Ana içeriğe atla

Hangi Çiçek Hangi Ayda Ekilir?




Yaşanılan bir evin, yaşanılan bir bahçenin göstergesi gibidir çiçekler. Yaşanılan güzel, keyifli mekanlara, bahçelere sahip olabilmek için emek verilip çalışılmalıdır. Toprak bakımlı olmalıdır. Bunun için torağın doğru zamanda gübrelenmesi, çapalanması, havalandırılması, sulanması, yabani otlara ve zararlı haşerelere zamanında müdahale edilmesi önemlidir.



Çiçek Tohumu Hangi Ayda Ekilir

Ocak ayında; Karanfil, Cam güzeli, begonya, Arslan ağzı, küpeli, alev çiçeği, Yakup merdiveni çiçeklerinin açma zamanıdır.



Şubat ayı; Menekşe, karanfil, şebboy çiçeklerinin açma zamanıdır. Bu ayda özellikle gülleri budamak için uygun bir zamandır.

Mart ayında; Fulya, nergis, kadife çiçeği, lavanta, lale, çiğdem, sümbül, zambak çiçeklerinin filizlenme ve açma zamanıdır. Bu çiçekler bol güneşli alanda olmayı severler. Mart ayının güneşi rahatsız edici olmadığından, çiçekle zarar görmez.



Nisan ayı; çiçek açan bitkilerin ekim ve dikim zamanıdır. Bunun yanı sıra daha önceki aylarda dikimi yapılmış olan soğanlı bitkilerin çiçek açma zamanıdır.



Mayıs ayı; İnci çiçeği ve incir çiçeğinin açma zamanıdır. Soğanlı ve otsu bitkilerin çiçeklenmesi Mayıs ayının ortalarına doğru bitmeye başlar. Açmış olan çiçekler yavaş yavaş solmaya ve dökülmeye yüz tutar. Havaların ısınmaya başladığı bu aylarda, çiçek sulama ve sulama şekline, sulama zamanlarına dikkat edilmesi gereken bir sürece girilmektedir.



Balkonda ya da bahçede sardunyaların tomurcuklanma ve yavaş yavaş çiçek açmaya başladıkları dönemdir. Güneş ışınlarının çiçek ve bitkilere zarar vermeye başladığı dönemdir. Özellikle güneş ışıklarının bitkilere zarar vermemesi için yoğun ışığın kırılması için perdeleme önlemlerinin alınması gereken bir aydır Mayıs.




Haziran ayında; güller tomurcuklanıp açmaya başlar. Güllerin tamamının sıklıkla açtığı aydır. Nisan, Mayıs ayında açıp geçmiş olan çiçeklerin tohum ve soğanları toplanır. Sarmaşık tarzında tırmanan yapıdaki bitkilerin ipler yardımıyla rahatça tırmanıp, büyüyüp, gelişebilecekleri alanlar oluşturulmalıdır.



Temmuz ayında; Peygamber çiçekleri açar. Hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte bu aylarda çiçek ve bitkilerin su ihtiyacı da artmaktadır. Bu yüzden sulama aralıkları sıklaştırılmalı, sabahın erken saatlerinde veya akşam güneş battıktan sonra yeterli miktarlarda sulama yapılmalıdır.




Yabani otlar temizlenmeli, haşerelerle mücadele edilerek bitki ve çiçekler rahatlatılmalıdır. Böceklere karşın gerekli ilaçlamalar doğru şekilde yapılmalıdır.

Ağustos ayının çiçeği: Glayöl
Ağustos ayında yazlık çiçekler, balkon, teras ve saksılarda bulunan çiçekler dışında gübreleme işlemi son ermiştir. Ön hazırlığı yapılmış ağaç nakilleri bu ayın ikinci yarısından itibaren gerçekleştirilebilir. Çimler her gün sulanıp haftada bir kez kesilir; ay boyunca iki kez sarı lekelerin oluşumuna karşı özel maddeler kullanılarak mikroptan arındırılır.

Bu ay içerisinde Eylül’de çim ekilecek alanların toprak hazırlığı yapılır. Sulama, biçim, yabani ot ayıklama, ilaçlama vb. işlemlere devam edilir.




Eylül ayının çiçeği: Aster (Yıldızpatı)
Ağustos ayında tatile çıkılmış ve bitkiler susuzluktan etkilenmişlerse, budanmalıdırlar. Budamadan sonra, bahçe sopasıyla toprağın sert ve tıkız tabakası kaldırılarak bitki iyice beslenip, bolca sulanmalı, sonrada organik ya da mineral gübreyle gübrelenmelidir.



Bitkinin yeni bir çiçek verme dönemine girmesi istendiğinde, bolca budanmalı, yaprakları her 5 günde bir üç kez ıslatılmalı, yapraklar ıslatılırken suyun içerisine hormon uyarıcı bir madde koyulmalı, haftada iki kez kökten yapılan sulamada flor bazlı bir madde kullanılmalı, arkadan hemen demir sülfat ve su karışımından oluşan sulama suyuyla, haftada 2 kez bir başka sulama yapılmalıdır.




Ekim ayının çiçeği: Aynısefa (Şamdan çiçeği)
Belleme, çapa veya fidan çukuru açılması gibi her türlü toprak işlemesi için Ekim ayı ideal aydır. Toprak işlenmeden önce organik gübre verilmesi ideal olur.



Kasım ayında;Krizantem (Kasımpatı)
Hava ve toprak koşulları uygun olduğu sürece her türlü toprak işleri yapılır. Kış öncesinde yabansı otların ayıklanması ve bitki diplerinin kabartılması uygun olur.


Bu ay dikim ayı olduğu kadar budama ayıdır da. Sonbahar budaması özellikle çiçeklerini baharda meydana getirdikleri sürgünler üzerinde veren ağaççık ve süs çalıları için önemlidir.




Aralık ayında;Atatürk çiçeği veya Nergis
Bu ay dikim ayı olduğu kadar budama ayıdır da. Sonbahar budaması özellikle çiçeklerini baharda meydana getirdikleri sürgünler üzerinde veren ağaççık ve süs çalıları için önemlidir.

Güllerde budama, dal ve sürgünlerin yarı yerinden kesilmesiyle yapılırken diğer bitkilerde budama şekli, bitkinin cins ve ihtiyacına göre ayarlanmalıdır.




Nisan Ayında Açan Çiçekler

Nisan ayında özellikle soğanlı çiçekler filizlenip açmaya ve çoğalmaya başlarlar. Lale, sümbül, nergis, çiğdem, zambak gibi ve bu aileye mensup çiçeklerin açmana zamanıdır. Ayrıca; papatya, petunya, gündüz sefası ve cam güzeli gibi çiçekler de Nisan ayında açan çiçekler arasındadır.



Çiçek Bakımı Yapılırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Çiçek bakımı yapılırken özellikle mevsim ve mevsim geçişlerine uygun olacak şekilde bir bakım uygulanmalıdır.





  • Kış sonuna doğru çiçekler budanarak seyreltilmelidir,
  • Belirli aralıklarla yabani otlardan temizlenmeli,
  • Haşere dönemlerinde doğru dozlarda ilaçlama yapılmalı,
  • Yaz sonuna doğru toprak çapalanarak havalandırılmalı ve bolca sulanmalı,
  • Toprak bahar başlangıcında ve yaz sonunda gübrelenmeli



Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen...




Görsel kaynaklar:
  • https://www.cicekal.net/blog/tag/cicek-bakimi-yapilirken-dikkat-edilmesi-gerekenler/
İçerik Kaynakları :
  • https://www.cicekal.net/blog/tag/cicek-bakimi-yapilirken-dikkat-edilmesi-gerekenler/


ŞUAN EN ÇOK NE OKUNUYOR 👇👇

Paşa Kılıcının Canlandırıp Çoğaltmak İçin Bunu Hemen Yapın

   Paşa kılıcı, ev ve ofis bitkisi olarak popülerdir. Dekoratif amaçlı kullanılmasının yanı sıra, hava temizleme özellikleri nedeniyle iç mekanlarda sıklıkla tercih edilir. Paşa kılıcı, bakımının kolaylığı ve estetik görünümü sayesinde bitki severler tarafından sıkça tercih edilen bir bitkidir. 1. Hava Temizleme Paşa kılıcı, NASA'nın Temiz Hava Çalışması'nda yer alan bitkilerden biridir. Bu bitki, havadaki bazı toksinleri ve kimyasalları emerek temiz hava sağlar. Özellikle benzen, formaldehit, trikloroetilen, ksilen ve toluen gibi zararlı maddeleri filtreleyebilir. 2. Oksijen Üretimi Paşa kılıcı, geceleri de oksijen üretir. Çoğu bitki, gece boyunca karbondioksit salarken, paşa kılıcı CAM (Crassulacean Acid Metabolism) fotosentezi yaparak gece boyunca oksijen üretir. Bu, yatak odasında bulundurulması için ideal bir bitki olmasını sağlar. 3. Az Bakım Gerektirir Paşa kılıcı, dayanıklı ve az bakım gerektiren bir bitkidir. Sulama ve ışık ihtiyacı açısından çok fazla dikkat gere...

Doğanın Bize Sunduğu Bir Hazine : Akdiken (Yemişen)

  Doğanın bize sunduğu bir hazine olan alıç, birçok kişi tarafından "doğal kalp hapı" olarak bilinir. Bu kıymetli meyve, cilt sağlığından karaciğere, sindirimden kalbe kadar sayısız faydasıyla dikkat çeker. Alıçtan elde edilen sirke, böbrek hastalıklarından kalp çarpıntısına, uykusuzluk, damar sertliğinden karaciğer rahatsızlıklarına kadar birçok sağlık sorununa iyi geldiği düşünülen faydalı bir üründür. Ülkemizin yeterince değer verilmeyen bir hazinesi olan alıç, doğada kendiliğinden yetişen yabani bir meyvedir. Halk arasında " Kızlar yemişi, Kuş yemişi, Akdiken, Yemişen, Aluç, Kızılcık, Geyikdikeni, Kocakarı yemişi, Alış " gibi farklı isimlerle anılır. Alıç meyvesi ve reçeli lezzetli olsa da, asıl şifası sirkesinde gizlidir. Bu nedenle alıç sirkesini mutlaka evinizde bulundurmalısınız. Alıç, birçok ülkede sağlık bakanlıkları tarafından onaylanmış, oldukça etkili ve zararsız nadir bitkilerden/meyvelerdendir. Batı ve Güney bölgel...

İncir Ağacının Unutulmuş Hazinesi: Meyvesi Değil, Yaprağı da Şifa Deposu

İncir ağacı yüzyıllardır tatlı meyveleriyle bilinen değerli bir ağaçtır. Ancak, meyveler kadar yaprakları da sağlığımız için oldukça faydalı. İncir yaprakları, birçok hastalığa iyi geldiği gibi, cilde de faydalıdır. İşte incir yapraklarının sağlığımıza olan faydaları: Kan Şekeri Dengeleyici: İncir yaprakları, kan şekerini düzenlemeye yardımcı olur. Özellikle diyabet hastaları için faydalıdır. Kalp Sağlığı Dostu: İncir yaprakları, kan trigliseridlerini düşürür, kötü kolesterolü azaltır, iyi kolesterolü artırır. Böylece kalp sağlığımızı korur. Zayıflamaya Yardımcı: Lif bakımından zengin olan incir yaprakları, tokluk hissi verir ve kilo kontrolüne yardımcı olur. Sindirim Sistemi Dostu: İncir yaprakları, sindirim sistemini düzenler, kabızlığı giderir ve mide-bağırsak sorunlarına iyi gelir. Cilt Sağlığı Şampiyonu: Antioksidanlar bakımından zengin olan incir yaprakları, cildin yaşlanma belirtilerine karşı savaşır. Ayrıca egzama, sedef ve akne gibi cilt sorunlarına da iyi gelir. Kemik Sağ...

EVDE TAŞ GİBİ SERT, UZUN SÜRE EKŞİMEYEN YOĞURT NASIL YAPILIR?

En güvenilir olan dahi katkı maddesi var. Biliyoruz, biliyorsunuz aslında… Ama evde yapılan yoğurtlar genelde çok sıvı ve ekşimtrak olduğu için ve bu da yemeğin tadını bozduğu için haliyle evde yapmaya vakti olanlar dahi hazır alıyor yoğurdu. Yoğurt yapanların en büyük şikayeti : Yoğurdun cıvık olması.. Peki nedir taş gibi yoğurt yapmanın sırrı? Yoğurdun cıvık olmaması için yani taş gibi sert  olması için, ilk önce yoğurdu mayaladığınız kabın fazla sarmalanmaması gerekir. Özellikle yaz sıcaklarında fazla sarmalanması yoğurt mayasının cıvık olmasına sebep olacaktır. Çünkü yoğurt soğuyana kadar yoğurdun içerisinde yeteri kadar maya üremez. Bu da yoğurdunuz daha sulu bir kıvam almasına yol açar. Ayrıca inek sütü yerine keçi, koyun veya bulabilirseniz manda sütü tercih ederseniz daha sert bir kıvam elde edersiniz çünkü inek sütü keçi ve koyuna göre daha az yağlıdır. Sert kıvam için yukarıdaki püf noktalarına dikkat etmeniz gerekiyor. Peki çabuk ekşimemesi ...

Pilav Pişirirken Lezzetini Arttırmak İçin Restoranların Bu Gizli Sırlarını Uygulayın

Pirinci pişirmek için sadece su eklemek yaygın bir hatadır. Restoranların lezzetini arttırmak için kullandıkları gizli tekniği sizinle paylaşmama izin verin. 1 - Pirinci nişastasından arındırmak için öncelikle soğuk su altında güzelce yıkayın. Pirinç, doğal olarak nişasta içerir ve bu nişasta pişirme sırasında suya karışır. Suya karışınca da pilavınız bir birine yapışır, tane tane olmaz. Ayrıca bu işlem parlak görünmesini de sağlar. 2 - Su Yerine Et yada Tavuk Suyu Kullanın Suyu, tavuk, sebze veya et suyuyla değiştirin. Et suyu, pirince suyun eşleşemeyeceği zengin, lezzetli bir tat verir.  3 -  Pilavı Önce Kavurun Sadece sıvı yağ ya da sadece ayçiçek yağı ile değil. Her ikisinden de biraz ekleyip, pirinci öncelikle rengi hafif altın rengini alana kadar kavurun. Ayçiçek yağı (zeytinyağı da olabilir) hem tereyağın yanmasını önler hem de pilava parlaklık verir.  Pirinçler altın rengi olduğunda bu hem çok daha hoş bir lezzet verir hem de pilavın tane tane olmasın...

Doğanın Gizli Şifa Kaynağı : Sarımsak, Bal ve Karanfil 🌿🍯🧄

Mutfağımızın vazgeçilmezleri arasında yer alan sarımsak, bal ve karanfil, bir araya geldiklerinde adeta doğal bir şifa deposuna dönüşüyor! Özellikle bağışıklığı güçlendirmek ve hastalıklardan korunmak isteyenler için harika bir destekleyici. Peki, bu mucizevi üçlü nasıl bu kadar etkili oluyor? Sarımsağın Mucizevi Etkileri 🧄 Sarımsak, doğanın sunduğu en güçlü antibiyotiklerden biri olarak bilinir. İçeriğinde bulunan allisin maddesi, vücudu zararlı mikroplara karşı korur. Bağışıklık sistemini güçlendirirken, aynı zamanda kolesterol seviyesini dengelemeye ve kan dolaşımını iyileştirmeye yardımcı olur. Balın Şifalı Dokunuşu 🍯 Doğal bir tatlandırıcı olmasının ötesinde, bal tam anlamıyla bir antioksidan deposu! Boğaz ağrısına iyi gelir, öksürüğü yatıştırır ve yaraların hızlı iyileşmesine destek olur. Ayrıca mideyi rahatlatır ve enerji verir. Karanfilin Gücü 🌿 Küçük ama etkili bir baharat olan karanfil, antiseptik ve ağrı kesici özellikleriyle bilinir. Diş ağrısını hafifletir, ağız kokus...

Zencefile Lüzumsuz Para Vermeyin – İşte Evde Zencefil Yetiştirmenin Püf Noktası

Bu kadar faydası olan bir bitki herkesin evinde bulunmalıdır. Her şekilde tüketebilirsiniz. İster çayını yapın için, ister ilaç niyetine kullanın isterseniz de yemeklerinize baharat olarak ekleyin. Asıl iyi haber ise zencefili evinizde pratik bir şekilde yetiştirebilmeniz! Hastalıklara şifa kaynağı olarak kullanılan zencefil bitkisi, asya kökenli bir bitkidir. Yüksek derecede uçucu yağlar içeren bu bitki, içerisinde fazla miktarda vitamin ve mineral barındırır. Bunların dışında zencefil, B3, B6 ve demir, kalsiyum, fosfor, sodyum, potasyum, magnezyum minerallerini içermektedir. Zencefil, vücudunuzdaki iltihapları yok etmekte birebirdir. İhtihapları yok etmekle kalmayıp eklem ağrılarınızı da azaltır. Özellikle kadınların adet dönemlerinde yaşamış olduğu regl ağrılarında kullandığı kimyasal ilaçlar kadar etkilidir. En çok da mide rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılır. Bazen kendimizi kaybederek çok yemek yeriz. Bu yüzden ortaya hazımsızlık çıkar ve ze...

Karnabahar Yaprakları Nasıl Kullanılır?

Karnabaharın yapraklarını da yerseniz, meğer..! Karnabahar bitkisi, kronikleşmiş idrar yolları enfeksiyonlarının tedavisi için kullanılan en etkili sebzedir. O kadar etkilidir ki antibiyotik tedavilerinin dahi fayda etmediği idrar yolu enfeksiyonlarında uygulanan karnabahar kürü kısa zamanda hastalığı geçirmiştir. Karnabahar tüketirken karın bölgesi etrafında bulunan 4-5 adet yaprağı da kullanın. Karnabaharı alıp eve geldiğinizde alt kısımda bulunan yeşil yapraklarını kesip atıyorsanız bir kez daha düşünün. Bu yaprakları yemeklerinizde garnitür olarak bile kullanabilirsiniz. Ayrıca karnabahar yapraklarını lahana gibi kavurarak da öylece yiyebilirsiniz. Karnabahar yapraklarında bol miktarda anti-kanserojen olan beş tane koruyucu etkin madde bulunmaktadır. Bu maddeler, phytic asit, caffeic asit, alfa-tokoferol (E-vitamini), kaempferol, ve rutindir. Bilhassa E-vitamini ve caffeic asit, karnabaharın yapraklarında daha çoktur. Karnabahar yapraklarında ayrıca...

Biberiye Çoğaltma Yöntemi ve Biberiye Çoşturan Bitkisel Karışım

Mis gibi kokan, yemeklere bambaşka bir hava katan biberiyen, mutfakta en çok aranan otlardan biri. Hem de marketten almaya gerek yok! Evde kendi biberiyelerinizi yetiştirebilirsiniz. Üstelik sadece bir kaç dal kesmekten ibaret. Nasıl mı? Haydi başlayalım! Kesilecek Dalların Seçimi: Öncelikle sağlıklı ve gür bir biberiye bitkisinden çelik (kesme dal) alacağız. Yeşil renkli, sağlam ve hastalıksız dalları tercih edin. Dalların Hazırlanması: Yaklaşık 10-15 cm uzunluğunda dalları keskin makas veya budama aletiyle temiz bir şekilde kesin. Dilin dibi gibi düşünün, kesimi hemen yaprağın altından yapın. Yaprak Giderme: Kestiğiniz dalın alt kısmındaki yaprakları 2-3 cm kadar yolup ayırın. Bu kısımlar suyun içinde olacak ve köklenme orada gerçekleşecek. Suya Taşınalım: Cam veya kavanozu temiz suyla doldurun. Kestiğiniz biberiye dallarının düğümleri (yaprakların bitkiyle birleştiği noktalar) suyun içinde kalacak şekilde yerleştirin. Aydınlık Yeter: Kavanozu aydınlık ama direkt güneş ışığı...

Defne, Karanfil ve Biberiye : Bir Araya Gelince Etkisi Katlanan Mucize Üçlü

Artık kimyasal maddelerden uzak, sadece doğanın en saf armağanlarıyla saçlarınızı canlandırmanın zamanı geldi. Hayal edin; saçlarınız parlıyor, dolgunlaşıyor ve gerçek anlamda sağlığa kavuşuyor. Bu mucizevi dönüşümün sırrı, evde kolayca hazırlayabileceğiniz, doğanın en etkili malzemelerini bir araya getiren eşsiz bir tarifte saklı.  Karanfilin eşsiz parlaklık veren etkisi, defne yaprağının besleyici özelliği ve biberiyenin canlandırıcı gücüyle, saçlarınız adeta yeniden doğacak. Hazır olun; bu tarifle, saçlarınıza hak ettiği özeni göstererek, güzelliğinizi doğal yollardan taçlandıracaksınız! Bugün, evde kolayca hazırlayabileceğiniz doğal bir saç bakım tarifi paylaşıyoruz. Bu tarifte, saçlarınıza faydaları bilinen karanfil, defne yaprağı ve biberiye gibi malzemeler kullanıyoruz. Malzemeler:     2 yemek kaşığı karanfil:      5 defne yaprağı      2-4 dal taze biberiye (veya 2 yemek kaşığı kurutulmuş biberiye):       2 su bar...