Ana içeriğe atla

Günde 1 adet kivi yerseniz...



Türkiye’de Karadeniz Bölgesi’nde üretimi oldukça yaygınlaşan kivinin, vitamin ve mineral yönden oldukça zengin olduğu belirtildi. Prof. Dr. Turan Karadeniz, vitamin ve mineraller yönünden çok zengin olan kivinin günlük olarak tüketilmesini önerdi.


Karadeniz, günlük en az bir adet kivi tüketilmesini tavsiye ederek, “1 adet kivi 1 kilogram portakala denk. Dolayısıyla tüketilecek bir adet kivi günlük C vitaminimizi rahatlıkla karşılamaktadır. 7’den 70’e her yaş grubunun günde bir tane de olsa kivi tüketmesinde fayda var. Özellikle çocuklara kivinin faydaları aşılanmalıdır” diye konuştu.


Dengeli beslenmek adına kivi tüketilmesini önemsediklerini vurgulayan Karadeniz, şunları kaydetti: “Bu meyvenin lif oranı da oldukça yüksek. Kivi ayrıca bağırsakların çalışmasına katkı sağlıyor. Kabızlığı önlüyor. Özellikle bağırsak tembelliği yaşayan vatandaşlarımızın kivi tüketmesinde fayda olacağını düşünüyoruz. Genellikle bağırsak sorunu yaşayan yaşlıların düzenli şekilde kivi tüketmelerini öneriyoruz. Kivinin ayrıca tansiyon ve kolesterol düşürücü etkileri olduğu da bilinmektedir.”



Kivinin Sağlığa Faydaları

İçerdiği besin maddeleri sayesinde sağlığımıza çok fazla katkısı vardır. Başta kanser olmak üzere birçok hastalığa yakalanma riskini azaltır. Antioksidan özelliğinden dolayı kalp damar sağlığı için önemlidir ve bu özelliği bütün organlara yardımcı olur.




Sindirim Sistemini Kuvvetlendirir: Kivinin yüksek miktarda lif içermesi sindirim sitemi için çok faydalıdır.  Ayrıca sindirim sistemi için çok faydalı olan protein açısından da zengindir.


Lifler özellikle mide sağlığı için önemlidir. Lifler sayesinde midede bulunan asit oranı dengelenir ve midede meydana gelebilecek asit dengesizliğine karşı içeriden mide duvarlarını korur.



Kan Basıncını Dengeler: Kivinin içerdiği besin ve elementler kan basıncı seviyesini de sağlıklı bir seviyede tutmaya yarar. Ayrıca kan basıncının sağlıklı bir seviyede bulunması damar ve kalp sağlığı için de önemlidir. Bu şekilde kalp fazla zorlanmaz ve olası kalp krizi, inme ve felç geçirme oranlarını azaltır.



Bağışıklık Sistemini Güçlendirir: Doğal antibiyotik, yani antioksidan özelliği yanında C vitamini deposu olması bağışıklık sistemini kuvvetlendirici en önemli etkendir. Bağışıklık sistemini güçlendirerek her hastalığa karşı bünyeyi korur. Bünyenin savunma sisteminin daha güçlü ve hassas hale gelmesini sağlar.



Kalp Sağlığı İçin Faydalıdır: Günde ortalama 3-4 kivi yemek kanın pıhtılaşma oranını %18 oranında azaltmaktadır. Birçok kişi kan pıhtılaşmasını azaltmak için aspirin ve benzeri ilaçlar kullanmaktadırlar fakat bu tür ilaçların bağırsak kanaması gibi birçok yan etkileri olabilmektedir.


Kivi ise hiçbir yan etkiye neden olmadan aynı görevi doğal yollardan görmektedir. Kan pıhtılaşma sorunu olanlar için düzenli olarak tüketilmesi önerilir.



Diyabet Hastalarına Faydalıdır : Kivi diyabet hastaları için tehlikeli besinler sınıfında değildir. Birçok uzman şeker hastaları için bir risk taşımadığını belirtmektedir. Genelde tatlı bir besin olduğu için şekeri yükselttiğine dair yanlış bir kanaat vardır.




Serbest Radikallerin Düşmanıdır: Serbest radikaller, kanserden kalp damar hastalığına, bağırsak enfeksiyonundan cilt hastalıklarına kadar birçok hastalığın ana sebeplerindendir.


Vücutta meydana gelen birçok hastalık ve sorunun baş aktörü serbest radikaller olduğundan dolayı, bunlara karşı mücadele eden her besin kaynağı, genel anlamda vücudun neredeyse bütün organlarına sağlık açısından çok önemli katkı sağlamaktadırlar. Kivi, antioksidan özelliği ile bünyeyi serbest radikallerden temizlediği gibi, C vitamini yardımıyla da etkisiz hale getirir.



Zayıflamaya Yardımcı Olur: Kivi genel anlamda sindirim sistemi için çok faydalı bir besin kaynağıdır. Bağırsakların parazitlerini ve serbest radikallerini temizleyen kivi, çalışmayan bağırsakları hareketlendirir. Böylece dolaylı olarak zayıflamaya da katkı sağlar.



Astım ve Bronşit Hastalığına İyi Gelir: Kivinin en şaşırtıcı özelliğinden bir tanesi solunum yolları hastalıklarına iyi gelmesidir. Dolaylı olarak akciğerin sağlıklı bir şekilde çalışmasına yardımcı olur. Kronik astım sorunu yaşayan hastaların astım ataklarını hafifletebilir veya geciktirebilir. Bunun yanında antioksidan özelliğinden dolayı sigara veya diğer maddeleri kullanan kişilerin akciğerlerine verdikleri zararı kısmen giderebilir.



Kiviyi yemenin en doğru yolu!

Kiviyi yumurta yer gibi yerseniz neredeyse tüm vitaminlerini ve minerallerini içinde tutmuş olursunuz. Dilimlenmiş yani bıçak değmiş meyvelerde vitamin kaybı bilinen bir durumdur. Bu nedenle kiviyi dik tutarak tepesinde ufak bir kesik açıp içini çay kaşığı ile rafadan yumurta yer gibi yiyebilirsiniz.


Bu şekilde yediğinizde kabuğuna en yakı yerlerdeki meyveden de yararlanabilecek ve tam vitamini almış olacaksınız.



Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...





Görsel kaynaklar:
  • https://www.care2.com/greenliving/14-healthy-reasons-to-eat-kiwi.html
İçerik Kaynakları :
  • https://food.ndtv.com/food-drinks/7-kiwi-fruit-benefits-from-a-powerhouse-of-antioxidants-to-inducing-sleep-1236599
  • https://draxe.com/kiwi-nutrition/

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Diz, Kemik Ve Eklem Ağrılarına Son Veren Karışım

Diz, eklem ve kemik ağrılarından sonsuza kadar kurtulun! Diz ve eklemler vücudumuzun en karışık mekanizmalarında bir tanesidir. Sürekli olarak gün içerisinde bir hareket içerisindedir. Bu yüzden de eklemlerinizin incilme ve aşınması olanağı yüksektir. Eklem ağrısının belirtileri bazen şişme bazen kızarma bazende hareket kısıklığı olarak kendini gösterir. Diz bölgesindeki şişmeleri genellikle herhangi bi darbe ve ters hareket etme sonucunda meydana çıkarlar. Dizimizin hareket kısıklığı ise genede 50 li ve üstü yaşlarda sıkça gözüken dizde sıvı azalması veyahutta dizlerde kireçlenme sonucu ortaya çıkmaktadır. Diz ve eklem ağrıları için yapacağımız bitkisel tedavi kürü için ihtiyacımız olan malzeme listesi ölçüleri ile birlikte aşağıdaki listedeki gibidir. 2 çorba Kaşığı Kil 2 çorba Kaşığı Buğday Kepeği 1 çorba Kaşı Kaya Tuzu 1 çay Kaşı Menekşe Yağı 1 çay Kaşı Biberiye Yağı Diz ağrıları için şifalı bitkisel kür hazırlanışı ve uygulanışı Hazır durumda b

Diş Macununun Değişik Kullanım Alanları

Dünyadaki hemen herkesin her gün kullandığı ürünlerden biri olan diş macunu sadece dişlerinizi temizlemiyor. Diş macununun daha pek çok kullanım şekli mevcut! 1)Mutfak ya da banyodaki musluklarınızı, lavabolarınızı üzerinde diş macunu olan bir diş fırçasıyla fırçalayarak temizleyebilirsiniz 2)Özellikle bayanlar olmak üzere saçlarımızı boyarken yaşanan yüzümüze,elimize,kulağımıza boya bulaşma sorununu çözmek için diş macunu ile ovalarız. 3)Duvarlardaki küçük delikleri diş macunu ve karbonatı karıştırıp doldurarak kapatabilirsiniz. 4)Dışardaki atmosferden dolayı gözlüklerdeki buğlu camı diş macunu sürüp, hafifce ovaladıktan sonra su ile temizleyerek kalıcı buğlanmaları engelleriz. 5)Günümüzde kullanılan ütünün metal kısmında, yanıklar sonucu oluşan lekelere diş macunu sürüp , bez ile ovaladığımızda lekelerden kurtuluruz. 6)Deri ayakkabı ve deri giysilerde giyildikçe oluşan yıpranmalar sonucunda diş macununu sürerek renklerini eski haline getirebilirsiniz

Saçınızdaki Beyazlardan Sonsuza Kadar Kurtulun!

Saçlarınızın arasında istemediğiniz beyaz teller mi çıkıyor? Saçlarınız gri görünmese bile bu bir kaç tel sizi huzursuz etmeye yetiyordur. Hatta saçlarınızı boyatmak ve şekillendirmek için harcadığınız paralar da can sıkıcı olmaya başlamış olabilir. Yavaş yavaş siz de bu beyaz saçların genç yaşlarda neden çıktığını ve bu durumdan nasıl kurtulacağınızı merak etmeye başlamışsınızdır. Bizce bunun için denenebilecek ilk, en kolay ve en ucuz yol bitkisel doğal çözümleri denemek. Ama isterseniz çözümlere geçmeden önce neden bu genç yaşınızda saçlarınız beyazlıyor sebeplerine bir göz atalım; Erken yaşta saç beyazlamasının nedenleri Saç beyazlamasının bilinen en büyük sebebi genetiktir. Yani anne/babanızın saçlarında sizin yaşlarınızdayken beyazlama olmuşsa bu çok yüksek ihtimalle sizde de olacak anlamına geliyor. Gizli şeker veya kan şekeri düşüklüğü olarak bilinen şeker hastalıkları da saçlarınızın erken beyazlamasına sebebiyet verir. Saça rengini veren mela

Senede 1 Bu Karışımı Evine Uygulayanın Evine Böcek Girmez.

Senede 1 Bu Karışımı Evine Uygulayanın Evine Böcek Girmez Evinizden çıkmayan inatçı böceklerinden kurtulmak için bu karışımı hazırlamalı ve 4-5 gün üst üste uygulamalısınız. Ardından böceklerin kaçtığını, kaçmayanların da öldüğünü göreceksiniz. Özellikle hamam böceği görünümü ve hareketleri nedeniyle oldukça ürkütücü ve tiksindirici bir haşeredir. Birçok kişi karşı karşıya gelmekten bile korkarken kimileri de düşünmeye dahi dayanamaz. Tüm bunların yanında kimse evinden sürekli olarak üreyen hamam böceği ailesinden birey görmek istemez. Marketlerde satılan kimyasal ürünleri kullanarak kendinizin ve evdeki sevdiklerinizin sağlığını riske atabilir ya da kendi böcek savıcı ilacınızı kendiniz hazırlayabilirsiniz. Çünkü bu böcekler ile mücadele etmezseniz evinize sık sık bakteri taşıyacaklar, kısa sürede hastalık derecesine varan sonuçlar ile karşılaşabileceksiniz. Doğal böcek ilacı nasıl hazırlanır? Vereceğimiz tarifi uygulamadan önce ilk olarak aşa

Kan Pıhtılaşması (Pıhtı Atması) Belirtileri Nedir? Nasıl Engellenir?

Beyinde, Kalpte, Bacakta ve Akciğerde Pıhtı olduğunda belirtileri. Pıhtı Atma herkesin bildiği üzere ciddi bir durumdur. Bu Belirtiler varsa hemen önlemini almalı. Kan pıhtılaşması nedir: Kan pıhtısı jel benzeri veya yarı katı haldeki kan kütlesine verilen isimdir. Kan pıhtılaşması ise yaralanma yahut kazayla bir yerimizi kesme gibi çeşitli durumlarda çok fazla kan kaybetmeyi engelleyen gerekli bir süreçtir. Kan pıhtısı belirtileri kan pıhtısının bulunduğu yere göre değişkenlik gösterir. Genel olarak kan pıhtılaşması belirtileri arasında kan pıhtılaşması olan yerde kızarıklık, ağrı veya uyuşma, zonklama, pıhtının olduğu yerde yanma hissi ve iltihap sayılabilir. Kan Pıhtılaşmasının Belirtileri Kan pıhtısının hiç bir belirgin semptoma neden olmaması da mümkündür. Kan pıhtısının belirtileri diğer bazı hastalık semptomları ile aynıdır. Vücudunuzda kan pıhtılaşmasından şüpheleniyorsanız, en kısa sürede dahiliye(iç hastalıkları) doktorunuza başvurmanızı öneririz.