Ana içeriğe atla

İşte ağız kokusunun asıl nedeni!

Nedenini bir türlü anlayamadığımız ağız kokusunun kaynağı ne olabilir?


Ağız kokusu birçok insan için içinden çıkılmaz korkulu bir rüyadır. Çalışmalar yetişkinlerin yüzde 50’sinin bu durumdan muzdarip olduğunu gösteriyor. Bazen bu durumun altında zararsız zannettiğimiz ciddi problemler de yatabilir.


Bu yüzden ağız kokusuna önem vermek sadece kozmetik bir durum olmaktan öte, sağlığımız için de önemlidir.

Ağız kokusu neden olur?

Sigara kullanımı : Sigara ve benzeri solunum ile alınan maddeler birçok hastalığa neden olduğu gibi ağız kokusu da yapar.


Ağız hijyeninin kötülüğü : Düzenli diş fırçalama, hafifçe dil fırçalama ve şikayet olmasa da yılda bir diş hekimi kontrolü önerilir. Diş fırçalama ardından diş ipi kullanımını etkin temizlik için gereklidir.


Dişte çürük ya da apse : Ağız içinde oluşan enfeksiyonlar bakteri üretimi artırır ve kokuya neden olur.

Bademcik iltihabı, sinüzit : Üst solunum yolları enfeksiyonları ağız içinde akıntı da yaparak kötü koku oluşturur. Sinüzit ve burun tıkanmasına neden olan tüm rahatsızlıklar nefesin ağız yoluyla alınmasına neden olur.



Reflü : Mide sıvısının yemek borusu ağıza gelmesi halidir. Ağız kokusu ve öksürük nedeni olur.

Uzun süreli açlık : Uzun süre bir şey yememek ve su içmemek, ağız kuruluğuna ve ağız içindeki mikroorganizmaların faaliyetinin artmasına neden olur.


Hem kendiniz hem de çevrenizdekiler için, ciddi hastalıkların da habercisi olabilecek ağız kokusundan 10 adımda nasıl kurtulabilirsiniz.


Ağız kokusu, yediklerimizden ve içtiklerimizden kaynaklandığı gibi bazı hastalıkların da habercisi olabiliyor. Ağız kokusu nasıl gideririmin cevabı, öncelikle diş sağlığınıza ve yediklerinize dikkat etmekten geçiyor.

Peki, ağız kokusu nasıl önlenir, başka ne yapılabilir?  
  1. Dişlerinizi ve diş etlerinizi koruyun
  2. Protez ve köprüleri kontrol ettirin
  3. Sakız çiğneyin
  4. Daha fazla su için
  5. Asla burnunuz tıkalı uyumayın
  6. Şeker tüketimini azaltın
  7. Lokmaları iyi çiğneyin
  8. Peynir ve tarçın tüketin
  9. Diş ipi kullanın
  10. Sigara kullanmayın


Nedenini bir türlü anlayamadığımız ağız kokusunun kaynağı ne olabilir?

Bunun için hastaneye gidip dişlerimizde çürük ve enfeksiyon olup olmadığını araştırırız. Çürüklere dolgu yaptırırız ancak kötü kokular yine de devam edebilir. Daha önce adını bile duymadığınız ama milyonlarca insanın ağız kokusunun sebebi bademcik taşlarıdır.


Bademcik taşları, bademcik keseleri içerisine saklanan ve görmekte zorlandığımız beyaz ya da sarı renkli partiküller. Bademciklerde çukur şeklinde kesecikler bulunur. Ağızdaki ölü mukaza hücreleri, burundan akan mukus bademcik taşlarını oluşturur.


Süt ve süt ürünlerini tüketen insanlarda daha fazla görülmekte çünkü buradan sağlanan kalsiyum bu partiküllerin taşlaşmasında ve keseciklere sıkışmasında etkili oluyor. Maalesef milyonlarca insan daha önce adını bile duymadığı bu taşlara sahip.


Bu basit önerilerle ağız kokusu sorununuzu çözebilirsiniz!

Nane: Kuru naneyi biraz demleyerek hazırlayacağınız çay, midenizi de yatıştırarak mide kaynaklı ağız kokusunu önlemenize yardımcı olacaktır.


Karanfil: Bir küçük karanfil tanesini bir müddet ağzınızda gezdirdiğinizde farkı hemen hissedersiniz. Hoş bir tat ve koku bırakır, özellikle dışarıdaysanız, sakıza en iyi alternatif karanfildir! Bir müddet hafifçe çiğnedikten sonra çıkarabilirsiniz.


Maydanoz: Yoğun koku bırakan soğan-sarımsak gibi besinlerden veya alkol aldıktan sonra bir miktar maydanozu iyice çiğneyerek yiyin. Kokuyu önemli ölüde azalttığını göreceksiniz!


Dereotu tohumu: Birkaç dereotu tohumu çiğnemek de nefesinizin mis gibi kokmasını sağlar.

Limon suyu: Limon suyu ya da içeceğinizin içerisine atacağınız dilimlenmiş limon, ağız kokusundan şikayet edenler için pratik bir çözüm.


Rezene: Ağız kokusuna en etkili doğal çözümlerden biri de rezenedir. Öksürük ve soğuk algınlığına da faydası olan rezene aynı zamanda idrar yolu iltihaplanmaları ve böbrek taşları gibi rahatsızlıklara da iyi geliyor.


Ağız kokusunu giderecek doğal kür tarifi : 

Yediğimiz besinler ağzımızdaki bezlerin salgıladığı tükürüğün kimyasal bileşimini etkiler. Bu da, diş taşı oluşumuna ve ağız kokusuna yol açabilir. Tükettiğimiz gıdalar, midemizde asit sorunu yaratarak da ağız kokusuna yol açabilir. 


Akşamları, bir su bardağı suyun içine bir çay kaşığı karanfil ve bir adet çubuk tarçın atıp, bunları yaklaşık üç dakika kaynatın. Bu karışım sabaha kadar demlensin. Ardından da, sabah akşam ağzınızı bu karışımla çalkalama alışkanlığı kazanın. Sık sık nane ve kakule çiğnemeyi de ihmal etmeyin.

Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...




Görsel kaynaklar:
  • https://www.quora.com/What-are-those-stinky-clumps-that-rise-into-my-mouth-sometimes
İçerik Kaynakları :
  • https://www.quora.com/What-are-those-stinky-clumps-that-rise-into-my-mouth-sometimes
  • Liv Hospital İç Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Alev Özsarı
  • Estethica Ataşehir Cerrahi Tıp Merkezi Diş Eti Hastalıkları Uzmanı Periodontoloji Dr. Okan Acar
  • Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Çağdaş Kışlaoğlu

ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Bu Yazıdan Sonra Kurutulmuş İncir, Üzüm Yerken Bir Daha Düşüneceksiniz!

Kuru incir hem çok faydalı hem de çok lezzetli bir yiyecektir. 7 den 70 e herkes severek tüketir. Tatlısından tutunda, hoşafına, reçeline kadar bir çok çeşitli yeme türleri olan bu güzel yiyecek doğru şekilde önümüze gelmiyorsa sağlığımızı büyük ölçüde tehlike geçirmesini sağlıyor. İncir, Yaradanın gerçek mucizesi. Günde bir tane bile yeseniz sizi yaşatır. İstemediğiniz kadar vitamin, istemediğiniz kadar mineral. Bağırsaklarınızı temizler, gün içinde düşen enerjinizi yeniler, yorgunluğunuzu alır götürür. Bir kuru incir alın, açın ikiye, zeytin yağına bandırıp ağzınıza atın her gün. Bağırsak tembelliği denen şeyi unutuverirsiniz. Çocuklarınız okula giderken kahvaltıdan hemen sonra bir de incir yesinler. İçleri ısınır, akılları çok daha fazla çalışır. SIVI PEROKSİTLİ KURU İNCİR Aydın, incirin en kalitelisinin yetiştiği bölge. Yüzlerce incir işleme tesisi var bu bölgede belki. Piyasa ve satış şartları gereği kurtlanıp bozulmasının önüne geçilmesi gerekiyor

Ev Temizliğinde Asla Sirke Kullanılmaması Gereken Yerler

Kimyasal kullanmamak için çoğu zaman ev temizliğinde sirke kullanırız. Ancak ev temizliğinde sirke her zaman yarar sağlamıyor. Evinizde kullandığınız birçok noktada sirke yarar yerine zarar verebiliyor. İşte ev temizliğinde asla sirke kullanmamanız gereken yerler. Sirke yemekler dışında temizlik konusunda da çoğu ev hanımının kurtarıcısı haline geldi. Yer silmeden çamaşır makinesinde yumuşatıcı olarak kullanmaya, dibi tutmuş tencereleri temizlemeye kadar daha birçok şeyde sirke kullanılıyor. Ancak sirke ev temizliğinde bir numaralı yardımcınız olsa da asla kullanılmaması gereken yerler var. İşte ev temizliğinde sirkeyi kullanmamanız gereken yerler Granit ve mermer mutfak tezgâhları  : Sirke içerisinde yer alan yoğun miktardaki asit nedeniyle granit ve mermer yüzeylere zarar verebilir, lekelenmeler oluşmasına neden olabilir. Ütüdeki yanık lekeleri  : Bayanların korkulu rüyası haline gelen ütü üzerine yapışmış yanık lekelerinde sirke ve tuz kullanımı

Fayanslarınızı İlk Günkü Haline Döndürecek Ev Yapımı Yer Temizleme Deterjanı -

Derz dolgularda biriken yabancı maddeler kötü bir görünüme neden olabilir. Banyo ve lavabolardaki fayanslar zamanla kir, sabun kalıntıları ve kireç nedeniyle sararabilir. Bu yüzeylerin temizliği için fayanslara ve dolgulara zarar veren çamaşır suyu, tuz ruhu gibi kimyasallar kullanabilirsiniz elbet ama biz bunları bir çok sebepten ötürü önermiyoruz. Hanımlar bugün sizler için hazırladığımız bu yazımızda özellikle de banyo fayanslarınızı pırıl pırıl yapacak, ev yapımı deterjan tarifini sizlerle paylaşacağız. Banyodaki kirleri temizlemek için marketlerden satın aldığınız temizlik ürünlerinin içerisinde yer alan kimyasal maddeler, sağlığınızı tehlikeye sokar. Evde hazırlayabileceğiniz bu karışım ile bu kimyasallara maruz kalmayacaksınız. Fayanslar için evde deterjan yapımı ile sağlığınızı tehlikeye sokmadan banyonuzu tertemiz yapabilirsiniz. Evde Deterjan Yapımı Malzemeler:     Yarım su bardağı karbonat     Çeyrek su bardağı oksijenli su (hidrojen per

Evleri Hep Güzel Kokan Arkadaşlarınızın Sırrını Açıklıyoruz

Misafirliğe gittiğinizde evleri sürekli harika kokan insanlar vardır. Bunu okuduktan sonra sırlarını öğreneceksiniz. Evimize ferah bir hava vermesi ve hoş kokması için ürünler alırız. Çoğunun içinde ise burnu tıkayan kimyasallar vardır. Burnu mumdan dolayı tıkanan bebek bunun bir örneğiydi. Sevdiklerinizi ve kendinizi talihsiz olaylardan korumak için doğal yollara başvurmak en iyisi gibi. Malzemeler:     Karbonat     Uçucu yağ     Çatal     Kavanoz ve kavanoz kapağı     Tornavida     Çekiç     Dekoratif mum Banyonuzun, oturma odanızın veya yatak odanızın sürekli ferah kokması için harika bir çözüm bu. 1- Kavanozu yıkayın. 2- Kapağına 5-7 delik açın. 3- İçine karbonat dökün. 10 damla da uçucu yağ ekleyin. Çatalla iyice karıştırın. 4- Küçük mumu içine yerleştirip yakın. 5- Kapağını sıkıca kapatın. 6- İşte çevre dostu bir oda spreyi yaptınız! Hem ucuz hem de doğal ve zararsız. Videosunuda İzleyebilirsiniz Bir diğer yöntem de b

Ürik Asidi Düşürmek İçin Tüketilmesi Gereken Besinler

Gut hastalığı, böbrek taşı ve böbrek yetmezliğine neden olabilecek kadar ciddi bir durumdur... Dengeli beslendiğiniz sürece ürik asit düzeylerinin yükselmesini önlemiş olacaksınız. Bununla kalmayıp toksinleri vücudunuzdan uzaklaştırabilirsiniz. Ürik asit,vücutta bulunan pürinleri parçalar ve böylelikle kimyasal oluşturur. Pürin bulunan gıdalar şunlardır: Karaciğer Balık Deniz ürünleri Fasulye Bezelye Soğuk söğüş et Soda Alkolsüz Bira (Malt İçeceği) Çoğu zaman, vücut ürik asidi kan yolu ile çözer. Daha sonra böbrekleri dolaşarak idrar yoluyla atılımı sağlanır. Bunca şeye rağmen, bazı kişilerin bunu yeterli miktarda yok etmeleri mümkün olmuyor. Bunun ana sebebi, vücudun bu kimyasalı olması gerekenden daha çok üretmesidir. Bu problem sonucu çeşitli rahatsızlıklar meydana gelebilir: Ürik asit kristalize olarak böbrek taşı oluşturur. Ürinde pH değişimi de böbrek taşlarına sebep olur. El ve ayak parmaklarında aşırı ve sürekli enflamasyon ve bu da çok fazla

Zeka ve Zihni Uçuşa Geçirip, Hafızayı Güçlendiren Yiyecekler -

Zihnimize iyi bakan, unutkanlığımızı azaltan ve zeka gelişimini tetikleyen yiyecekleri terch etmek birçok konuda size avantaj sağlayacaktır. Rehber niteliği taşıyan bu listeyi buzdolabınızın kapağına asmakta fayda var… Kuru yemişlerden kırmızı soğana, patatesten üzüme, özelliklerini hiç bilmediğimiz pek çok yiyecek, keskin bir zekaya ihtiyaç duyduğunuz her durumda sizlere destek olacak… İnsan her durumda yaratıcı düşünmeye, zihnini daha çok geliştirmeye ve beynini güçlendirmeye mecbur. ‘Zihin açıklığı’ dileklerine ne kadar ihtiyacımız varsa, zihnimize iyi bakacak yiyeceklere de en az o kadar ihtiyacımız var. ÇİLEK BUNAMAYI GECİKTİRİYOR! Çilek, içeriğinde barındırdığı fisetin adlı madde sayesinde zihnin daha fazla ve verimli çalışmasını sağlıyor. Bununla birlikte uzun vadede hafıza kaybının etkilerini azaltıp, bunamayı geciktiriyor. BİTTER ÇİKOLATA BEYNE OKSİJEN TAŞIYOR! Bitter çikolatanın içinde yoğun miktarda bulunan magnezyum ve antioksidanlar, beyn

Çürüyen Domateslerini Çöpe Atmak Yerine Bir Saksının İçine Koydu– Birkaç Haftada Gördüğüne İnanamadı

Evinizde siz de atmak yerine aynısı yapabilirsiniz. Bir kaç hafta sonra görecekleriniz sizi çok mutlu edecek, inanın... Bahçeyle uğraşmayı hepimiz severiz. Toprağı kazmak, sebze ve meyve dikip doğayla uğraşmak hepimizi rahatlatır. Hem negatif enerjimizi alır, hem de içimize bir güzellik huzur verir. Hele bir de o ektiğimiz meyve, sebzenin büyüdüğünü görmek, işte o parayla alınamayacak kadar güzel bir duygudur. Sebze ve meyve dikmek için mutlaka fide veya tohuma ihtiyacınız yok. Mesela çürümüş domatesler bile işe yarıyor. Muhtemelen çürüyen domateslerinizi çöpe atıyorsunuz. Peki çürüyen domateslerle sınırsız sayıda domates elde edebileceğinizi biliyor muydunuz? Pazara ya da markete gidip taze domates almak yerine kendiniz domates yetiştirebilirsiniz. Her şey planlandığı gibi giderse sonuçları birkaç hafta içinde göreceksiniz. İlerleyen zamanlarda lezzetli domatesler elde edeceksiniz. Domates, patlıcangillerden olan ve ılıman iklimlerde yetişen bol vitamin ve

Tül Perdelerinizi Tek Bir Malzemeyle Nasıl Bembeyaz Yapabilirsiniz?

Evet evinizin havasını değiştirip mis gibi bir atmosfer oluşturmak istiyorsunuz.  Perdelerinizi her ne kadar pırıl pırıl asmış olsanız da dışarıdan gelen toz ve kirler perdelerinizin korkulu rüyası olacaktır. Perdenizi bu kadar olumsuz lekelere karşı ne kadar çok yıkarsanız yıkayın,eski beyazlığını elde edemezsiniz. Fakat umudunuzu kaybetmenize gerek yok . Çünkü tül ve perdelerinizi eski beyazlığına kavuşturabileceğiniz bir takım yöntemler var. Şaşırtıcı yöntemlerden biri: Tül perdeleri toz şeker ile beyazlatabilirsiniz Her evde rahatlıkla bulabileceğimiz toz şeker sayesinde tül perdelerimiz beyazlayacaktır. Öncelikle tül perdelerinizi normalde yıkadığınız ayardaki çamaşır makinesine atın. Ve üzerine 2 tatlı kaşığı toz şeker dökün. Dikkat etmelisiniz ki toz şekeri deterjan koyduğunuz yere değil, çamaşırların üzerine dökmelisiniz. Çamaşırlarınızın üzerine toz şekeri döktükten sonra gönül rahatlığıyla çalıştırabilirsiniz. Aklınıza şekerin yapışkanlığı gelm

Vücudu baştan sıfırlıyor. Elinizin altındaki mucize...

İltihap hafife alınmamalıdır çünkü ilgilenilmediği takdirde uzun dönemde ortaya ciddi sorunlar çıkmasına yol açabilir. Kronik iltihap siroz hastalığı ya da eklem iltihabında olduğu gibi vücudun bir bölgesini etkileyebilir. Ya da Çölyak hastalığında olduğu gibi iltihabın vücudun tümünü etkilemesi de söz konusu olabilir. İltihabı genel hatlarıyla anladıktan sonra şimdi iltihapla savaştığı bilinen bitkilerden en popüler olanları hangileri, bir göz atalım. Zerdeçal :  Zerdeçal turuncu renkte ve en önemlisi kurkumin adlı etkili bir bileşen içeren bir köktür. Kurkumin antioksidan özelliği sayesinde karaciğeri korur. Ayrıca vücuttaki histamin seviyelerini düşürerek iltihabı gidermeye yardımcı olur. Zerdeçal ayrıca aşağıdaki faydaları sağlar; İyi bir antienflamatuvardır. Doğal bir ağrı kesicidir. Zerdeçal kuvvetli bir antioksidandır. DNA’yı hasarlardan korur. Ağır metallerin detoksifikasyonunda rol alır. Ameliyat sonrası iyileşmeyi hızlandırır. Sindirimi kol

SOĞAN KABUKLARININ KORUYUCU GÜCÜ VE ETKİLEYİCİ FAYDALARI

Birazdan Okuyacağınız Faydalarından Sonra Bir Daha Asla SOĞAN KABUKLARINI Atmayacaksınız... Kendisi Zaten Şifa Kaynağıydı... Ama Kabuklarının Faydaları Çok Daha Fazlaymış... Soğanın kabuğu, soğandan çok daha fazla antioksidan içerir! Aynı limonun kabuğunun limondan 10 kat fazla C vitamini içermesi gibi... ( Limon Kabuğunun Faydaları ) Soğanın kabuğu, soğandan çok daha fazla antioksidan içerir. Evet, doğru duydunuz. Yapılan bilimsel araştırmalar bunun böyle olduğunu göstermiştir. Ayrıca soğanın kabukları çok etkili bir temizleyicidir. Bağırsaklardan toksinleri atar , aynı zamanda vücudun pH değerini dengeler. Ve kanserli hücrelerin oluşumunu önler. Soğan kabuğu neden sağlıklıdır? Nedir bunun bilimsel açıklaması? Kabuk olarak gördüğümüz dış tabakası, yani o kahverengi tabaka flavonoidler ve antioksidan açısından çok zengindir. İçerdiği yoğun flavonoidler ve antioksidanlar sayesinde; Yüksek tansiyonu düşürmek için oldukça güçlü bir pigmen