olmaz tek sebzesi soğandır. Sağlığımıza olan faydaları saymakla bitmeyen ve etkili bir antibiyotik olan soğan hem çiğ hem de pişmiş olarak sofralarımızda yer almaktadır.



Tüm besinlerde olduğu gibi yanlış kullanımı halinde soğanın vücudumuza yarar değil zarar getirdiği son yapılan araştırmalarda da ortaya çıktı.


Son araştırmalara göre, çiğ olarak doğranmış veya kesilmiş soğan kapaklı veya kilitli poşetlerin içinde, saklama kaplarında buzdolabında dahi saklansa, bakteri ile kokuları mıknatıs gibi çekerek kendi içine hapsediyor.



Mesela; evde grip – hasta olan biri varsa gece yatmadan önce dilimlenmiş soğanı odaya koyduğumuzda sabaha kadar soğan o grip mikrobunu havadan kendi içine hapseder ve hastalığın başkasına geçmesini önler.


Bu sebeple kuru soğanın kabuklarını soyduktan sonra bekletilmeden tüketilmesi gerekiyor. Eğer soğanımız  arttıysa onu kilitli poşetle dolabın No-Frost bölümünde muhafaza etmeliyiz. Veya evin bir bölümüne koyarak hava temizleyicisi – mikrop öldürücü olarak kullanabilir, ertesi gün de çöpe atarak kurtulabiliriz.

Dilimlenmiş Soğanı Bekletmenin Doğurduğu Rahatsızlıklar




1- Miropları üzerine çeker


Soğan dilimlendikten sonra eğer buzdolabında ya da dışarıda bekletilirse tamamen mikrop, bakteri veya virüs deposu haline gelebiliyor. Bu yüzden de soğandan fayda görmek yerine soğanın çeşitli zararlarına maruz kalabilirsiniz. Bu hasta değilken durduk yere hasta olmanıza neden olabilir.



2- Mide asidini arttırır


Soğan zaten çiğ olarak fazla tüketildiği takdirde midenizde fazla asit yaratabiliyor. Ancak soğanı dilimleyip beklettiğinizde mide asidini arttırma özelliği biraz daha fazla oluyor. Bu durum da çeşitli mide rahatsızlıklarına neden olabiliyor.


Özellikle midenizle alakalı rahatsızlığınız varsa buna biraz daha dikkat etmenizi tavsiye ederiz.



3- Gıda zehirlenmesine yol açar

Soğanın dilimlendikten sonra çiğ halde bekletildiğinde çok tehlikeli bir hale gelebileceğini söylemiştik. Özellikle bu tehlikelerden bir tanesi de gıda zehirlenmesi ihtimali. Gıda zehirlenmesi çok ciddi olumsuzluklar yaratabilecek bir sorundur. Bu yüzden sadece soğanı değil tüm gıdaları taze bir şekilde tüketmelisiniz.



4- Safra salgısını arttırır

Safra salgısının aslında vücut için önemli görevleri vardır. Ancak dilimlenmiş soğan çiğ bir şekilde bekletilip tüketildiğinde safra salgısını çok daha fazla arttırabilir. Bu vücudunuz için fazla olabileceği için çeşitli zararlara yol açabilir. O yüzden bu konuda da dikkatli olmanızı öneririz.




5- Baş ağrısına yol açar


Aslında çiğ soğan fazla miktarda tüketildiğinde baş ağrısı yaratabilme ihtimali vardır. Ancak dilimlenmiş çiğ soğanın bekletilip tüketilmesinde bu ihtimal biraz daha artabilmektedir. Genelde baş ağrısı vücudumuzdaki bazı olumsuzluklara karşı tepki olarak gelişen bir durumdur.


6- İshale neden olur


Dilimlenmiş çiğ soğan bekletildikten sonra midenizde olduğu gibi bağırsaklarınızda da çeşitli sorunlara yol açabilir. Bu da ishale yol açabilir. İshal her ne kadar pek çok kişinin zaman zaman yaşadığı bir sorun olsa da aslında iyileştirilmediği takdirde çok daha ciddi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle soğan tüketirken dikkatli olmalısınız.



Aynı zamanda eğer ishal olursanız iyileşebilmek için mutlaka bol miktarda su tüketmelisiniz. Çünkü ishal olunduğunda vücut çok ciddi oranda su kaybeder ve bu kaybedilen suyun aynı oranda tekrar vücuda geri alınması gerekir. Aksi takdirde iyileşmek mümkün olmaz. Bu da hastalığın çok daha ciddi boyutlara varmasına neden olabilir.



7- Alerjik reaksiyonlara yol açar


Dilimlenmiş çiğ soğan bekletildiği zaman pek çok mikrobu, bakteriyi ya da virüsü üzerine çekebilecek bir özelliğe sahip olduğu için yediğiniz zaman vücudunuzda alerjik reaksiyonlar da yaratabilir. Alerjik reaksiyonlar oluşma şekline göre kolay bir şekilde iyileştirilebildiği gibi çok ciddi boyutlara varıp tehlike de oluşturabilir. O yüzden her zaman dikkatli olmakta fayda vardır.




Gördüğünüz üzere dilimlenmiş şekilde 1 gece dahi beklemiş soğan safra salgılarını, mide asitini arttırır ve gıda zehirlenmesine neden olarak geri dönüşü olmayan rahatsızlıklara yol açabilir.


Bu nedenle soğanın kabuklarını soyduktan sonra bekletilmeden tüketilmesi gerekiyor. İhtiyacımız olduğunda soğanı taze olarak doğrayıp kullanmak en doğru olandır.



Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...




Görsel kaynaklar:
  • https://www.livescience.com/45293-onion-nutrition.html
İçerik Kaynakları :
  • https://www.livestrong.com/article/500096-is-it-dangerous-to-cut-onions-try-to-use-them-to-cook-the-next-day/
  • https://caloriebee.com/nutrition/The-Benefits-Of-Onions

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Bulaşık makinesine sirke koyarsanız...

Sirke, neredeyse her alanda mucizeler yaratabilen bir malzeme. İnsan sağlığından günlük temizlik işlerine kadar pek çok farklı alanda kullanılabilen bu mucizevi malzemeyi bulaşık makinenizde kullanmayı hiç düşündünüz mü? Eğer düşünmediyseniz, şimdi tam sırası! Bulaşık makinesine sirke koymak sizi su lekelerinden bir çırpıda kurtaracak ve bulaşıklarınız en doğal yoldan temizlenerek içinizi bir kat daha rahatlatacak. Beyaz sirkeyi kullanırken deterjan gözünü kullanmamanız gerektiğini unutmayın! Bu durum makinenizin etkinliğine zarar verebileceğinden sirkeyi bir kasenin içinde makinenin üst rafında bulundurun. Böylece yıkama ve durulama suyuna sirkenin kısa sürede karışmasına da olanak sağlayabilirsiniz. Suyun bıraktığı izlerden kurtulun! Kireçli şehir suları; bulaşık makineniz ne kadar etkin bir çalışma sistemine sahip olursa olsun cam yüzeylerde hiç görmek istemeyeceğiniz lekeler bırakıyor. Bu lekeler kirli olmasa bile bardakların, tabakların temizlenmediği

AYAK BAŞ PARMAĞININ YANINDA OLUŞAN KEMİK ÇIKINTISI (BÜNYON) NASIL GEÇER?

BÜNYON NASIL TEDAVİ EDİLİR? BÜNYON NASIL GEÇER? Ayak baş parmağının yanında oluşan kemik çıkıntısı bünyon, ilk oluştuğu anda önlem alınması gereken bir rahatsızlık. İşte bünyon tedavisi için bilmeniz gereken 6 etkili yol... Stilettolardan uzak durun Bünyon rahatsızlığını engellemek istiyorsanız ilk yapacağınız şey uzun topuklu stilettolardan uzak durmak olmalı. Uzmanlar sıkı ve yüksek topuklu ayakkabılar giymenin kemiğin bu darbeleri almasına daha çok katkı sağladığını bildiriyorlar. Sonrasında da özellikle fazla yağ barındıran yiyecek tüketiminden vazgeçmeniz gerekiyor. Çünkü fazla kilolar, bünyon oluşumunu hızlandırıyor... Masaj topu kullanın Masaj topunu ayağınızın altına koyun ve yuvarlayın. Topuğunuzdan hafifçe bastırarak masaj topunu yavaş yavaş ayak parmaklarınızın arasına alın.  İleri geri hareketlerle özellikle ayak baş parmaklarınıza ve bünyonun olduğu bölgeye masaj yapmaya devam edin. Ayak egzersizleri yapın Ay

Öğrencisinden Ev Hanımına "Makarna Pişirme" Konusunda Bile Hemen Herkesin Doğru Sandığı 9 Büyük Yanlış

Dünyanın en kolay yemeği olan makarnayı yapıyorsunuz ama bir gariplik var ve dışarıda "yediklerim böyle olmuyordu" diyorsanız muhtemelen ufak püf noktaları atlıyorsunuz. Hatta dürüst olalım, atladığınız küçük bir kaç püf noktasından ziyade yaptığınız çok vahim hatalar da olabilir... İşte işinin ustalarından aldığımız tüyolarla, size makarna yaparken asla ve asla yapmamanız gereken 9 doğru bilinen yanlıştan, hatta bize göre 9 çok kritik hatadan bahsedeceğiz bu aşağıda...  YANLIŞ 1 -) Suya tuz eklerseniz su daha çabuk kaynar  : DOĞRUSU :  Kaynayan suya tuz eklerseniz kaynama derecesini arttırır. Bu yüzden makarnaya lezzet amaçlı tuz atmalısınız, onun pişme hızını arttırmak için değil. Ve aslında su kaynamadan tuz koymamalısınız, ama makarnaları atmadan önce yani su kaynadıktan sonra eklemelisiniz. Aksi takdirde, makarnanızın yavan bir tadı olacaktır. İhtiyacınız olan tuz miktarı tamamen sizin zevkinize bağlıdır, ancak tencereye koyduğunuz tuzun aslında çok

Senede 1 Bu Karışımı Evine Uygulayanın Evine Böcek Girmez.

Senede 1 Bu Karışımı Evine Uygulayanın Evine Böcek Girmez Evinizden çıkmayan inatçı böceklerinden kurtulmak için bu karışımı hazırlamalı ve 4-5 gün üst üste uygulamalısınız. Ardından böceklerin kaçtığını, kaçmayanların da öldüğünü göreceksiniz. Özellikle hamam böceği görünümü ve hareketleri nedeniyle oldukça ürkütücü ve tiksindirici bir haşeredir. Birçok kişi karşı karşıya gelmekten bile korkarken kimileri de düşünmeye dahi dayanamaz. Tüm bunların yanında kimse evinden sürekli olarak üreyen hamam böceği ailesinden birey görmek istemez. Marketlerde satılan kimyasal ürünleri kullanarak kendinizin ve evdeki sevdiklerinizin sağlığını riske atabilir ya da kendi böcek savıcı ilacınızı kendiniz hazırlayabilirsiniz. Çünkü bu böcekler ile mücadele etmezseniz evinize sık sık bakteri taşıyacaklar, kısa sürede hastalık derecesine varan sonuçlar ile karşılaşabileceksiniz. Doğal böcek ilacı nasıl hazırlanır? Vereceğimiz tarifi uygulamadan önce ilk olarak aşa

Ürik Asidi Düşürmek İçin Tüketilmesi Gereken Besinler

Gut hastalığı, böbrek taşı ve böbrek yetmezliğine neden olabilecek kadar ciddi bir durumdur... Dengeli beslendiğiniz sürece ürik asit düzeylerinin yükselmesini önlemiş olacaksınız. Bununla kalmayıp toksinleri vücudunuzdan uzaklaştırabilirsiniz. Ürik asit,vücutta bulunan pürinleri parçalar ve böylelikle kimyasal oluşturur. Pürin bulunan gıdalar şunlardır: Karaciğer Balık Deniz ürünleri Fasulye Bezelye Soğuk söğüş et Soda Alkolsüz Bira (Malt İçeceği) Çoğu zaman, vücut ürik asidi kan yolu ile çözer. Daha sonra böbrekleri dolaşarak idrar yoluyla atılımı sağlanır. Bunca şeye rağmen, bazı kişilerin bunu yeterli miktarda yok etmeleri mümkün olmuyor. Bunun ana sebebi, vücudun bu kimyasalı olması gerekenden daha çok üretmesidir. Bu problem sonucu çeşitli rahatsızlıklar meydana gelebilir: Ürik asit kristalize olarak böbrek taşı oluşturur. Ürinde pH değişimi de böbrek taşlarına sebep olur. El ve ayak parmaklarında aşırı ve sürekli enflamasyon ve bu da çok fazla

Çamaşırlarınızı Çok Daha Temiz, Parlak ve Canlı Hale Getirecek 13 Özel Yıkama Taktiği

Çamaşır yıkamak muhtemelen en sıkıcı ev işlerinden biridir ve bunun çözümü için neredeyse hiçbir yol yoktur. Mühendisler her zaman bizler için yeni ev aletlerini icat ederler hatta artık uzaktan bile kontrol edilebilen bir tür çamaşır makinesi bile var ama hala bu süreç hiç keyifli değil. İstatistiklere göre, kadınlar yaklaşık olarak günde 17 dakika çamaşır yıkıyor. Bu yazıda sizinle; çamaşırlarınızı ayırmak, çamaşırlarınızı yıkamak ve çamaşırlarınızı kolayca kurutmak için harcadığınız zamanı önemli ölçüde azaltabilecek bazı hileleri paylaşacağız. Sizler için çamaşırları hızlı ve basit bir süreç haline getirecek öneriler listesi hazırladık. 1. Çamaşırlarınızı beyazlatmak için çamaşır makinenize bir miktar aspirin hapı koyun. Bazı insanlar, sıklıkla ortaya çıkan sarı ter lekeleri nedeniyle beyaz kıyafetleri giymekten kaçınmayı ister. Artık güzel, beyaz bir gömleği giymekten hiç korkma, sana iyi haberlerimiz var! Birkaç aspirin hapını çamaşır makinesine

Karaciğerinizin Toksinlerle Dolu Olduğunun 6 Belirtisi

Vücudumuzun en büyük organı olan karaciğer çok yoğun çalışan bir fabrika gibidir. Kendi kendini yenileme yeteneği yüksek bir organdır. Bir yandan ağızdan alınan tüm yiyecek ve içeceklerin, diğer yandan hemen hemen tüm ilaç ve besin takviyelerinin sindirilmesi, vücuda yararlı hale getirilmesi, kullanılmayan ve vücuda zarar verebilecek şekle dönüşen kısımlarının zararsız hale getirilerek vücuttan uzaklaştırılmasını sağlar.  Öte yandan vücudunuzun da en karmaşık organıdır. Bu nedenle iyi bakmanız gerekir. Karaciğeriniz sizin için her şeyi yapıyorken, sizin de onunla ilgilenmeniz gerekir. İşte karaciğerinizin verdiği 6 yardım sinyali! 1- Karaciğer etrafında acı : Karaciğerinizin etrafında acı hissediyorsanız bu bir işaret olabilir. Bazen hafif olan bu ağrı bazense de şiddetlenebilir. Karaciğerin görevlerinden biri vücudun atıklarını filtrelemesidir. Eğer karaciğerinizde acı hissediyorsanız hemen doktora başvurun. 2- Ayak ve eklem şişmesi : Vücudun

İNANILMAZ BİR ŞEY... ARTIK HERKES EVİNDE BÖYLE YAPIYOR...

Çamaşır yıkamak bazen sinir bozucu olabiliyor. Ancak yıkandıktan sonra çamaşırlarınızın kokusu bütün sinirinizi alıyor. Bazıları ise çamaşırları yanlış modda yıkadığından dolayı çamaşırlar mahvolabiliyor. Keşke farklı konular üzerine binlerce kitap varken,çamaşırı doğru yıkamak üzerine bir ansiklopedi olsa diyor insan.Genelde herkes kıyafetlerdeki etiketlerdeki tavsiyeye göre ayarlar çamaşır makinesinin derecesini. Ancak bazen tavsiye edilen derece yıkamanıza rağmen kıyafetlerinizin tam olarak temizlenmediğini düşünürsünüz.Eğer siz de bu tür bir sorun yaşıyorsanız eski ancak etkili bir yöntemle sorununuzu çözebilirsiniz. Öğreneceğiniz yöntemle bundan sonra kıyafetleriniz hem güzel yıkanacak hem de parlayacak. İşin sırrı beyaz sirke. Kıyafetleriniz üzerinde inanılmaz etkisi var. 1- Kalıcı lekeleri çıkarır: Lekesi çıkmayan kıyafetinizi önce soğuk suda elinizle yıkayın. Daha sonra lekenin üzerine beyaz sirke dökün. Bundan sonra ise kıyafetinizi normal şeki

Yumuşatıcının Harikalar Yarattığı Hiç Tahmin Edemeyeceğiniz 7 Yer

Bazı temizlik malzemeleri kullanım amaçlarının dışında da kullanılabiliyorlar. Evinizde kullandığınız birçok temizlik ürünü farklı alanlarda da kullanılabiliyorlar. Bunlardan biri de yumuşatıcı. Sadece kıyafetlerinizi yumuşatmakla kalmıyor aynı zamanda evinizin pırıl pırıl olmasını sağlıyor. Kulağa garip gelse de yumuşatıcılar, temizlik ürünlerinden daha fazla işe yarıyorlar. Yumuşatıcıyla yapabileceğiniz yedi farklı şeyi gördükten sonra siz de hak vereceksiniz. 1- Pencereler :  Pencereleriniz mi kirlendi? Sıkıntı yok! Hemen suyun içine yumuşatıcı ekleyin. Sprey şişesine koyup pencerelerinize sıkın ve kuru bezle camlarınızı temizleyin. Pencerelerinizin nasıl parladığını görünce siz bile şaşıracaksınız! 2- Yerler :  Yumuşatıcılar, sadece kıyafetlerinizi yumuşatmakla kalmaz aynı zamanda yerleri de pamuk gibi yapar. Ilık suyla yumuşatıcıyı karıştırın ve karışımla yeri paspaslayın. Yerde en ufak bir toz kalmayacak ve sert zemininizin yumuşadığını g

Çürüyen Domateslerini Çöpe Atmak Yerine Bir Saksının İçine Koydu– Birkaç Haftada Gördüğüne İnanamadı

Evinizde siz de atmak yerine aynısı yapabilirsiniz. Bir kaç hafta sonra görecekleriniz sizi çok mutlu edecek, inanın... Bahçeyle uğraşmayı hepimiz severiz. Toprağı kazmak, sebze ve meyve dikip doğayla uğraşmak hepimizi rahatlatır. Hem negatif enerjimizi alır, hem de içimize bir güzellik huzur verir. Hele bir de o ektiğimiz meyve, sebzenin büyüdüğünü görmek, işte o parayla alınamayacak kadar güzel bir duygudur. Sebze ve meyve dikmek için mutlaka fide veya tohuma ihtiyacınız yok. Mesela çürümüş domatesler bile işe yarıyor. Muhtemelen çürüyen domateslerinizi çöpe atıyorsunuz. Peki çürüyen domateslerle sınırsız sayıda domates elde edebileceğinizi biliyor muydunuz? Pazara ya da markete gidip taze domates almak yerine kendiniz domates yetiştirebilirsiniz. Her şey planlandığı gibi giderse sonuçları birkaç hafta içinde göreceksiniz. İlerleyen zamanlarda lezzetli domatesler elde edeceksiniz. Domates, patlıcangillerden olan ve ılıman iklimlerde yetişen bol vitamin ve